bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

işkence haklı…

mucizemsin | 22 May 2009 09:59

http://www.radikal.com.tr/Default.aspx?aType=RadikalDetay&ArticleID=936967&Date=21.05.2009&CategoryID=77

SORGULAMAK

azazelq | 22 May 2009 09:37

insan asla sorgulamamlı
sorgulayan insan her zaman kendisini parçalar ve düşünceleriyle bedenini ezer.
sorgulamak insanların boşluğa düşmesini sağlar. tanrı nerde neden yaşıyoruz vb. sorular sorar.
sorgulayan insanzeki insandır ama bu hayatta zeki olmak değil kurnaz olmak daha önemlidir.
sorgu boşluktaki insanı kurtarmaz, ölüme yaklaştırır. bağnaz olan insanlar kendine güvenirler. güven kaynaklarıysa onlara birinin yardım edecek olmasını düşünmeleridir.
sorgulamak bazen iyi gibi gözükebilir. arkadaşının yaptıklarını merak ederken vs. ama senin açından kötü olan bir durumla karşılaştığında sorgulamanın zararı ortaya çıkar ve karşındaki insanı ne kadar az tanımış olmandan kaynaklanan moral bozukluğu sana pişmanlık verir.
peki sorgulamak nasıl oldu da ortaya çıktı sorgulamanın nedeni nedir?
cevap kısa ve net : zeka. insanlar çevresinde olan bitenlere anlam veremez ve sorgulamaya başlar. bazısı duracağı yeri iyi bilir ama duramayanlar için OYUN BİTTİ

SEVGİLİYE MEKTUP 1

nacak | 21 May 2009 17:11

Benim için sonbahar yoktu artık .Sonbahar ben olmuştum çünkü sevgili.Anlamsızdı gece…Anlamsızdı gündüz…Sokaklar bomboştu sanki , terketmişti insanlar şehri….Sen gittiğin günden beri…Sonbaharın bile eski tadı yoktu artık .Yeni aşklara yelken açtıran bir mevsim değildi artık. Hayalini canlandırdığımda gözümde , bütün sokakları , bütün yolları halı gibi kaplamış , üstüne basınca hışırtısını duyduğum , parçalandığını hissettiğim , buram buram hüzün kokan , bakır kızıllığında yaprakların o eski anlamı yoktu artık beynimde , ruhumda , kalbimde ….Sonbahar mı yitirmişti anlamını , yoksa kalbim mi sonbaharını yaşıyordu bu sefer ? Neden hayalimdeki yaprakların hışırtısını duyamıyordum artık? Yoksa kalbimin suskun çığlıkları mı duyurmuyordu artık yaprakların hışırtısını ? Ruhum mu parçalanmıştı , ki hissedemiyordum yürürken ayaklarımın ezdiği yaprakların parçalanmasını ? Yanan kalbimden yükselen dumanların kokusu mu engel oluyordu buram buram hüzün kokusunu hissetmeye ? Benim için sonbahar yoktu artık .Sonbahar ben olmuştum çünkü sevgili. Bir bir dökmüştüm yapraklarımı her yere .Nereye savurursa rüzgar o yöne gidiyordum .Bir o yana bir bu yana savrulup dururken …. Medet umarak her çarptığım yerden belki kalkarım tekrar ayağa diyerek.

Türkiyede bilinmeyen bir krallık “Kommagene”

rasgon | 21 May 2009 15:22

Kaçımız zamanında Türkiye toprakları içinde böyle bir Krallık olduğunu biliyoruz ?

BİLİNMEYEN KRALLIK KOMMAGENE

Adıyaman Nemrut dağı üzerinde İhtişamlı bir zenginliğe ve devrine göre ulu bir soya ait küçük bir krallık…

M.ö 163 yılında büyük bir isyan sonucu küçük umutlar duğuyordu. Ptolemaios Seleukoslara isyan bayrağını çeker ve Kommagene krallığını kurar. Kommagene Yunanca genler topluluğu anlamına gelmektedir. Bunun nedeni ise bu krallığın soyunun Büyük İskender ve krallar kralı olarakta bilinen pers imparatoru I. Darius’un kanlarının bir evlilik sonucu birleşmesiyle oluşmasıdır.

ÖBÜR YARIM Bütünü Tamamlıyor ((( Sevde837 )))

maltoferfol | 21 May 2009 11:19

Yılardan 1983,aylardan Mayıs,günlerin 21.si kutlanıyor evet Öbür Yarım benden önce açıyor gözlerini Dünya’ya. Bana gelme demek istediğinden olsa gerek ayrılırken sıcaklığından, Dünyada her şeyin ters gittiğini anlatmak istercesine beni tersliyor… Ters oluşum bundandır beklide. İlk ayaklarım günışığına kavuşuyor, kollarım ise direnmekte aydınlığı görmemek için… Bir ses dışarıya itiyor beni Öbür Yarım ağlıyor. Kim neden ağlatır ki diyorum. Ters giden bir şeyler var, dışarısı güzel değil. Gün ışığını görmek gözyaşlarının kaybına neden oluyor. Karanlıkta kalmalıydık beklide. Annemin sıcacık bedeninde… Bu imkânsız Öbür Yarım gitti, biri beni çekiyor, bir ses yardım etmeme neden oluyor bende gitmeliyimyanına. Gidiyorum karanlıktan, kanlı ama sıcak bedenden. Gün ışığı okşuyor bedenimizi, gözlerimiz kamaşıyor, gözlerimiz kavuşmuyor. Doğuş başlıyor yarım ama bir bütünü tamamlıyor.