bildirgec.org

Uzmanlar tarafından anne sütüne en yakın olan sütün keçi sütü olduğu yıllardır sürekli açıklanan bir konu, ancak ülkemizde süt denince akla nedense keçi sütü pek fazla gelmemekte.

Geçmiş dönem Türkler’de koyun ve keçi eti, sütü tüketimi en baş sıralarda yer alırken günümüzde bu tüketim oldukça azalmış durumda. Yazılanlara göre gerçi oralarda yaşayanlar daha iyi bilirler ama İtalya ve Fransa’da (güney kesiminde) keçi sütünden yapılan peynir ve benzeri ürünler inek sütü ürünlerinden daha pahalıya ve daha fazla oranda satılıyormuş. Keçi sütü mucizesi

“Soy beni her damlamla çırılçıplak.
Oluşturdun ruhumda bitmeyen bir taslak.
Yetmez ki kalemlerime açılan bu yaprak.
Sen dök üstüme gene de toprak, toprak…”

Öpüşüyorum aralıksız,
Toprağın dinmek bilmeyen yağmuru içine alması gibi…
Islandığı anda ortalığı kaplayan sarhoş edici kokusunu içime çekmek gibi…
Böyle var oluyorum işte nefesinde…
Yağmurun sesine karışan sesimde…
Sessimi bastıran,
Okyanusun kalbinde…

http://www.kahramanlarsinemada.com/kedi-kadin-is-basinda/

Dünya Kupası ‘nda heyecan ve eğlence dolu bir gece daha beni bekliyor.. İçim kıpır kıpır … Tüm günlük işlerimi halledip , kafamda hiç bir pürüz bırakmadan , hayatın tüm gereksiz hay huylarından arınmış bir şekilde , keyfin ve lezzetin Nirvanasına varmak üzere oturacağım püfür püfür klimalı locamın başına… Başlığımdan da anlaşıldığı üzere bu gece taraf olmak için kafam biraz karışık…

Las Fallas Karnavalı ‘ nın dev heykelleri

Ruhumda İspanyolların Las Fallas Karnaval ateşini mi yaksam , yoksa Almanların Fasching ateşini mi ?.. Bin bir türlü karar veremiyorum… Bir kaç gündür soruyorum bunu kendime.. Her ikisi için de geçerli sebeplerim var..

Bir çok kişinin çocuk kitabı olduğunu düşündüğü gizli başyapıtlar vardır. Ama Alis Harikalar Diyarında onlardan birisi değil. Çünkü artık “apaçık” bir başyapıt olduğu dünyaca kabul edilmiş bir eser. Lewis Carroll’un kaleminden.

http://www.nurturia.com.tr/

http://www.webdetarih.com/?p=55

http://turk.internet.com/portal/yazigoster.php?yaziid=28506

mükemmel tasarlanmış bir Hollanda milli takım forması daha…

Dünya Kupası ‘ nda milli takımımız olmayınca bazen kimi tutacağını yada nasıl sevineceğini bilemiyorsun.. İşte o zaman size en yakın takımın yada o milletin sevinme şekillerine odaklanıyorsun.. Hollanda – Uruguay yarı final maçında kafam hiç de o kadar karışık değildi.. Çünkü inanıyordum ki , turuncu portakallar takip ettiğim önceki dünya kupalarından beri sevdiğim tarzdaki ofansif yani hücuma yönelik pozitif futbol oynayacaklardı.. Geçmiş kupaların çıkardığı , zihnimde yer etmiş büyük Hollandalı futbol yıldızlarını hayal ettiğimde ve bu kupadaki futbol yolculuğunu düşündüğümde maça başlamadan önce turuncu portakalların yanında yer alarak geçtim evimdeki rahat , püfür püfür klimalı , çay keyifli , bol meyvalı locamın başına… ” Haydi bastır , ahhhh kaçtı , yapmayın Allah aşkına ” tarzı çığlıklar içinde şölen havasında bir geceyi daha keyifli tamamlamış olduk..

oranje namı diğer portakallar

Sevgili komşum , hayat duayeni Ali Amcamın maç içinde yaptığı eğlenceli yorumlar da unutulmamalı.. sizin de böylesi bir eküriniz yoksa ve atışamıyorsanız , vallahi keyfinizin de yarısı yok demektir , benden söylemesi…. Dünya kupasının son dönemecine girdiğimiz şu günlerde , kalan fırsatları daha iyi değerlendirip , sizin için de unutulmaz bir Kupa hatırası yaşamanız dileğimle.. En güzel seyirler ve çığlık çığlığa sevinmeler sizlerle olsun… Sağlıcakla ve mutlu kalın…
FIRAT ÖÇAL

Uzun saçları, sakalı ve heybetli görüntüsüyle bilgisayarların RMS olarak tanıdığı bu adam kullandığımız yazılımı anlayabilmemizi, tüm dünya ile paylaşabilmemizi, teknik bilgilere sahip olmasak dahi bilgisayarın başına oturduğumuzda kendimizi özgür hissetmemizi sağlayan yakın tarihte çok az rastladığımız bir idealisttir.

İnsanların geneli konulan kuralları özelliklede bu kuralların sonucunda daha çok para kazanacaklarsa sorgulamadan kabullenir. Söz konusu kuralların kime neye hizmet ettiğini düşünmeden uygulamaya geçirir. Ancak bazıları bırakın bu gereksiz kuralları kabullenmeyi, kabullenmek kelimesinin hafızalarında yer etmesini dahi istemezler.

“İnsanlar benim dünyayı olduğu gibi kabul edebileceğimi söylüyorlar. Saçmalık! Ben bu dünyayı kabul etmiyorum.”