http://www.delizade.com
uncategorized hakkında tüm yazılar
Erdal İnönü’YÜ Kaybettik
Gokates | 31 October 2007 12:48
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/7594276.asp?gid=180&sz=59248
İşte Haftanın FOTOĞRAFI
Ahmetcandemir | 31 October 2007 10:54
biz buyuz yaaa
İŞTE HAFTANIN FOTOĞRAFI
İnternethaber / Türkiye’nin gözü kulağı sınırdan gelen haberlerde. Mehmetçik, kanlı örgüte yönelik operasyonlarına gece gündüz demeden devam ediyor. Bölge halkı uykudayken, onlar yollara çıkıp önce mayın araması yapıyorlar. Amaç, halkın güvenli bir şekilde ulaşımını sağlamak…
İşte bu fotoğraf bu sabah Hakkari’den objektiflere takıldı.
Mayın temizlemeye çıkan askerler, okula giden öğrencilerle karşılaştı.
İçlerinden biri bu iki öğrenciyle sohbete daldı.
Belki onunda okula giden bir kardeşi vardı…
Yol uzundu… Dayanamadı…
Uzanıp öğrencinin çantasını alıp taşımaya başladı.
Sonra elini şefkatle başına uzattı.
Üşütmesin diye başını kapatmak istedi…
müzik parçaları
schizophrenia13 | 31 October 2007 10:32
http://www.youtube.com/watch?v=vdpOrpznyXM
ZEHİR
uuuucar | 31 October 2007 10:27
Sigara dumanı gibiydi yalnızlık,
Yalnızlık odasındakilerin, çekmeye devam ettiği.
Dışarıdan gelenlerin alışamadığı zehir
Odadakilerin fark etmediği alışkanlık,
Dışarıdakilerin yadırgadığı.
Bir bağımlılıktır yalnızlık,kurtulamadığın
Bırakmaya çalıştığın bir zehirdir sigara…
Her yalnızlığında bir sigara yak
Ve kurtulmaya çalış ikisinden de
Yalnızlık varken sigarada olmalı
Ruhum zehirleniyorsa,bedenim de zehirlenmeli.
Hadi Gelde Sevişelim
| 31 October 2007 09:59
Dedi Bir kız.. Elleri çok küçük. Her halinden belli olan bakımlı elleri ile tıknaz bir kız. Uzun alev gibi saçları bukle bukle adeta rüzgarla esmekte yalnızlığı doğru. Hadi gelde sevişelim dedi küçük elli kısa boylu şişman kız fakat elleri bakımlı saçları uzun alev gibi bukle bukle ama çok kirli yüzü elbisesi çok eski ve temiz değil, Hadi dedim sevişelim; ölürken kirli kız, serseri bir kurşun hedef olarak beni seçmişken önüme atlayıp kurşunun yüreğine saplanmasına neden olan benim yerime ölen kız… Kendisi çirkin tüm zenginliğini yüreğinde yaşatan kız. Zenginliğinden vuruldu benim yerime, yüreğinden vuruldu… Son sözü Hadi Gelde sevişelim oldu.. Sevişmekten kastı ellerini tutmamdı. Öyle anlatmışlar ona erkek konusunda tabu yapmışlar canım ülkemin canım kızları yüreğinizle güzelsiniz kalbinizle güzelsiniz..Ellerinizle kutsalsınız…Sizler cahilliğinizle ülkemin tanrıçalarısınız…
blackfoal
liderlerin kötülüğü ve halkların zavallılığı üstüne düşünce!!
uuuucar | 31 October 2007 09:08
Ne kadar zavallısınız bazen…Şefkat makyajı yapılmış tebessümler unutturuyor hemen öfkenizi.O tebessümlerin yerleştiği yalancı ağızlardan sizi sindirmek için alev topu gibi yükselen kükreyişler karşısında titriyorsunuz hemen.Sesiniz kesiliyor,donup kalıyorsunuz.Korkuyla bağlısınız onlara.Değiştirme riskini göze alamadığınız patronlarınızdan,”şanlı” ordularınızın başkomutanlarından,devlet başkanlarından ödünüz kopuyor.İnanıyorsunuz onlara.Anlamıyorsunuz bir türlü “miş” gibi yaptıklarını.Verdikleri sözleri tutacaklar”mış” gibi davranıyorlar ama asla ne dediklerini hatırlamıyorlar.Çocuklarınızı koparıyorlar sizden,bilerek öldürüyorlar;sonra sizinle birlikte arkalarından merhametliler”miş” gibi göz yaşı döküyorlar.İyiliğiniz için”miş” gibi “tebaa” olmanızı istiyorlar;dilinizi konuşmayanı , tanrınıza inanmayanı , sizi temsil eden kumaş parçasını elinde sallandırmayanı dışlamanızı hatta giderek ortadan kaldırmanızı arzuluyorlar.Yaşadığınız yerlerde “siz size” kaldığınızda daha mutlu olacağınıza inandırmaya çalışıyorlar sizi.Size bunları yapıyorlar çünkü varlıklarını sürdürmelerine ihtiyaçları var.Estirdikleri rüzgarlara göre şekil alan siz kalabalıklardan besleniyorlar.Sayenizde elde ettikleri güçten ve bu gücün getirdiği ayrıcalıklardan bir türlü vazgeçmek istemediklerinden “devlet”, “ulus” kelimelerini düşürmüyorlar dillerinden.”Gücümüzü,ayrıcalıklarımızı tehlikeye atacak herkes karşısında bizi bulur” türünden cümleler kuruyorlar.Olmadığınız halde sizi “ezeli ve ebedi kahramanlar” ilan ediyor,bununla da yetinmeyip aranızdan “illegal katil kahramanlar”(“Ogün Samas” gibi) çıkarıyorlar.Kendilerinin bizzat yapmaları halinde açık nefretinizi kazanmalarına neden olacak “kanlı eylemler” o “illegal katil kahramanlara” yaptırıyorlar işte…
hemde bu sadece bugün değil iktidar kavramı var olduğundan beri var olan bir durumdur!!
DTP’yi Atatürk’le vurdu!
Ahmetcandemir | 31 October 2007 02:14
http://internethaber.com/news_detail.php?id=111243
Romantikliğime göndermeler…
| 31 October 2007 00:37
Masum bakışların vardı, çekingen cümlelerinin ardında saklanmış. Belki de ürküyordu serçe yüreğin, kaf dağına uçmaktan. Ya da haklıda olabilirdin. Ankalar bir efsaneden ibaretti. Zaten kendine inanmayan birisi; seni hangi mucizeye inandırabilirdi ki…
Sonra karanlığa büründü her şey, sen bana veda ederken…
Bir anda soğut küvette farz ettim kendimi, düş ve melodi arasında sıkıştı kalbim.
İnsanlığımı unuttuğumdan olacak, kendime bir baytar aradım.
Çirkin kral aklıma geldi aniden.
Çirkindim ama kral değildim…
Adını koyamadığım hislerim vardı. Kuytularda kaybettiğimi sandığım.
Mahallende üç beş zıpır genç gördüm. Ahkam kesme ve delikanlılığın yeni düzen varyasyonları hakkında konuşan.
Sonra gençliğim aklıma geldi.
Galiba içimdeki çocuk pamuk şekerine kavuşmuştu.
Aslında eve dönüş yolum çok uzundu, ama seni düşündüğümden olacak zaman durmuştu.
Sanki hep o an’daydım.
Hayal kurmayı unutalı çok uzun zaman olmuştu.
Gözlerimi kapadığımda denizin ortasında bir çay bahçesindeydik.
Belki de hala çocuk olduğumuzu fark ettik, karşılaştığımız irrasyonel düzlemde.
Ben yutkundum; sen sustun…
Aslında sessizliğimizle ne kadar çok şey anlattık birbirimize.
Sonra ben sana o meşhur soruyu sordum ’İlk tanışmamızı hatırlıyor musun?’
Sen de bana biz hiç tanışmadık ki! Dedin…
O zaman anladım ki hala susuyorduk ve konuşmaya cesaret edememiştik…
Sonra bana gülümsemiştim, evet evet gülümsedin gördüm seni!
Yine ürkek bakışlarını; karanlığa sakladın.
Tuhaf bir bakışın vardı. Aslında gizli gizli bakıyordun ama bir yandan da bana baktığını fark etmemi istiyordun, ya da ben öyle olmasını umuyordum.
Onca kalabalığın içinde sanki bir tek biz vardık. Diğerleri sadece gölge…
Aslında ortamda fazla gürültülüydü ama ben sağır olmuştum. Sadece gecenin sesi ve senin nefesin çınlıyordu kalbimde. ‘Öfff ne diyorum yine ben’
Galiba aldığım zanax’ların etkisindeyim hala…
……………………………………………………………………………………………………
Sonra yutkunamadım kalbimi tükürdüm.
Kelebek hayatımı idrak ettim.
Kırık ayna parçalarına kanat çırparak sadece ölümü hızlandırırdım.
Belki de yaşam sendin ve ben sendim.
O yüzden kanatlarımı şeytana bağışladım…(şimdilik)
Bir şiirim vardı başkalaşmış hayatlarımın yazdığı
“Mutluluğun Resmi”
runnaal | 31 October 2007 00:24
http://runnal.blogspot.com/2007/10/mutluluun-resmi.html