bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

Heybeliada Sanatoryumu

Siradanbiri | 23 May 2008 09:44

Sanatoryumdan Görüntü
Sanatoryumdan Görüntü

Öncelikle ünlü Türk bilgesi Tdk’ya başvuralım sanatoryum nedir diye;

”Özellikle veremli hastaların iyileştirilmesi için kurulmuş sağlık kuruluşu” diye cevap verip, aydınlatsın bizi.

Heybeliada Sanatoryumu, 1924 yılında Türkiye’nin ilk sanatoryumu olarak açılmıştır. 1999 Marmara depremi sırasında uğradığı zarar daha sonra tamir edilmiştir. 2005 yılında çeşitli bahanelerle bina kapatılmış, yıkıma terk edilmiştir.

İsmet İnönü ‘de burada tedavi görmüştür.

sokak düğünleri: yandaaan!

doxa | 23 May 2008 09:01

yandan amcam yandaaan!
yandan amcam yandaaan!

-bize de bir gün kader güler, güler işaaaallah!
alemin keyfi yerinde yine maşallaaaah!

evet evet, alemin keyfi bu akşam hayli yerinde. özellikle bizim mahallenin.. şuan evimin tam önünde düğün yapılıyor. bütün mahallenin keyfi yerinde. yok, yok kıskandığımı sanmayın. yalnızca yazmam gereken yazılar var ve ben “oh oh, yandan anam” şeklindeki naralarla yazamıyorum, ilginç. yani iki seçeneğiniz var. ya gidip, aralarına katılıp “allaaaah ben geldim, çekilin ortadan cemileeem” diyerek düğün bitene kadar ‘cemilem’ türküsünde oynayacağım.((niyeyse üçüncüye çalıyorlar. bakalım kaç kere çalacak gece sonuna kadar? gelinin adı cemile mi acaba?)) ya da bitmesini bekleyip, hafif’e bu yazıyı yazacağım. bilemiyorum sizce hangisini yapmalıyım?
bu sokak düğünleri için belediyeden izin alma gibi bir durum var dimi! acaba oynayanlar arasında belediyeden elemanlar da var mı? yani yasak değil mi bu sokak düğünü olayı yaa! yasak da belediyemiz aşırı derecede düğün seven insanlardan mı oluşuyor yoksa? yasak değil mi ya da? anlaşılan denizli de değil.
veyahutta belediyemiz aslında ‘düğünsevenlerderneği’ olarak görev yapıyor.
-yasssahhhk ama belediyenin bütün elemanlarını da çağırırsanız ve bir kere de bizim için ‘cemilem’ türküsünü çalarsanız olur bak o zaman.
-devlet ayrıcalığını düğünler için kullanabiliyoruz biz

fikri saglar

yildirimyild | 22 May 2008 23:34

http://www.moralhaber.net/40176_F–Saglar-hakkinda-15-yil-sonra-gelen-itiraf.htm

üzerine eşsiz bir desen damgalanmış tohum ve leke çıkartıcıları

doxa | 22 May 2008 17:07

aklıma esti de Fuller’i okuyunca;

“Fuller’in düşüncesine göre (ki bu en ünlü romantik imgedir) her birey, üzerine eşsiz bir desen damgalanmış bir tohum olarak dünyaya gelir. Bununla, kadının dış dünyada dağıtılan kurallarla diktatörce yönetilmesi düşüncesinin aksine, içten gelen kuralları izlemeyi öğrenmesi gerektiğini ortaya koymaktadır..”

boynu bükük bir kadın bu satırları okuyup düşünür müydü eşsiz olduğunu? gidip, sordum. yanıt yok! reklamlarda ki leke çıkartıcılarıyla meşgul şimdi. kendi yolunu bulmaktansa, kendini keşfetmektense, leke çıkarıcılarla üzerine atılan imgelemleri çıkarmaya çalışıyor. çok meşgul kadın. duygusal olduğunu, usdışı olduğunu, zayıf, korunmaya muhtaç olduğunu düşünüyor. düşündürtülüyor…

Yılların eskitemediği ilaç; Gripin

guney01 | 22 May 2008 16:30

gripin
gripin

Köşedeki bakkalın yıllardır rafında duran ve hiç eskimeyen,etkisini yitirmeyen,kibrit kutusuna benzer ambalajı ile 25kuruşa satılan (ekmekten ucuz) şimdilerde bir müzik grubuna ismini vermiş ilacımız.İlacımız diyorum çünkü bu ilaç belki annemizden bile yaşlı ve 1935 yıllarında yabancı ilaç şirketlerine karşı kurulmuş olan tamamen türk sermayesi ve işçiliği ile üretilmiştir.