bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

mango

ziuw | 02 July 2008 09:43

Üretim yeri çoğunlukla Orta ve Güney Amerika, Asya ve Afrika ülkeleri, ana vatanı Hindistandır, tropik iklim meyvesi olup, 30 derecenin altındaki sıcaklıklarda ağaç verim vermez.
İçerdiği ana gıda maddesi şeker olup, yüksek değerde c vitaminine sahiptir.
Kesildiğinde hoş bir koku duyulmakla birlikte bazen de reçineye benzer bir koku ve tad vermektedir.
Meyve sarı-kahverengi bir kabuğa sahipken, içi sarı- turuncu arası bir renktedir, içerisinde kocama yassı beyaz renkli ve üzerinde de beyaz damarları bulunan bir çekirdeği vardır.

Genellikle taze olarak tüketilmesinin yanı sıra, baharat, turşu, reçel yapılması, yemeklerde kullanılması ve kurumuş çekirdeklerinden un yapılması şeklinde de kullanılır.

PAUQYLN BEBEK

PAUQYLN | 02 July 2008 09:43

PAUQYLN BEBEK

16 Saat süren bir sancı sonrası geldi dünyaya ağlayarak başladı yaşamı.Yaşam gözyaşlarında saklı,anne kokusu besler ruhunu,ilk çocuk olmanın avantajlarını yaşar sonuna dek.
Ona isim bulamazlar bir türlü doğduktan üç gün sonra olur onun da ismi.Gülünce güller açar,gül yüzünde,etrafa gülücükler saçar,evdeki kavgalardan habersiz.
Babası sever kızını ama kıskançtır hem de çok kıskanç bu yüzden eziyet eder loğusa eşine,on beş günlük loğusa hastanede iki gün geçirecek kadar dayak yer,korku ve acıdan sütü kesilir,küser akmaz bir daha bebek ağlar durur.
İyileştim diye sevinirken bu kez yoktan yere yine dayak yer ve kolu kırılır,hiç bitmez çilesi.
Günler kavga dövüş derken geçip gider,yoldadır ikinci bebek.Neler bekler neler umarken hayat yön verir bizler uyarız.
Boşansa gidecek yeri yok,işi yok,çocuklarından da ayrılamaz,kalmış işte kaderinin eline,ailesi arka çıkmaz nereye sığınsın ki iki çocukla…

PAUQYLN OKULDA

PAUQYLN | 02 July 2008 09:43

Annemin hep “kızım oku yoksa benim gibi olursun,kalırsın bir zalimin elinde” sözleri ile heveslendim.
Okula başladığım ilk gün annemin beni orada bırakıp gitmesi beni çok üzmüştü biliyordum öğlen babam eve yemeğe geldiğinde yemek olmazsa annemi döverdi,annem yemeği yetiştirmek zorunda olduğu için gitti.Bunu bilmeme rağmen gitmesini istememiştim yanımda oturan arkadaşımın annesi dersin sonuna kadar elinden tutup bekledi,benim annemde benim yanımda olsun istedim.Babama kızıyordum onun yüzünden annem beni okulda bırakıp gitmek zorunda kaldı diye.Annemi her ağlattığında ona olan nefretim artıyordu,annemi elinden kurtarmak için araya giriyordum bazen.
“yapma baba nolur vurma anneme”
Hiç dinlemedi beni hiç.Araya girdiğimde bende nasibimi alıyordum hani seviyordun baba beni?
Seven baba döver mi?

EKMEKARASI EKMEK

usttire | 01 July 2008 22:34

Çok güzel bir yemektir,iki gün aç kaldıktan sonra bulduğun ekmeğin içini kabuğundan ayırırsın.Ayırdığın pamuk kısmını topalak yemeğindeki gibi küçük parçalar halinde yuvarlarsın sonra ekmeğin kabuğunun arasına özenle sanki kuşbaşı et diziyor gibi dizersin.Dizerken topalakların paralel olmaları da çok önemlidir.
Sonra ortaya bir mukavva kutuyu kapatır koyarsın çocuklarını etrafına toplarsın.Yemek hazır çocuklar hadi gelen dediğinde yemekte ne var diye sorar bildiği halde.Yemekte topalak var denilince oooooo yaşasın diye çağrışırız sonra oturur afiyetle karnımızı avuturuz.

MUSTAFA ANAMA

usttire | 01 July 2008 22:33

11 yaşındayım,arkadaşlarla daha doğrusu ailem ile sokaklarda yaşıyoruz.Kara kış karalamış bizi üstümüzde başımızda bizi ısıtacak giyeceğimiz yok,soğukta karnın açsa eğer soğuk daha bir işler.Karnımızı doyurmamız lazım ama soğuktan buz tutmuş parmak uçlarım kımıldayamıyoruz.Mustafa’m öleceğiz koçlar kalkın ayağa sakın uyumayın öldürürüm hepinizi dedi o ailemizin abisiydi bizi çok severdi ailesi yılan hikayesi gibi anlatsam bitmez anası başkası ile evli şimdi o da Mustafa’mı istemiyor.
İyi ki istemiyor Mustafa’m olmasa ölmüştük belki de o korur gözetirdi,annelik yapardı bize anlayacağınız.Takılırdık Mustafa’ma anaaa biz acıktık diye.Bizi doyurmak için kendini çok tehlikelere attı ama bizi de doyurdu anamızdı o bizim anamız.Ana gibi kokmasa da bizi kucağına alıp okşamasa da anamızdı işte.
O gün yemek bulmak için dağıldık sonra tekrar aynı yerde buluşup ne bulabildiysek onunla karnımızı doyuracaktık ama hepimiz eli boş döndük o günde aç kalacaktık hava zıpkın gibi palto yok ayakkabılara ayakkabı denmez,yarık çarık.Ateş yakıp ısınalım dedik Mustafa’m en son geldi canı çok sıkılmış suratından belli.Bastı kalayı bu nasıl hayat,benim suçum ne sizin günahınız ne,üzüldük bu haline sıkıntısı o gün bizi doyuramadı ya ona isyan ediyor.Ateşin başına geçin ben geleceğim dedi gitti.
Gidiş o gidiş akşam oldu hala yok meraklandık başına bir iş mi geldi diye,açlık iyice midemizi guruldatıyor ama hepimizde aynı ses olunca rahatsız etmiyordu
Çok geç geldi ağzı burnu kan içinde yüzünden akan kanlar omuzu yırtık kazağından içeri akmış zor duruyordu ayakta ama eli dolu geldi.
Deli açız ama Mustafa’mın o halini görünce açlık falan uçtu gitti.Mustafa’m anam ne oldu sana dedim.Bastı kalayı sonra anlatmaya başladı.
Marketin deposuna hırsızlığa girmiş bizi doyurmak için güvenlik görevlisi yakalamış içeride diğer güvenlikçi de yetişmiş vermişler dayağın gözüne.Mustafa’m bizlerin aç olduğunu anlatana kadar yemiş dayağı,ağız burun çarşamba pazarı.
Kim yapardı bizim için bunu Mustafa’m anam kim yapardı söyle hadi?
Gece sayıkladı durdu bir şeyim yok iyiyim dedi ama korkmuş işte besbelli.
Dinlemeden dövmeseydin be güvenlikçi amca bak onun kaç çocuğu var yolunu gözleyen…

CUMHURİYETE KARŞI KATLİAMLAR

teacher07 | 01 July 2008 20:00

Halkımızın vurdum duymazlığını, ders alınması gereken olayları çabuk unutmasını, tehlikeye karşı aymazlığını vurgulamak için söylenmiş sözler vardır… “ Milletimiz balık hafızalı…” Aslında balıklara bir hakarettir… Hafızalarının olduğu ispatlanmıştır. “ Deve kuşu gibi başını kuma gömer.” Bu da yanlış, tehlikeye karşı başını ayakları arasına alıp, bir kaya görümüne gelerek çevreye uyar deve kuşu… Ama gerçek şu ki; hiçbir olay, hiçbir yaşantı uzun süre aklımızda kalmıyor. Alınması gereken dersler alınmıyor.2 temmuz Sivas Katliamının yıl dönümü… Otuz yedi insanın diri diri yakılışı… Sadece Sivas Katliamı mı? Hayır… Sivas’a gelene kadar yaşanmış katliamlar ve cumhuriyetin temel değerlerine yönelik olay ve katliamlardan ders alınmamıştır.