Trafikte yeni dönem başladı ve insanların ihtiyaçlarına bir yenisi eklendi. Arabası olan arkadaşların arabalarında mutlaka kazalarda kullanılmak üzere trafik kazası tespit tutanağı olmalı bu da yetmiyor fotoğraf makineside olmak zorunda. Bu seti arabanızda bulundurursanız çözümü bulmuşsunuz demektir. Çünkü içinde 27 pozluk kullan at fotoğraf makinesi mevcut. Detaylı bilgi için;
ülkemizde ve dünyada en büyük terör olan trafik terörü her yıl milyonlarca can almaya hala devam ediyor. hem de çok basit hatalar yüzünden.
alkollüyken trafiğe çıkanlardan tutun da sırf kızlara şekil yapmak için drift yapanlara kadar bir çok insan(!) türü yüzünden kaybettiğimiz milyonlarca insan için polonya’da bir video hazırlanmış ve bu video tüm tv kanallarında gösterilmeye başlanmış. sağ ayağını kullanmayı bilmeyen insancıklara belki biraz faydası dokunur.
not: aslında bu videonun tüm türk kanallarında günde 3 kere yayınlanması zorunlu olmalı.
http://patrz.pl/filmy/id/336046
Günlük koşuşturma ve telaş içinde; ancak bayramlarda eş-dost yakın akrabayı ziyarete fırsat bulabiliyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu yılki Kurban Bayramında da ulaşımı ücretsiz değil ama hiç değilse %50 indirimli olması için karar almış. 8-11 Aralık 2008 tarihleri arasındaki Kurban Bayramı boyunca İETT Otobüsleri, Metro, Tramvay, Taksim-Kabataş Füniküler Hattı ile İstanbul Deniz Otobüsleri AŞ’ye (İDO) bağlı Şehir Hatları Vapurlarıyla ulaşım %50 indirimli olarak sürdürülecek.
Kullanıp kullanmamak size kalmış ama aşağıda resmi olan ürün istanbul trafiğinde duygularınızı yansıtmanız için çok uygun.
İlk gördüğümde tam ihtiyacım olan şey dedim ama 69 ytl verip, trafik sıkıştığında dayak yeme ihtimaliniz var. Ürün türkiyede burada satılıyor, fiyatı 69 ytl.
Ürün 2 parçadan oluşuyor, arka cama yapıştıracağınız ledler ve uzaktan kumanda. Kumanda ile istediğiniz ifadeyi (gülümseme, üzgün, flört ve dil çıkartma vs.) arkadaki ekrana yansıtabiliyorsunuz.
http://patrz.pl/filmy/kierowco-nie-badz-bezmyslny
…
Sabahların artık yorganı, battaniyeyi üzerinden atması oldukça zor vakitlere döndüğü mevsimi yaşıyoruz.
Ayak parmaklarının azıcık dışarıda unutulması durumunda; ya onları en sevdiğinizin ayaklarına yaklaştırıp, onun ayaklarını soğuktan sızlatarak kendi ayaklarınızı onunkilerin sıcaklığında ısıtmak gerekiyor ya da yorganın toplanmış kısımlarını düzeltip parmaklarınıza en acilinden sığınabilecekleri bir ortam yaratmak! Kaçarı yok!
Kapı açıldıkça girenlerin sayısı artıyordu. Ters bir bakışla karşıladığım insanların üzerinde, olması gerektiği gibi o kadifemsi elbiselerden vardı. Kadınların çoğunlukta olduğu gezegenlere has bir parfüm keşmekeşliği yaşanıyordu trafikte. Akşama evde erken olurum diyenlerin oluşturduğu bir ligde küme düşmemek için mücadele ediyordum. Günlük bir sinema dergisi çıkarma hazırlığının son aşamasına gelmiştim o sıralar. Günün soundtrack’ini in the mood for love olarak belirlemiştim. Yaylı çalgılara karşı beslediğim bu sempati hakkında bilgi vermek için okyanusa çağrılmıştım geçen hafta. Sessizce gider gibi yaptım. Her şey kontrolüm altındayken bir anda altına aldı beni bu bıyıklı adamlar. Bir elektrik direğini andıran hareketlerimden dolayı üç gün boyunca sualtında tutuldum. Sonra serbest bırakıldım derken gözlerimi çöle benzeyen bir kumsalda açtım. Bütün vücudumun kumun altındayken neler hissetiğimi az çok tahmin edersiniz. Sonra uzunca bir süre dilsizlik oldu aramızda. Kimse ne olduğu konusunda bir bilgi veremedi yakınlarıma. Yaklaşık 4256 metre boyunca süren testlerden sonra ortaya çıkan sonuç ilginçti. Ben bir kireç çözücüydüm ya da nohutlu pilav veya trambolin ya da buna benzer bir şey. Bütün rüyalarım ütülenmiş bir iç çamaşırı kadar anlamsızlaşmıştı bir anda. Kalabalığa dönüp haykırmak istedim. Ama yeterli çoğunluk sağlanamadığından dolayı sessiz kalmanın daha iyi olacağını düşündüm. Ve en sonunda anladım ki şöförle konuşmak gerçekten yasaktı ve müsait bir yer bulmak sanıldığı kadar kolay değildi. Kemal sanki benim sevgilim gibiydi.
Artık radardan kaçabilseniz bile plakanız yüksek çözünürlüklü kameralar ile görüntülenip, kayıt altına alınabilecek. Yurt dışında hızı aşanların kamera ile plakası kayıt edilebiliyordu. Fakat yüksek hızlarda yakalamak gene de mümkün değildi.
Kameranın model adı: SCB 265 I
Ama yeni geliştirilen ve fiyatı yaklaşık olarak 950$+KDV’lik kamera ile kayıt altına girebiliyorsunuz.
Araç farları, hava şartları, ışık azlığı ve sürat (Tabii ki Türkiye şartlarında 150km den fazla hız, aracınız ne olursa olsun sizin ve aracınız için çok tehlikeli de olsa) artık sorun olmaktan çıkıyor. Bu kamera 180km hızla giden aracın plaka okuyabilmesi özelliği ile piyasada tek kamera olma özelliğine sahip. Tabii bu kamera içinde yüksek çözünürlüklü kayıt yapan DVR’a (Dijital Video Kayıt Cihazı) ve iyi bir TV Lens ihtiyacınız var. Kamerayı bizzat inceleme imkanım oldu. 3 farklı (40km-100km-180km) hıza göre ayar yapabiliyorsunuz. Belirli alanlarda fardan gelen yüksek ışığı maskeleme gibi bir çok farklı özelliğe sahip.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi kuruluşu olan İSPARK, sürücüleri trafikte oluşan gereksiz kuyruklardan kurtarmak için yeni bir hizmet daha sunuyor. VMS tabelaları (park yönlendirme ve bilgilendirme sistemi) ile sürücüleri enyakın otoparklara yönlendiriyor; tabela üzerindeki göstergeler sayesinde otoparkların o anki doluluk
oranları hakkında da bilgi sahibi olmak mümkün.
