Avrupalılar, Amerika kıtasına ayak basmıştır. Kızılderililer ticaret bilmemektedir. Avrupalılar yol gösterir. “Biz size değerli eşyalar vereceğiz, buna karşılık sizde bize kendi değerli eşyalarınızı vereceksiniz. Böylece sizin daha önce hiç görmediğiniz eşyalarınız olacak, biz de evimize sizden aldığımız değerli eşyaları götüreceğiz.”
Beyazlar kıyıdaki küçük ada üzerinde bir pazar yeri açarlar ve kızılderilileri beklemeye başlarlar. Avladıkları hayvan postlarını getiren kızılderililer, karşılığında ayna, tarak gibi beyazların getirdiği ve gerçekten de daha önce hiç görmedikleri eşyalara sahip olmaktadırlar. Derken, iki sarhoş beyaz pazar yerine gelen bir kızılderiliyi öldürür ve mallarına el koyar. Kızılderililer şaşkındır… “Siz neden arkadaşımızı öldürdünüz? Buna gerek yoktu ki!… O zaten elindeki eşyaları size vermeye gelmişti…” Gerçekten de böyle bir ticareti anlayamazlar. Pazar yeri lanetlenir…