bildirgec.org

tatlı hakkında tüm yazılar

şimdi yemezsek ne zaman yiyeceğiz: güllaç

nazokiraze | 30 August 2009 16:40

Osmanlı İmparatorluğu zamanında halk açıp sakladıgı yufkaları süt ve şeker ile ıslatıp yerlerdi (saç ekmeği tüketen köylerde hala öyledir yazın açılan yufka ekmekleri kışın suyla hafif ıslatılarak yumuşatılır yenir) sonrasında bu süt ve şekerli yufkaya (nişastadan yapılır undan değil) gül suyuda eklenir ve adı güllaç olarak günümüze gelir.

1489 yılında halkın mutfagından Osmanlı sarayına giren bu tatlı oldukça hafiftir ve hazmı kolaydır. Geleneksel olarak ramazanda tüketilir güllaç ve ben çok üzülürüm ,ama belki de bu kadar kıymetli ve özlenen bir tatlı olmasının sebebi sadece senede bir ay yenilmesinde gizlidir.( içine ısrarla gülsuyu koymayarak onu yavanlaştıranları şiddetle kınıyorum, tepenizden gül suları dökülsün inşallah)

Güllaçgerçekten lezzetlidir,hafiftir ramazanın gülüdür ve bazı kişilerce yerken hiç bitmesin diye iç geçirten bir tatlıdır, hatta kimileri için ramazanın anlamıdır. Yalnız güllaç yapıldıgı gün yenilmelidir çünkü gerçekten ertesi güne kalmış bir güllaç diğer tatlılar gibi durmaz, kıvamı,tadı kokusu bile ağırlaşır.(bazı ünlü tatlıcılarda ramazan dışında da bulunur ama pek güzel oldugunu söyleyemem ben şahsımca)

Türkiyenin En Büyük Akvaryumu

mehmetbastug94 | 23 August 2009 12:00

Gelecek ay İstanbul’un Bayrampaşa semtinde açılacak olan Türkiye’nin en büyük akvaryumu için son hazırlıklar tamamlanıyor.

Tam 10.000 balık türüne ev sahipliği yapacak olan akvaryum için toplam 4 milyon m3 tatlı su, 6 milyon m3 ise Marmara denizinden sağlanan deniz suyu. Toplamda 91 adet köpek balığının da yer alacağı akvaryum için kısa bir süre beklemeniz gerekmekte.

Kaynak: Bayrampaşa Akvaryum Evi

İspiyoncu Melek

nacak | 07 June 2009 13:24

Merhaba küçük tatlı melek.Hoşgeldin evimize.Nasıl da masum masum bakıyorsun etrafa.Bir huzur geldi sanki evimize seninle beraber.Ben senin halanım tatlım.Seninle çok güzel günlerimiz geçecek.Sen çok şanslı bir bebeksin.

Her geçen gün daha da büyüyorsun.Aylar ne de çabuk geçip gidiyor seninle ilgilenirken.Hiç farkında olamıyorum.Ayaklarım yerden kesildi sanki senin sevginle.Sen benim dünyam oldun artık.Şımarma ama hemen. Tek kıymetlim sen değilsin Melek.Başka kıymetlim de var.

Bakma ama bana sitemkar sitemkar.İçim burkuluyor sonra.Sen benim en gözdemsin.Ama onun yeri de ayrı. Sen başkasın o başka. Tamam mı halacım?

Cömertlik Tatlı Şeydir

nzright | 18 May 2009 09:59

Eskiden sadece yazın tüketilen bir besin olan dondurma; artık Algida tarafından üretilen Carte d’or ile yaz kış sofralarımızda. Carte d’or çeşitlerinin tanıtılması amacıyla yeni bir site hazırlanmış. Tv reklamlarında da tanıtımı yapılan Cömertlik Tatlı Şeydir sitesinde; Carte d’or’dan kutu kutu süprizler de sizleri bekliyor. hergün fotoğraf yükleyen 10.kişi hem kendi kapaklı kutu tasarımını hem de süpriz bir hediye kazanıyor. Ayrıca sitede; haftalık kültür ve sanat etkiinlikleri hakkında bilgilere de yer verilmiş.

ilginç çikolata

taha3045 | 30 April 2009 13:29

Klavyeniz F mi Q mü diye sormadan önce , fındıklı mı olsun sütlü mü şeklinde sorulara maruz kalınabilecek bu klavye çikolatadan yapılmış.

Gidilen yerdeki antik heykeller alınıp eşe dosta getirilemeyecegine yada anlatmakla bitmeyecegine göre en iyisi heykellerin şekline bürünmüş çikolatayla sevdikleri memnun etmek.

kek çılgınlıgı

nazokiraze | 25 April 2009 10:25

Ülkemiz dışında çok daha fazla ragbet gören cupcake yada minikek görünüşüyle son derece iştah açıcı , ama asıl ilginç olan bu keki yapanların yaratıcılıgı.

Mini kekler yapılırken sanki bunu yemeyin sadece izleyin dercesine yapılmış, insanın bunları yemeye kıyamayacagı hiç düşünülmemiş.

Cupkekler meraklısına Super Mario , örümcek adam olmayı da ihmal etmemiş.

oklavayı kaptım

nazokiraze | 12 March 2009 10:40

İki gün önce tam eşimin eve geliş saati, kuzeni geldi canım mantı istedi beş dakikada açıveriyim beraber yeriz diye, tamam falan dedim evde mantıya dair birşey yok:) kıyma buzlukta, un yetersiz falan. Neyse onları evinden aldı getirdi Allah’tan evde kırmızı biber, yogurt falan var. Neyse hamuru yogurdu çabucak açacak, zaten az birşey yapıyoruz, çabuk bitsin diye, bu arada ben mantı hazır olsun da hepsini beraber yiyelim diye, yemek bekleyen eşimi oyalıyorum, masaya çatal götürüp elli saat oyalanıyorum falan.

Hamur hazır açmak için sofra tahtası zaten yok, mutfak tezgahında açılacak , ama oklava yok evde, onun alternatifi yok, bu evde oklava vardı diyor önceden, kayınvalidemin oklavası ama biz onunla akvaryumdan bir şey çıkarmıştık, sonra da atmıştık , bizim mantı tehlikede mi yoksa. Hemen bir sorti yapıp karşı komşuma koştum, oklavayı kaptım geldim, mantı açıldı, sarmısaklar dövüldü, kırmızı biber yakıldı, mideler bayram etti. Hala oklava bende vermedim komşuma, çok hoşuma gitti, bazen içimden elime alıp evdekileri kovalamak geliyor, en kısa zamanda edinmeliyim bir oklava.