bildirgec.org

sean penn hakkında tüm yazılar

At Close Range (1986)

elizabethtaylor | 09 November 2011 13:16

Amerikan yönetmen James Foley‘i “Confidence”, “Perfect Stranger”, “Glengarry Glen Ross” gibi yapımlardan tanıyoruz. Foley’in çekmiş olduğu sinema filmi “At Close Range“, 1986 senesinde vizyona girdi. Senaryosu Elliott Lewitt ile Nicholas Kazan tarafından yazılan filmde iki Oscar Ödüllü Amerikan aktör Sean Penn, Oscar Ödüllü Amerikan aktör Christopher Walken, aktris Mary Stuart Masterson, usta aktör Kiefer Sutherland, Millie Perkins, Tracey Walter, Candy Clark, Stephen Geoffreys ve Crispin Glover gibi isimler rol alıyor. Berlin Uluslararası Film Festivali’nde Altın Ayı adayı olan filmin orjinal süresi 112 dakikadır.

The Tree of Life (2011)

queennothing | 08 January 2011 12:38

İki defa Oscar’a aday gösterilen 1943 doğumlu Amerikan yönetmen Terrence Malick (The Thin Red Line, Badlands gibi filmlerden tanıyoruz) bugüne dek sadece dört film yönetti. Son filmi “The New World” 2005’te vizyona giren yönetmen 2011’de “The Tree Of Life” (Hayat Ağacı) ile bomba gibi bir dönüş yapmaya hazırlanıyor. Filmde Amerikan aktör Brad Pitt, iki Oscar ödüllü aktör Sean Penn, aktris Jessica Chastain, Fiona Shaw, Jennifer Sipes, Dalip Singh, Joanna Going, Brenna Roth, Jackson Hurst, Crystal Mantecon, Zack Irsik, Will Wallace, Kari Matchett gibi isimler yer alıyor. Kaliforniya ve İtalya’da çekilen fantastik drama tarzındaki “The Tree Of Life”, ülkemizde 2011 ortalarında vizyona girecek.

Bay ve Bayan O’Brien, evli ve çocuklu bir çifttir. Üç çocuklu bir aile O’Brienler, zamanla birlikte değişen değer yargıları ve kaybolan masumiyetten bahsediyor.

The Interpreter (2005)

queennothing | 31 December 2010 12:11

2008 senesinde, 73 yaşındayken hayatını kaybeden Amerikan yönetmen Sydney Pollack’ın yönetmenliğini üstlendiği sinema filmi “The Interpreter” (Çevirmen), 2005 senesinde vizyona girdi. Martin Stellman ile Brian Ward’ın senaryosunu yazdıkları film, 80 Milyon Dolar gibi bir bütçeyle tamamlandı. Pollack’ın ölmeden evvel yönettiği son film olan The Interpreter’de Amerikan aktris Nicole Kidman, iki Oscar Ödüllü aktör Sean Penn, Amerikan aktris Catherine Keener, Yvan Attal ve Jesper Christensen rol alıyor. Filmle ilgili tuhaf bir ayrıntıyı da vermeden geçmeyelim; Kidman’ın oynadığı ‘Silvia Broome’ rolü, başta Naomi Watts’a teklif edilmiş, ancak aktris, bu rolün arkadaşı Kidman’a daha çok yakışacağını düşünerek teklifi reddetmiş. Kidman ise rolü, senaryoyu okumadan kabul etmiş.

Birleşmiş Milletler Sekreterliği’nde çevirmen olarak görev yapan Silvia Broome, bir suikast tehdidi alır. Durumun ciddiyetini kavrayan FBI’da Silvia’yı korumak için Tobiin Keller adında bir ajanı görevlendirir. Genç kadının bir şeyler sakladığından şüphelenen Ajan Tobin’in hayatı da şimdi suikastçıların hedefidir.

Şeytan Ayrıntıda Gizlidir: Gone Baby Gone (2007)

| 12 October 2010 09:58

Gone Baby Gone, Türkçe ismiyle Kızımı Kurtarın Ben Affleck‘in kariyeri düşüşe girdikten sonra Aaron Stockard ile beraber uyarladığı ve yönettiği bir gerilim-dram filmi. Film, Dennis Lahane‘in aynı isimle başarılı polisiye eserinden uyarlandı ve başrollerini Affleck’in kardeşi Cassey Affleck, Michelle Monoghan, Amy Ryan, Ed Harris, Morgan Freema üstlendi. Eleştirmenlerden genelde olumlu tepkiler alan film Affleck’in kariyerini kurtardı.

Ben Affleck, Gone Baby Gone filmine kadar düşüşte olan oyunculardandı. Çektiği bir sürü filmde vasat altı performans sergilemesi, magazine kaymış hayatı gibi nedenlerle düşüşteydi. Bilindiği kadarıyla da o dönemlerde yapımcıların tercihinde olan oyunculardan değildi. Senaryo gelmediğini görünce Affleck kolları sıvadı ve kariyerini düzeltecek bir film çekmeye karar verdi. Tabii ki çoğu yönetmenin tercih edeceği gibi Dennis Lahane’in aynı adlı eserini uyarlamaya karar verdi. Senaryo yazma konusunda tecrübesiz değildi. İlk yazdığı senaryo Good Will Hunting (Can Dostum) idi. Bu senaryoyu daha tanınmadığı zamanlarda gene tanınmayanlardan olan Matt Damon‘la yazmış ve “senaryo” dalında Oscar‘ı
kapmıştı. Sonuçta yönetmenliğini de üstlendiği Gone Baby Gone, başarılı bulundu ve Affleck’in kariyerini düzeltti. Oyunculuk anlamında hala güvenilmese de yönetmenlik ve senaristlik alanlarında aranacak kişilerden bir tanesi oldu. Hatta Amerika’da vizyona giren ve bizde 24 Aralık’ta vizyona girecek olan “The Town” filmini çekmesi ve büyük yönetmenlerden Terrence Mallick‘in yeni projesinde başrolde yer alacak olmasının nedeni de Gone Baby Gone’ın başarısında gizli.

Güncel Haberler

queennothing | 23 February 2010 09:46

  • Türkan Şoray, bir sinema filmi çekmeyi planladığını söyledi. Sultan, bu kez yönetmen koltuğunda.
  • Daha önce başı bir kaç kez polisle derde giren aktör Sean Penn (kendisinde sinirlerini kontrol edememe durumu var) bir alışveriş merkezinde tekme attığı gazeteci yüzünden mahkemeye çıkacak.
  • Coen Kardeşler’in (Ethan ve Joel) yeni projesi “True Grit” (bir western filmi), 2010’da vizyonda.

I Am Sam (2001)

queennothing | 17 January 2010 11:06

Jessie Nelson‘un yönetmenliğini yaptığı 2001 çıkışlı sinema filmi “I Am Sam“, 20 Milyon Dolar gibi bir bütçeyle tamamlandı. İki Oscarlı Amerikan aktör Sean Penn, üç defa Oscar’a aday gösterilen aktris Michelle Pfeiffer, iki Oscarlı aktris Dianne Wiest, Dakota Fanning, Loretta Devine, Richard Schiff ve Laura Dern‘in rol aldığı yapım ‘En İyi Erkek Oyuncu’ dalında Oscar adayı oldu. Eğer “Forrest Gump“dan hoşlandıysanız, bu filmi de tavsiye ederim.

The Assassination of Richard Nixon (2004)

queennothing | 12 January 2010 09:56

Amerikan sinemacı Niels Mueller‘in yönetmenliğini yaptığı 2004 çıkışlı biyografik yapım “The Assassination of Richard Nixon” (Richard Nixon’a Suikast), yalnız bir adamın, başkanlık yaptığı iki dönemden bu yana önce ABD Halkı, sonrasında tüm dünyanın adından sıkça bahsettiği olaylı Başkan Richard Nixon‘a düzenlemeyi planladığı suikast planını anlatıyor. İki Oscar Ödüllü aktör Sean Penn‘in başrolünde yer aldığı yapımda İngiliz aktris Naomi Watts, Amerikan aktör Don Cheadle, Brad William Henke, Michael Wiincott ve Jack Thompson rol almakta.

Samuel, ofis mobilyaları üreten bir yerde satış görevlisi olarak çalışan, yalnız ve mutsuz bir adamdır. Aşırı dürüst ve bir parça hayalci bir kişiliğe sahip olan 40 yaşındaki Samuel, hayatını kazandığı işinden ‘değerlerini yok ettiği’ gerekçesiyle istifa eder. Ancak, Samuel’in düzenli olarak para göndermekle yükümlü olduğu, ondan boşanmak üzere olan bir karısı vardır; Marie. Samuel’e işten çıktığı için psikolojik baskı uygulayan genç kadının yeni erkek arkadaşı ve günbegün artan yalnızlığı, Samuel’e yepyeni bir fikir verir.