bildirgec.org

redogre hakkında tüm yazılar

Redogre’den Bekar Evi Yemekleri 7: Beş Gün

| 19 May 2007 20:35

1.Gün

Önceki akşam arayıp İstanbul’u gezdirme sözün hala geçerli mi diye sorduğunda gerçekten şaşırdım. Her halde 2-3 hafta olmuştu, sarhoşken öylesine söylemiştim. Her ne kadar güzel bir kız olsa da ilgimi çekti desem yalan olur. Umarım bir haftasonu gezisinden başka bir şey beklemiyordur diyerek buluştum. Kahvaltı için deniz kıyısında bir yere gittik, birer kahvaltı tabağı ve ortaya menemen söyledik.

Menemen:

Gerekli malzemeler

Yumurta
domates
biber
yağ

Herkes menemen yapmayı becerebilir diye düşünülür ama sonuçta genelde önünüze domatesli omlet gelir. Menemen domatesli yumurtadan farklı bir şeydir.Önceden kızdırdığımız yağda biberleri hafifçe kavururuz. Biberler hafifçe renk değiştirmeye başlayınca tavanın altını kısıp, tavaya domates rendelemeye başlarız. Domatesleri önceden rendelerseniz, elinizde çok homojen bir karışım olur. Bizim istediğimiz farklı oranlarda pişmiş bir domates püresi. Hiç acele etmeden elimizdeki domatesleri rendeleyip, hafifçe fıkırdamaya başlayınca yumurtaları kırmaya başlayabiliriz. Önemli nokta şu; eğer önceden kırılıp çırpılmış yumurtaları eklerseniz elinizde menemen değil, domatesli yumurta olur. Bir çok yerde de önünüze gelen de budur zaten. Yumurtaları kırdıktan sonra, yumurtaların beyazı saydamlığını yitirmeye başlayıncaya kadar dokunmuyoruz. Yumurta akları beyazlaşmaya başlayınca yumurta sarılarını tahta bir kaşıkla patlatıp yavaşça domates ile karıştırıyoruz. Hızlı değil, menemen az pişmiş yumurta akı, çok pişmiş yumurta akı, sarısı ile karışmış yumurta akından kısımlara aynı anda sahip
olmalı. Hafifçe sulu haldeyken ocağın altını kapatıp tavayla beraber servis ediyoruz ki, biz sıvı kısmına ekmeğimizi bandıkça, menemen yavaş yavaş katılaşsın, banma hevesimiz bittiğinde çatallayabileceğimiz kıvama gelsin.

Çizgi Roman ve Faşizm

| 26 March 2007 13:55

Herşeyden önce ben bir çizgiroman meraklısıyım, yani burun kıvırıp laf atmak için yazmıyorum ama özellikle 300 filminden sonra bu konu iyice dikkatimi çekmeye başladı. Çizgiroman olarak okuduğunuzda insanı rahatsız etmeyen bazı şeyler, bu çizgi romanlar filme çekildikçe iyice göze batar oldu.

Bu yazıda Amerikan çizgiromanlarından, özellikle 1938’de Süperman’in doğuşuyla ortaya çıkan süper kahramanlardan bahsedeceğim.

1938’e kadar dedektif hikayeleri, komik hikayeler gibi konular hakkında olan çizgiroman 1938’de Action Comics’‘in ilk sayısı ve Süperman’in ortaya çıkışıyla tamamen değişti. Bundan sonra ardı arkası gelmez bir şekilde birçok süper kahraman yaratıldı, bir kısmı tutunup bugüne gelirken binlercesi kayboldu.

Redogre’den Bekar Evi Yemekleri 6: Sevgili Yemek

| 05 March 2007 14:01

Uzun bir süredir yemek yazısı göndermiyorum, çünkü yoğunluktan yemek yapacak saatte eve gidemiyorum O yüzden bugün sevgilinizle yapabileceğiniz fantazi bir yemek tarifi vereceğim.

Yemeğimiz temelde kolay hazırlanabilecek bir fırın yemeği.

Malzemeler:

Fırın torbası
Ketçap
Mayonez
Salça
Bal
Acı kırmızı biber
1 adet sevgili

Yapılışı:

Önce ketçap, mayonez, salça, çok az bal ve bolca kırmızı biberi bir kapta iyice karıştırıyoruz. Bal yemeği tatlandıracak ama şekerli bir tat vermeyecek kadar olmalı, 2 kişilik yemek için bir çorba kaşığı gayet iyi oluyor. Yaptığımız bu karışımı fırın torbasına boca edip iyice bulaştırıyoruz.

Hafif yazarlarına

neil | 13 January 2007 11:39

Uzun zamandır hafifi izliyorum, ne yalan söyliyim ordan burdan verilen linklerle insanlar bir şeyler karalamaya çalışıyorlar gördüğüm budur.O linklere hepimiz pekala ulaşabiliriz…Mesele habercilik yapmaksa tamam bir diyeceğim yok devam…Burada yazarın özgün ifadeleri ile hayata dair aktarımları varsa memnuniyetle kabulümdür…Ama bu da günlük yazar gibi aşk maceralarını aktarmak olmamalıdır( Astral)…Baktım da, bu kadın mı erkek mi, orası da belli değil yüzlerce yazı yazmış,içi boş ve polemiklerle dolu yığınla yazı…
Burada hafif editörlerinin de suçu var ,böyle yazılara prim vererek siteyi basitleştiriyorlar…Mesela Naylon vicdan diye biriyle, birileri sürekli kavga halinde,bu naylonun yazdıklarının okunabilirlik şansı var hiç olmazsa…Polemik elbette olacak tabi,böyle bir polemiğe bende katılmıştım ve hayli keyif almıştım…Koza 68 ile,Red star arasındaki, koza68’in “Hadi Aziz başkan” yazısından dolayı iki yazarın seviyeli ve eğlenceli sataşmaları…Selmaelma’nın güzel ve bir fikri öne çıkaran yazıları. Koza 68’in fırtına koparan” anal sexin ekonomisi “adlı yazısındaki tilki kurnazlığı ile yazdığ,ı ironi dolu yazı…(Bu yazıya bende karşı çıkmıştım) “Ali ve Tasula” Bir sinema filmine senaryo olabilecek kalite ve düzeydedir…Eminim ki bunlar buğün önemli gazetelerin köşelerinde yayımlanacak kalitede yazılardır…Redogre’nin doyumsuz yemek tarifleri ne kadar hoştu,yeni tarifler bekliyoruz …Gelelim bendenize: Bundan böyle benimle de sık sık karşılaşacağınıza emin olabilirsiniz…

Redogre’den Bekar Evi Yemekleri:5 Fırında Portakallı Palamut

| 13 December 2006 22:47

“Aman bu ne acayip birşey, portakal ve balık mı? Iyyh!” demeden önce uyarmalıyım, balığınızın tadı portakal gibi veya şekerli olmayacak, korkmayın.

Birçoğumuzun annesi balık buğulama yapar, genelde de kızartma, ızgara varken hep buğulamaya burun kıvırırız (en azından ben).

Ben buğulama tarifini aldım, biraz fırında balık tarifine yaklaştırıp soğan yerine portakal koydum.

Aslında bu tarif herşeyi hazırlayıp evde soğan olmadığını farkettiğimde ortaya çıktı. Soğan olmadan palamutu fırına verirseniz kupkuru olur, yağlı, fırına gidecek bir balık değil. Ne yapayım derken şöyle bir baktım, tepsiye komple limon dizmek tek çözüm gibi görünürken portakallar gözüme ilişti…

Redogre’nin bekar evi yemekleri 4 : Ayva Tatlısı

| 06 December 2006 12:46

Efenim bugün Redogre’nin bekar evi yemeklerinde seviye atlayacağız.

Ayva tatlısı bir çok kişinin çok zor dediği bir tatlıdır, çünkü usulü bilinmez ise rengi kırmızı olmaz. Rengi kırmızı olmayan bir ayva tatlısı da tadı ne kadar güzel olursa olsun beğenilmez. Ayva tatlısının rengini iyice kızartmak için herkes farklı bir yol önerir. Kimisi garibaldi adlı gıda boyasını önerir, kimi çekirdeğini koy der, kimi elma kabuğu der. E herkes diyor birşeyler o zaman ben de kendi yöntemimi anlatayım.

En önemli kısmı ayva tatlısı yapmak uzun sürer, akşam 10 da aklınıza eserse kendinizi gecenin körüne kadar ayakta bulabilirsiniz. Sonra sabredemeyip sıcakken yemeye kalkar, üfleyince serinleyen üstüne aldanıp, içindeki kızgın öz ile dilinizi damağınızı yakıp 2 gün sürünebilirsiniz. (Evet doğru tahmin, bunu yapan açgözlü benim).

Redogre’den Yemek Tarifleri: Türk ev yemeklerine teknik bir yaklaşım

| 19 October 2006 16:00

Annemiz en sevdiğiniz sulu yemeği yapar biz de oturur yeriz. Arada şu nasıl yapılıyor dediğimizde de bize hayatta akılda kalmayacak tarifler verir.

İşte ben o tarifleri basit formüller haline getiridm, istediğim her yemeği aynı formülle yapıyorum.

İlk adım Türk açılışı:
Efendim hemen hemen tüm salçalı sulu Türk yemeğinin açılışı aynıdır. Tencerede bir miktar margarin eritirsiniz. İnce ince doğradığınız soğanları pembeleşinceye kadar kavurursunuz, üzerine salça ekler onu da azıcık kavurup üzerine su eklersiniz.

Bu açılışın üzerine patlıcan koyarsanız patlıcan yemeği, kabak koyarsanız kabak yemeği olur. Yanlızz…. İşte ben deneyerek öğrendim ki her sebze aynı sürede pişmiyor o yüzden bazı şeyleri önceden koymak lazım.