bildirgec.org

patates hakkında tüm yazılar

Patatesten yapılan çatal bıçak

nehuse | 15 October 2007 17:01

patatesten çatal bıçak
patatesten çatal bıçak

Bu çatal bıçaklar %80 patates nişastasından ve %20 soya yağından imal edilmekte.Isı iletimi olmayan bu çatal bıçaklar plastiklere göre çok sağlam ve yıkanabilip tekrar kullanabiliyorlar bio ömürleri ise 180 gün.
İşin en ilginç yanı patatesi patatesten çatalla yemek sanırım.Daha fazla bilgi isteyenler .SpudWare

Patates Soyma Eldiveni

selcukhoca | 15 May 2007 21:10

patates soyma eldiveni
patates soyma eldiveni

Çoğumuz patatesi severiz. Hele kızartmasına hayır diyenimiz azdır. Patates ne kadar güzelse, kabuklarını soymakta o kadar büyük bir işkencedir. Böyle düşünüyorsanız, bu eldivenler tam size göre. Bir çift eldivenle, 8 saniyede, bir patates soyabilirsiniz. Eldivenle patates nasıl soyulur diyorsanız buraya tıklayın.

patates ve ketçapla resim

nehar | 14 March 2007 22:26

Sadece patates ve ketçap kullanılarak yapılan bu resimünlü bir hamburger firması için yapılmış.Fondaki şarkı hoş “I love french fries”…Enteresan bir reklam ama iştah açtığı pek söylenemez ne dersiniz.?

en sevdiğiniz hazır yiyecek?

Ege | 02 December 2006 06:14

yıllarca araştırıp da cevap bulamadığım soru olsa olsa bu olur; evet. bilgisayar başında harcadığınız zaman arttıkça, tüketimi de doğru orantılı olarak değişen bu tür yiyeceklerden en çok hangilerini seviyorsunuz?

Bir de anket sorusunu ilk anketörün cevaplaması geleneği vardı; az kalsın unutuyordum:
bol malzemeli olduğu sürece, herhangi bir pizza. mesela, marketten aldığım pizzaların üzerinde de yaratıcılığımı konuşturmadan yemem (karnın açken bildiri yazmaya kalkışınca ne olur sorusuna da cevabımdır; etiketlere bakın).

yirmi adımda zaman

| 21 May 2006 17:33

merhaba günnükcan,

sen bu yazıyı okurken ben kahvaltımı yapmış, çayımı yudumluyor olacağım. evet evet, bu saatte kahvaltı!

kısa özete geçiyorum:
1. 24 saatin 20’sini evde geçirip o kadar yemek yedikten sonra evde kod yazmaktan, patates yumrusu gibi bir şey olup çıktım efendim. önümde benden habersiz yapıştırılmış gibi duran göbeğim beni rahatsız etmelerde… kendisiyle pek yakında ilgilenmek gereği doğdu. hele şu çalışmalarım bir sonuç versin bakayım…

2. beşiktaş’ta güzel bir lokanta olan ali baba restaruant’a gitmiş idik. ekmeğin üzerinde kalan unlardan dolayı, tutmuş olduğum tuzluğun elimden fırlayıp yere düşmesini engelleyememiş bulundum. oranın garsonlarına garip bir eğitim veriyorlar sanırsam. niye dersen, ne yaparsan yap; ilginç bir şekilde gülümseyip rahat etmeni sağlamaya çalışıyorlar. bunu anlatmamın nedeni şu ki; garsonlar “hiç önemli değil aaabi” dedikten 3 saniye sonra yan masadan aldığı tuzluğu masama koymak istedi. ve o da düşürdü tuzluğu! içimden dedim ki, “valla hakkaten önemli değilmiş sanırım”!

patates soyma işkencesine son

plush | 15 May 2006 14:16

askerliğin en zorlu yönlerinden biri olarak anlatılan ve çizilen patates soyma işkencesine japonlar kendilerine göre bir yöntem geliştirmişler. maddenin sıcaklığa bağlı değişimlerinden yola çıkılarak bulunan ilginç bir deney.