bildirgec.org

mustafa kemal hakkında tüm yazılar

EYVallAH

EUQON | 30 April 2007 14:06



Sene 1985. Uzaklarda hep özlediğim biricik vatanıma döneli 4 sene olmuş. Hasretle taşını, toprağını kokluyorum her fırsatta. Ara ara üç ay, beş ay, bazen bir sene kadar uzaklaşmak zorunda kalıyorum, yokluğu daha da katlanılmaz oluyor. Tek kanallı televizyonunu, kapanışında çalan marşını, dalgalanan bayrağını, yere tüküren adamını özlüyorum, arıyorum. Çocuğum daha. Gökyüzünün mavisini, doğanın yeşilini sevmeyi öğütleyen şarkının aynı kıtasını tekrarlıyorum hep henüz oturmamış kalbim kabardığında;

“Hep kırmızıdır elbiselerim. Ben bu rengi pek çok severim. Bayrağımı cicim, çok sevdiğim için hep kırmızıdır elbiselerim”

Redd-i Miras

serdarsabri | 09 April 2007 17:04

Lisedeyken bizim okulun yaşı Cumhuriyet’ten daha büyüktü, bi türlü kafam almazdı durumu. Biraz daha büyüyünce baktım Cumhuriyet’ten daha yaşlı kanunlarımız (Memurin Muhakemat Kanunu, 1889) var (-ıdı, şimdi yok). Türkiye Cumhuriyeti kan ve gözyaşından başka redd-i miras temelinde kurulmuştur, peki reddedilen bu miras Osmanlı Hanedanı’nın mirası mı? Okul kitaplarında övündüğümüz Fatih’ler, Yavuz’lar, Kanuni’ler Osmanlı soyu olduğuna göre, hayır.

Kadim Zamanlar

serdarsabri | 24 February 2007 14:20


Kadim : (Arapça, sıfat) Çok eski, başlangıcı olmayan ya da başlangıcı geçmişin derinliklerinde kaybolmuş olan.

Bir medeniyetin kendi kendini yok edebilecek düzeye gelmesi için 10.000 yıl verirsek –bu artık ozonu delerek mi olur, zincirleme çekirdek reaksiyonunun önüne geçemeyerek mi olur, gökyüzünü CO2 kaplayıp küreyi fırınlayıp tufanlar yaratarak mı olur, laboratuarda üretilip kontrol edilemeyen bir virüsün yarattığı pandemi ile mi olur, üremek zor geldiği için soyun kuruması ile mi olur, her ne ise– hayalgücü geniş bazı insanlar 200.000 yıl önce homo sapiens’in görünmesinden bu yana en az üç beş medeniyetin kurulup yıkılması için yeterli zaman bulunduğunu düşünmüşlerdir. Bu medeniyetlere ait arkeolojik buluntuya rastlanmamasını ise bu uygarlıkların artık var olmayan batmış –belki de birbirlerini batırmış– kıtalarda yaşamalarına bağlarlar. Bu medeniyetlerin izlerini yazılı kayıtlarda bulmak çok zor olduğu için belki de efsanelerde aramak gerekir.

İngilizler neden kaybetmezler?

serdarsabri | 21 February 2007 16:00

J.G.Bennett
John G.Bennett

Nokta Dergisi ve BirGün gazetesi resmi tarih bozar yazarı Ümit Bayazoğlu geçenlerde John Godolphin Bennett‘ı gündeme taşıdı. J.G. Bennett (1897-1974), İngiliz matematikçi, istihbaratçı, spiritualist ve bir derviş. Dervişliği istihbaratçı kimliğinin bir parçası olabilir diyor Bayazoğlu, nitekim İngiliz’lerin İstanbul’daki bazı tekke ve dergahlardan istihbarat satın aldığı biliniyor, ilerde bundan daha detaylı bahsedeceğim. Ermeniler’den aldığı yardım karşılığında İttihatçılarla işbirliği yapan Ermeniler’in kendi içlerinde temizliğine de göz yummuş kendisi.

Cumhuriyet Heykelleri

serdarsabri | 09 February 2007 10:00

Cumhuriyet dönemi heykellerinin bazılarının ilginç hikayeleri vardır. En son, Cumhuriyet Gazetesi Hafta Sonu ekinde haftada bir, resmi tarih bozar yazılar yazan Erdoğan Aydın bunlardan birini gündeme taşıdı.

Taksim Cumhuriyet Abidesi
Taksim Cumhuriyet Abidesi

İstanbul’lular Taksim’i ve meydanı bilirler ve Cumhuriyet Abidesini de elbette. Abidenin İstiklal Caddesine bakan yüzünde ön sırada Kurtuluş Savaşı kahramanları Mustafa Kemal, İsmet Paşa ve Fevzi Paşa bulunur, arka sıraya ise pek az kimsenin gözü takılmıştır. Mustafa Kemal’in direktifleri ile ikinci sıraya Kızılordu’nun kurucularından Ukrayna’lı general Frunze ve Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti Türkiye büyükelçisi S.İ.Aralov’un figürü konulmuştur (Bazı kaynaklarda S.İ.Aralov yerine Kızılordu’nun önde gelen generallerinden K.E.Voroşilov’un bulunduğu beliritilmektedir. K.E.Voroşilov’un Cumhuriyet’in 10. yıl kutlamalarına katıldığı bilinmektedir).