bildirgec.org

manevi hakkında tüm yazılar

Sinir Krizleri ve Kendimizi Cezalandırmamız Üzerine Mazoşistçe Bir Yazı…

firatocal | 09 August 2010 16:33

Sinir halleri , kızgınlıklar , insanın kendini cezalandırma yolları gibi… Yaptığımız hataların intikamını alırcasına farklı karakterlere bürünüyor ve yabancılaşarak kendimizi cezalandırıyoruz… Normal hayatımızda sahip olduğumuz benliğimizin gerektirdiği davranışlardan uzaklaşıp tam tersi davranışlar sergiler hale geliyoruz…

Biraz mazoşitstçe bir tutum… Sanki hatalarımızın kefaretini ödemek için acı çekmek ve bundan da manevi bir haz almak çok insansı ve bizden bir davranış biçimi…

Kendime biraz yakından biraz da dışarıdan bakma fırsatı bulduğum anlarda , yaptığım aptallıkların üstüne türlü bahanelerle sinir krizlerine girdiğimi görüyorum…

Başım ağır geliyor..

pillibebekkuyuda | 21 August 2009 13:31

http://makale.matraknet.com/images/res/haberler/basagrisi.jpg
http://makale.matraknet.com/images/res/haberler/basagrisi.jpg


Üniversite de aşık olduğu, her konuda iyi anlaştığı hatta bir çok kez kendilerini çimenlere atıp, gökyüzündeki bulutları seyrettiği Akın ı Amerika ya yolcu ettikten sonra, eve gitmeme konusunda kararlıydı..Onlar ayrılmışlardı. Ayrılığın kuru soğuk hüznü.. (Manevi dünyasındaki ilk kaybedişi)

haftanın sözü-9- *Özel

| 08 April 2009 12:47

Dali / photobucket.com
Dali / photobucket.com

“Haksızlıkların yanında hakkı aramak; çölde su aramaya benzer. ‘Bulabilene ne mutlu.’
Dünya da var olan iki boyutlu gerçek, insanları da ve inançları da bir ipin uclarında çekiştirmektedir.”
Kemal B.velioğlu…

İnsanoğlu’nun istekleri de idealleri de bitmez. Sonsuz ve sürekli isteklerin, tam olarak karşılanması olanaksız. İsteklere kavuşmak için girişilen çeşitli yollarda, farklı kulvarlarda yürürüz. Ruhumuz, karakterimiz, inançlarımız, insaf ve merhametimiz ayrı ölçüler bulmaya çalışır. Acımasız davranışlar bu yüzden de doğmuştur, diyebiliriz.
Evet, bilim buna ‘eşitsizlik’ demiş, maddi bakımdan çare ve imkanlar aranmış olsa bile, inançlarımız manevi yönde ele almıştır. Madden ve mannen, bu iki olguya göre hak ölçüsünü aradığımız da: Birincisi, insan çoğalmalarına istinaden çok fazla idealizm; diğeri de çok fazla fatalizm, yani hadiselerin önceden belirlenmesi, kaçınılmaz kader ve insan iradesinin dışında tek ve tabiat üstü bir sebep, ‘alın yazısı’…

SORULARLA MUTLULUĞU ARAMAK

teacher07 | 09 April 2008 23:18

Mutluluğun ne olduğunu anlamaya çalışırsak
hep sorular karşımıza çıkacaktır… Verilen yanıtların
önemini beklemeden,irdelemeden sorular, sorular, sorular…Mutluluk kişiye göre değişir mi, göreceli midir?Maddi kazanımlar mı mutlu eder insanları?İnsanlar manevi mutluluk mu ararlar?Hem maddi hem manevi mutluluk aramak mı
doğru olan?Kişilik değerleriyle ne derece ilişkilidir?Yalnız ve toplumdan yalıtılmış kişiler, mutlu
olabilirler mi?Acı, üzüntü tatmamış kişiler de mutlu olabilirler mi?Sevgi duyduğumuz başkalarının başarılarından
mutluluk duyulur mu?İnsan mutluluktan neden ağlar?(Yarin yanağından başka , paylaşmak her şeyi
N Hikmet) Paylaşmak mutluluk verir mi?Her yaşa göre mutluluk değişir mi?(Yetmişinde bile zeytin dikeceksin/ Hemde öyle çocuklara falan kalır diye değil N. Hikmet)Başka insanları mutlu etmek, mutlu görmek sizi mutlu eder mi?Mutsuz olanlar kendi mutluluğu peşinde koşanlar mıdır acaba?Mutluluk; bütün özlemlere eksiksiz ve sürekli olarak ulaşmaktan doğan kıvanç durumu olarak açıklanmaktadır. Ruh bilimcilerinin açıklamalarına göre; mutluluk bir sonuçtur. Maddi değerlerle elde edilemez. Maddi değerler geçicidir. Geçici olmayan manevi değerler gerçek mutluluktur. Gerçek mutluluk, başkaları için verilen emekten ruhta kalan izlerdir.Bilmem sorulardan sonra sizde bir mutluluk kavramı oluştu mu?Gerçekten…! Siz mutlu musunuz?

Mobbing; İşyerinde Psikolojik Taciz

ColorDesign | 10 December 2007 21:59

İşyerinde Psikolojik Taciz
İşyerinde Psikolojik Taciz

Nedir bu mobbing kavramı? Diğer bir deyişle, takım elbiseli psikopatların hastalığı. Şurada tanımlandığı üzre, mobbing, “psikolojik şiddet, baskı, kuşatma, taciz, rahatsız etme veya sıkıntı vermek anlamına gelen, Latince kökenli sözcük”. Hiyerarşik gruplarda ve kontrolün zayıf olduğu örgütlerde, gücü elinde tutan kişi ya da topluluğun altında bulunanlara uzun süreli, düzenli psikolojik baskı uygulaması. Son zamanlarda sosyoloji ve hukuk gibi ilgili alanlarda üzerinde çalışılan bir konu olarak dikkat çekiyor.