bildirgec.org

kaş hakkında tüm yazılar

Gizli Kentler-Kaş-Megisti

turgut bilgin | 23 January 2008 22:09

Gizli kentler – Kaş ve Megist

Işık şehri Kaş, tarihi Likya bölgesinin tam ortasındadır. Kaş, akdeniz, turkuaz koyları ve adalarla kucak kucağa bir doğaya sahiptir. Turkuaz kelimesinin orijini ve torosların denizden karaya çıktığı yerdir. Kaşın karşısındaki Megisti adası(Meis, Kastellorizo)Yunanistanın Türkiyeye en yakın mesafede olan adasıdır ( 5km). Meis, yunancada gözbebeği anlamına gelir. Kaş adı da bununla ilgilidir. Gözbebeğini çevreleyen Kaş anlamındadır. Zaten konumu da Kaş gibidir. Her iki taraftan da akşamları karşıdaki evlerin ışıkları görünür, sabahları horoz sesleri duyulur. İkinci dünya savaşı öncesinde Megisti, akdeniz ticaretinin en önemli gemi ticaret merkezi olmuş ve 12 bin nüfus yaşamıştır. Nicolas Cage’in oynadığı Yüzbaşı Corelli’nin Mandolini adlı filmin aslında Kastellorizo adasında geçtiği, filmdeki İtalyan subayı ile Yunanlı kız arasındaki aşkın bu adada yaşandığı bilinmektedir. İkinci dünya savaşında Kastellorizo adasındaki yunanlılarla, italyan ve alman müttefikler arasında geçen savaşın canlı tanıkları olan kaşlılar savaştan hemen sonra bir alman ve bir italyan subayının birlikte bir,iki ay kadar topal Veli’nin evinde saklandıklarını ve bu aşktan topal Veli’ye söz ettiklerini anlatırlar. Bu savaşta Megisti adası yakınlarında batan üç pervaneli italyan savaş uçağı batığı bugün dalış sporu ile uğraşanların çok sık dalış yaptıkları batıklardandır

Gizli Kentler-Xanthos

turgut bilgin | 23 January 2008 22:02

Gizli Kentler – Xanthos

Xanthos Antik bir Likya kentidir., Kaş Kınık beldesinde ve Eşençayı kenarındadır. Eşen çayı burada Antalya – Muğla il sınırlarını çizer ve Patara ve Letonda denize dökülür. Bugünkü Kınıklılar gözüpek anlamında kullanılan beşkazalı lakabı ile namlıdırlar. Likya tarihinde de Xanthos halkı onuruna düşkün ve özgürlük savaşçısı bir halk olarak bilinir. Heredot, Xanthos için,

Pers ordusu başlarında komutanları olduğu halde Xanthos ovasına indiği zaman Xanthoslular bitmez tükenmez kuvvetlere karşı az sayı ile döğüştüler. Yiğitlikle nam saldılar ama yenildiler. Kadınları, çocukları, hazineyi ve köleleri kaleye doldurdular. Ateşe verdiler. Öyle ki yangın kaleyi yerle bir etti. Bundan sonra birbirlerine yeminle bağlanarak düşmana saldırdılar. Ve hepsi de savaşarak öldüler.” diye yazmıştır.

Yüzme

kopanisti | 17 December 2007 14:14

Bu yazımızda size yüzme sporunu tanıtıp, yüzmenin güzelliklerinden bahsedeceğiz.

Yüzmesporuna, sporların sporudur diyebiliriz. Atletizm nasıl sporların sporu ise, yüzme sporu de en az onun kadar sporların sporudur.
Yüzme sporu havuz denilen su dolu üstü açık dikdörtgenler prizması şeklindeki yapısalın içinde ifa edilir. Ancak bu yapısalın altının her tarafı eşit yükseklikte değildir.

Hem hem eğlenceli, hem serinletici hem de dinlendirici bir aktivite olması bakımından yüzme insan vücuduna fevkalâde faydalıdır.

Bol bol yüzün, eğlenin, spor yapın, vücudunuza iyi bakın.
Hiç yüzenle yüzemeyen, spor yapanla yapmayan bir olur mu?

YÜRÜ DE ENSE TRAŞINI GÖRELİM!!!

| 31 August 2007 20:02

Başlığa bakmayın.
Şimdiki bazı erkeklerin ense traşından geçtim, kendisini görmek mümkün değil.Hadi saçını temiz bakabiliyorsa, uzatsın.Ama ensede biten kıl mı tüy mü ne olduğu belirsiz şeyler gerçekten, çok iğrenç duruyor.Hele tırnaklar, çorba kaşıklayacak kadar uzunsa, yüzündeki kılıyla, burnundaki tüyüyle uğraşıp, kaşlarını aldırıyorsa, bunun yanında kol altındaki kılları kurdela bağlayacak kadar uzatıp,
bunu da çağdaş olmaya yorumluyorsa, ayaklarının kokusundan, burun direğiniz şiddetli depremlerle sarsılıyorsa, ağzındaki dişler ve kokusu size bugünkü menüyü söylüyorsa, tüm bunlar o erkeği yeterince itici kılalacaktır zaten.En azından hala bu kriterlerden bir çoğu, ilk etapta, biz kadınların en çok dikkat ettiği, fiziksel özellikler.
Ama bu erkeği tam anlamıyla erkek yapan özelliklerin, sadece vitrin kısmı.Emin olun; ne yakışıklılık, ne karizma,
yukarıda saydığım özelliklerden en az birine sahip bir erkeği kurtaramıyor.Peki bir kadın, nasıl bir erkek ister?Günümüz erkeğine bakınca, kadınların fazla bir tercih şansının kalmadığını düşünüyorum.Öncelikle sarsılmaz bir kişilik istiyor kadınlar.Kendi kendisiyle barışık olabilecek kadar, kendine, hareketlerine, oturuş kalkışına, giyimine, konuşmasına dikkat eden, kendine güvenli, saygı uyandıran bir erkek.İşini, parasını, kariyerini, tüm herşeyini
kaybetmiş bile olsa, batan gemiyi terketmeyen bir kaptandır erkek. Bütün metanetiyle kendisini ve ailesini ayakta tutabilen, şirket patronuyken sahip olduğu gururu hiç eksiltmeksizin, simit satabilecek, inşaatta çalışıp, hamallık yapabilecek adamdır erkek. Bekarsa, ana babasını, kardeşlerini, evliyse, bunlarla beraber, eşini ve çocuklarını başında tac olarak, hiç sarsmadan taşıyabilen ve oradan asla indirmeyen bir hakandır erkek.İşsiz kaldı diye cebindeki tüm meteliği, şişede balık olmayı değil, bir lokmayı evladına bulabilendir erkek.Kendisini doğuran ananın aşkına, ana, avrat, bacı değerlerini ağzından kusmayan, asla kusturmayacak olan adamdır erkek. Kadını; sırf arkadaşlarıyla oynadığı tavla uğruna, zar niyetine atmayan adamdır erkek. Erkekliği playboylarda, kadının etinde, şişe diplerinde, acize atılan naralarda aramak değildir erkeklik. Siz buldunuz da biz mi kaybettik?

Kas Geliştiren Fare

yenibirnickistiyorum | 11 August 2007 11:48

Fareyi kullanım alanı dışında ne kadar geliştirebiliriz? Ona ilave özellikler yüklemeye heveslenenler için uç noktada bir aşama kaydedilmiş. EMS (Electronic muscle stimulation) olarak anaılan ve elektrik tahrikleri ile (impulse?) kasları çalıştırmaya yarayan teknik, EMS Muscle Mouse adlı ürüne adapte edilmiş. Kas çalıştrıcı pedler, farenin usb kablosu üzerindeki bir çıkıştan enerji alıyor. TV’de çok sık gördüğümüz EMS bazlı kas geliştirici ürünlerle aynı şekilde işleyen fare, üzerinde ki tuşlar ile 3 farklı modda egzersiz yaptırabiliyor. Açma-kapama fonksiyonu da fare üzerinde ki bir düğme ile gerçekleştirilmekte. Bunun yanında farenin yan kısmında bulunan iki tuş sayesinde 20 farklı egzersiz seviyesi arasında geçiş yapılabiliyor. Standart fare özellikleri olarak ise -düşük sayılabilecek- 800dpi çözünürlüğe ve 3 tuşa sahip. Fiyatı 50$

Aradığınız kişiye ulaşılamıyor.

sbaskentli | 07 August 2007 13:48

Bu sabah uyandığında telefona sarıldı eli ve ilk onun uykulu sesini duyup huzura varabilmek için hemen arama tuşuna basıverdi.

Numara çevirmeye ihtiyacı yoktu. Çünkü o daima en son aranan ve hatta hep aranandır , arayandır.

Tuşa basıtığı anda inanılmaz bir acıyı parmaklarının ucundan yüreğinize kadar hissetti öyle bir acıdır ki o an ölmeyi istedi.

Daha ilk çağrının ulaşmış olmadığını umud ederek hemen telefonu kapattı ve hatta parçalanması için duvara fırlattı.

Donup kalmıştı. Bu hiç beklemediği bir şoktu. Tamam kötü anlar yaşayacağını o da biliyordu.Hiç bir şey kolay olmayacaktı. Ve belki eskisi gib asla olmayacaktı. Ama bu kadarını beklemiyordu. Yatağın ayak ucunda darmadağın odanın duvarlarına bakakalmıştı. Farkına olmadan kafası öne doğru düştü ve ellerinin arasında takılı kaldı.

Hasarlı Kaslar ve Rehabilitasyon

yenibirnickistiyorum | 07 July 2007 10:56

Panasonic firmasının geliştirdiği REALIVE™ projesi , tamamlandığında faydalı olabilecek bir teknoloji. Varoluş amacı, hasar görmüş eklem ve kasların veya his kaybına uğramış uzuvların, kendi vücudumuz yardımı ile rehabilitasyonu. Kol veya bacaklarda uygulanabilecek sistem giyilebilir yapay kaslardan oluşuyor ve basınçlı hava ile çalışıyor. Lansmanında kol uygulaması ile tanıtılan ürün, sol koldaki hareket kabiliyetinin yitirilmesini sağ kola yerleştirilen sensörlerin yardımıyla aşıyor. Sağlam koldaki hareketleri birebir taklit eden yapay kaslar, kullanılamayan sol kolu işler hale getiriyor. Henüz prototip aşamasındaki ürünün, 2009 yılında ticarileştirilmesi planlanıyor.

ışıklı cımbız

pamukdoktor | 20 June 2007 07:54

bayanlar ve bakımlı erkekler ki ben onlara bayılıyorum için ışıklı cımbız.bu alet sayesinde en ufak kılları bile daha iyi alabiliyorsunuz..