bildirgec.org

henry hakkında tüm yazılar

Henry’nin kadınları–üç

nazokiraze | 11 March 2010 14:48

anne boleyn
anne boleyn

Sekizinci Henry ‘nin ikinci ve birinci eşi aynı yıl bir kaç ay arayla ölürler, Anne Boleyn’in boynu uçurulurken gelinliğini seçen Jane Seymour ,Boleyn’in aksine daha sessiz, ılımlı ve sevilen biridir, her ne kadar kralın yeni çıkardığı dini genelgeleri kabul etmiş olsa da içten içe katolikliği benimsediği de gerçektir.(The Tudors dizisinde piskopos ona kralın ilk eşi Catherine’nin tespihini gizlice hediye eder) Boleyn’nin idamından on gün sonra evlenen ve taç giyme töreninden sonra yeni kraliçe krala kızı Mary’i tekrar saraya kabul etmesini rica eder, kızı ile barışmasının tek dileği olduğunu belirtir. Bunun sebebi hem yeni kraliçenin hala katolik dinini sevmesi ve ,ilk kraliçeye yapılan haksızlığa tahammül edemeyip Anne Boleyn’den nefret etmesidir. (Seks ve ölüm birbirleriyle ilintilidir. Özellikle VIII. Henry’nin sarayında”)

Kralın kendisine aşık olduğu zaman Anne Boleyn tarafından hakarete uğrayan ve saraydan uzaklaştırılmaya çalışılan Jane Seymour artık İngiltere Kraliçesidir, tarihin tekerrürden ibaret olduğu bir kez daha ortaya çıkmış, Anne Boleyn geldiği gibi giderek yerine bir başka nedime kraliçe olarak geçmiştir, Jane Seymour’un hamilelik haberi ise krala yeni bir umut ışığı olur.

Henry’nin kadınları–iki

nazokiraze | 11 March 2010 13:23

Yirmidört yılını birlikte geçirdiği, abisinin eşi olması yüzünden evliliklerinin geçersiz olduğunu dünyaya duyuran ve Papalığa karşı kafa tutan VIII.Henry sonunda karnında bebeğini taşıyan Anne Boleyn‘le evlenip onu sarayının kraliçesi yapar,kızı Mary ‘i ise gayrimeşru ilan eder. Anne Boleyn ve ailesi hızla yükselen yaşamlarının tadını çıkarırken Catherine hala kendisinin kraliçe olduğunu düşünerek güçlükle ayakta durmaktadır.

İlk doğumda bir kız dünyaya getiren Kraliçe Anne kralın hayal kırıklığını görür ama umudunu yitirmez, yaşları genç olduğu için daha çok çocuk yapma fırsatları vardır. Ama huylu huyundan vazgeçmez misali kral çeşitli kadınlarla gününü gün etmeye, yatağını hareketlendirmeye devam etmektedir ve bunun farkına varan kraliçe eski kraliçe gibi sukunet yerine hiddet gösterir ve bu durum kralı sinirlendirse de davranışlarından vazgeçmez. Sürekli babasından ve abisinden akıl alan kraliçe kendi yaptığı gibi başkasının da elinden kralı almasından korkarak kralın koynuna kendi seçtiği hırsı ve aklı olmayan zararsız kadınları göndermeye başlar, ikinci bebeklerine hamile olduğunun müjdesi ise kısa sürede gelir.

Henry’nin kadınları–bir

nazokiraze | 11 March 2010 10:38

Elhamra Sarayı’nı zaptederek İspanya’daki yüzlerce yıllık Müslüman egemenliğine son veren Ferdinand ve zulümleriyle tarihe geçen Kastilyalı İsabel‘in kızları olan Aragonlu Katherine küçük yaştan beri İngiltere Kralı Yedinci Henry’nin oğlu tahtın varisi Arthur Tudor ile nişanlı olmasına rağmen bir türlü İngiltere’ye yollanmaz, uzun süren bekleyişten sonra ülkeye gelin gelen Katherine Arthur Tudor ile evlenmiş olsa da 140 gün sonra dul kalır, terleme hastalığından dolayı ölen Arthur Tudor’un ardından kendini Arthur’un ölümüyle taht varisi olan Sekizinci Henry ile nişanlı bulan dul prenses uzun yıllar nişanlı olarak bekledikten sonra kendisinden altı yaş küçük Henry ile evlenir.

Papa’dan alınan özel bir izinle nişanlanan prenses bu evliliğin olması için ilk eşi Arthur ‘la hiçbir şekilde cinsi münasebetinin bulunmadığına yemin eder, ancak kaynaklar aslında bu evliliğin normal şartlarda gerçekleştiğini ve prensesin sırf ölen kocasının kardeşi ile evlenebilmek için bu yalana başvurduğunu doğrular, Kral Henry’nin babasının son nefesinde oğlunun Katherine ile evlenmesini istediği, belki Henry’nin bu kızı sevdiği de yer alır.. Evliliklerinde aralarında erkek te olmak üzere bir kaç çocuk sahibi olan ancak bunlardan sadece bir tanesi (Mary Tudor) yaşayabilen İngiltere Kraliçesi Aragonlu Catherine ve Sekizinci Henry’nin evlenmesi VIII. Henry’nin tahta çıkışıyla aynıdır.

Yirmi küsür sene içinde pek çok metres edinen , bu metreslerinden birinden gayrimeşru bir de oğul sahibi olan ancak onu da hastalıktan kaybeden Kral eşi Aragonlu Catherine‘nin yaşının ilerlemesi ile kendisine taht varisi verebilecek biri arayışına girer. Yıllarca Henry’nin pek çok sevgilisine ses çıkarmayan kraliçe yine kralın metreslerinden biri olan Mary Boleyn’nin ablası olan nedimesi Anne Boleyn ile diğer kadınlardan daha farklı romantik bir ilişki içinde oldugunu düşünmez. Oysa VIII. Henry Anne Boleyn’e aşıktır ve onunla evlenirse tahtına varis olacak erkek bebeklerin olacagına emindir.

tarihe adını kazıyanlar

nazokiraze | 10 March 2009 17:15

Tarih her zaman söylediğim gibi yazmakla, okumakla,şaşırmakla, araştırmakla, sevmekle yada nefret etmekle bitmez, ögrendikçe insanı daha da içine çeken bir kara delik gibidir, öğrendikçe araştırır, hayretler içinde kalarak daha da dibe yuvarlanırsınız. Kazanılan savaşlar, kurulan büyük imparatorluklar, yapılan antlaşmalar bazı devletleri tarih sayfalarına altın harflerle yazmıştır. Hatta devletlerin ötesinde bazı liderler nesiller boyu unutulmayacak başarılara yada başarısızlıklara imzalar atmışlardır. Ancak bazı tarihi kişilikler var ki savaş kazanmanın, kaybetmenin, devlet kurmanın veya aşk yaşamanın dışında daha ilginç şeylerle tarihe malolmuşlardır. Yaptıkları ufacık şeyle bile, yüzyıllardır karşımıza çıkan bu kahramanlara göz atmak istedim.

Süpermarketler -3

kapuska | 29 July 2008 09:18

Kazara ilk buraya gelenler için: 1. bölüm, 2. bölüm

Henüz 14 yaşındayken okulunu bırakan (N. S. gibi..) ve bir bakkal mağazasında tezgahtarlık yapmaya başlayan Clarence Saunders’ın belki de en büyük özelliği egitimini tamamlayamamış olsa bile içinde olan üstün gözlem yeteneği ve problemlere getirdiği yenilikçi çözümlerdi. Dükkandaki görevi, o zamanlar birebir olan alıcı-satıcı diyaloğunda müşterilerin siparişlerini alıp bunları hazırlamak ve istek olduğunda, eh bir de patronu izin verirse, bahşiş aşkına paketleri evlere teslim etmekti.

o günlerden bir bakkal dükkanı
o günlerden bir bakkal dükkanı

Ne var ki, 18 yaşını doldurduğu gün, artık kalfalığını yaptığı işten sıkılmış, hem biraz gezmek hem de şansını başka yerlerde denemek için ülke çapında satış yapan bir toptancının yanında işe başlamıştı. 4 yıl kadar ülkeyi dolaşıp bu işten de sıkılınca, 1905’te yine başka bir toptancının ama bu sefer şehiriçinde, satış memurluğunu yapmaya başladı.

Erman vs Henry vs Claudia

boldon | 06 May 2006 09:48

Erman BEY!!!
Erman BEY!!!

Pepsi’nin yeni reklamı’nda Erman Bey mükemmel bir rolde…

Reklam filmindedikkatimi çeken bir diğer şey de tam Erman Bey pepsiyi alırken yukardan sarkarak el sallayan Şansal Bey oldu…