bildirgec.org

doğa hakkında tüm yazılar

DOĞA

hipangel | 09 December 2006 00:18

Ufacık bir bebeğin gülümsemesi gibi,
İlkbaharın gelişini müjdeleyen tomurcuklu dallar gibi,
Güneşin doğarken ve batarken gökyüzüne saçtığı muhteşem renkler gibi,
Aynı zamanda da sönmüş; ama yeni yeni canlanan bir yanardağ gibi görkemli ve korkutucu,
Sakinken birden dalgalanmaya başlayan deniz gibi sarsıcı,
Gökten aniden bir yıldızın kayması gibi heyecan veren ve düşündürücü,
Ama bir yavru kedi kadar masum,
Bir anne kadar şefkatli,
Küçük bir çocuk kadar mutlu ve hesapsız,
Bir kelebek gibi hayat dolu ve yunus gibi eğlenceli,
Kartal kadar özgür ve papağan kadar geveze,
Kuğu kadar saf ve meteor yağmurlarından daha parlak,
Midyenin içinde sakladığı inciden daha değerli ve nadir,
Yavru bir köpek kadar yaramaz ve oyuncu,
Bir at gibi asil ve kaplumbağa gibi ürkek,
Dağlardan daha yüksek ve aynı zamanda denizlerden daha derin,
En az çöller kadar sıcak ve kutuplardaki buzlardan daha sağlam..
Doğa gibisin..
Doğasın!

KELEBEK

hipangel | 06 December 2006 20:27

Ben bir tırtılım.
İpek böceği olacağım sonunda.
En sonunda da kelebek.

Tırtılım..
Sığmıyorum kabuğuma..
Sevgi taşıyor her zerremden..
Parçalıyorum kozamı..

İpek böceğiyim artık..
Sevgiyle doluyum, yumuşacık..
Dut ağacında dolaşırken,
Şükranlarımı sunuyorum yapraklarına..
Sevgiyle doluyor hücrelerim..
Yırtıyorum her yeri..

Kelebeğim şimdi..
En güzel renklerimle uçuyorum..
Her an’ın kıymetini bilip
Her saniyemi dolu dolu yaşıyorum.
Çiceklerle oynaşıp, onları içime alıyorum.
Aşık oluyorum yeniden ve yeniden
Tanrı’nın tüm yarattıkları aracılığıyla O’na.
Coşkuyla karşılıyorum yaşamı ve ölümü
Ve gün sona ererken
Şükranlarımı sunuyorum yaratana
Benimle yaşadığı her saniye için..
Ve umarım ben de onu mutlu edebilmişimdir
Kıymetini bilip neşeyle karşıladığım her an için.

HaberciTV Webde Yayına başlıyor

mnc | 05 December 2006 08:06

Haberci
Haberci

Coşkun Aral’ın hazırlayıp sunduğu, star, atv, ntv gibi kanallarda gösterilmiş olan haberci programı, televizyon kurup web sitesi üstünden yayınlamaya hazırlanıyor. Burada televizyonun ilk görüntülerine beta halindeyken ulaşabilirsiniz. Sitedeki yazılanlara göre 1 senedir hazırlık yapıyorlarmış ve Resmen yayınlarına 1 Ocak günü başlıyorlar.

Hindistan
Hindistan

Kanalın ek getirisi ise belgesel çeken gençlerin kendi belgesellerini yayınlayacakları bir mecra olacakmış HaberciTV

Savaş
Savaş

Düzeltme: Haberci artık Televidyon ekranlarında.

bu kayalar volta atıyor

oky | 06 November 2006 09:34

meleba kaya, hoşgeldin, geç otur şöyle..
meleba kaya, hoşgeldin, geç otur şöyle..

California eyaletinin Death Valley düzlüklerinden Racetrack Playa adlı eski bir göl yatağında gerçekleşen ilginç bir doğa olay yaklaşık yarım asırdır jeologların aklını kurcalıyor. Kuru ve çatlak bir zemine sahip bu düzlük üzerindeki kayalar belli belirsiz zamanlarda yürüyüp arkalarında iz bırakmayı da ihmal etmiyorlar. Hakkında ortaya atılan teorileri kronolojik olarak listelemek gerekirse;

1. Amerikalı jeolog George M. Stanley’e göre soğuk havalarda kaya çevresinde biriken buz, rüzgarın da etkisiyle kayaları kaydırıyor. Ancak bu teori yüzlerce kiloluk kayalar sözkonusu olduğu vakit tıkanıyor.

Eskişehir ne kadar Eski?

MerakliKedi | 30 October 2006 14:05

Şeker bayramında Eskişehir’e gitme önerisi geldiğinde “iyi ama neden” dedim içimden. Ama öneri güvenilir yerden geliyordu ve bir gece kalınacaktı. Kısa ama iyi bir kültür gezisi olabilir diye düşündüm. Bayramın ikinci günü, erken saatte yola çıktık ve beş saatlik yolculuğun sonunda Eskişehir’e ulaşmıştık bile.

Yazıyı buraya kadar okuyanlar ve gitmemiş olanlar, açık açık söylemeseler de benimle aynı şeyi düşünüyordur; Eskişehir’de ne var ki? Öncelikle çok iyi bir rehberle başladık yolculuğumuza. Ertuğrul Algan sanat tarihi eğitimi almış bir üniversite hocası. Tüm sorularımızı eksiksiz cevapladığı gibi bize kültür, tarih ve doğa gezisi yaptırdı.
Eskişehir Anadolu Üniversitesi dışında da adını duyurabilecek özellikle sahipmiş. Örneğin Odunpazarı’ndan sonraki ilk durağımız olan Ballıhisar (Pessunus), Frig’lerden kalan anıtlarıyla inançları sorgulatıyordu. Ana tanrıça Kibele’ye yapılan ibadet, rahiplerin kendini adama şekillerini dinledikçe, Muazzez İlmiye Çığ’ın kulaklarını çınlattık bolca. Ballıhisar bu güne kadar çok az kazılmış. Rehberimiz köyün sit alanı ilan edildiğini ve çok kısa bir sürede baştan sonra kazılacağını söyledi. Efes boyutlarında bir antik şehir çıkması bekleniyormuş.
Oradan Sivrihisar’a geçtik. Şirin bir köy. Ama köydeki kocaman Ermeni kilisesine inanamazsınız. Bu boyuttaki bir köyde bu kadar kiliseye gerek var mı diye düşünürken cevabını rehberimiz verdi. 1800’lerin başında 32.000 olan nüfusun 15.000’i gayri müslim imiş ve bunun da 1500 kadarı Ermeni. Bu toprakların nasıl bu kadar yaratıcı olduğunun göstergesi sanki bunlar. Bir zamanlar nasıl da böylesi sevgiyle yoğrulmuş, kardeşlik içermiş bu topraklar. Sonra ne olmuş? Gerçekten sonra ne olmuş acaba – zira yıllarca bir arada yaşayan bu insanlar gittikten sonra ibadethaneleri neden gübre deposu olarak kullanılmış? Bunu anlamak, buna inanmak o kadar zor ki…

Boyle Bitki Olurmu Demeyin

cezass | 30 October 2006 11:59

inanilmaz bitkiler
inanilmaz bitkiler

.

siteden siteye gezerken rastladigim, inanilmaz buldugum, bildirgec likmis dedirten doga cumbusu.

gercekmi degilmi bende karar veremedim.

gelin efendim beraber izleyelim

Sonsuz Günbatımı Projesi

seryaman | 08 October 2006 12:44

Günün herhangi bir saatinde günbatımı seyredesiniz geldi mi hiç? Açıkcası benim öyle bir isteğim olmadı bugüne kadar. Ancak böyle kişiler olmalı ki böyle bir siteye gereksinim duyulmuş.

Aslına bakarsanız ilginç bir proje olmuş. Siber uzayda zaman, günlük yaşamda ki zaman mantığından farklıdır. İstersek onu durdurabiliriz ve üstelik günbatımı gibi doğanın ihtişamını ve güzelliğini birarada sergileyen bir noktada. Diye düşünmüşler ve dünyanın bir çok yerinden katılımcıların webcamlerini bu işe ayırması ile www.eternalsunset.net sitesini kurmuşlar.

doğanızı yaratın

AIC | 06 August 2006 13:31

burada doğadaki sesleri kullanarak neredeyse kendi doğanızı oluşturmaya olanak vermiş bir site var.

ne ile yapıldığından tam emin değilim ama ilginç bir çalışma olmuş.i

Tema’dan “El Koyun” ve “10 Milyar Meşe”

noi way out | 23 July 2006 12:46

ülkemizde doğa için en büyük kampanyaları düzenleyen, en özverili vakıf Tema‘nın 2 yeni projesi..

Erozyonla mücadele için hepimizin el koymasını bekleyen El Koyun projesine kısa mesajla ve daha da güzeli kampanya için satışa çıkarılan çok güzel ürünlerden edinerek destek olunabiliyor..

10 Milyar Meşe projesi de ülkeyi ağaçlandırmak için çalışan tema’ya ufak bir form doldurarak ve tanıdıklarınızı bu olaydan haberdar ederek katılabileceğiniz bir proje..Doldurduğunuz formla cep telefonunuza 20 adet reklam mesajı almayı kabul ediyorsunuz..