bildirgec.org

büyük hakkında tüm yazılar

Utanmak Neydi, Ne Oldu?

bithikotsis | 07 June 2011 10:55

Eskiden bir otorite vardı çocukların en ufak yaşlarında büyüklerinden görüp benimsediği. Her türlü konuşmada, hitapta ya da yaklaşımda hep büyüklerinin öğretileri akıllarına gelerek hareket etme vardı. Biraz belki mahalle baskısı, biraz da ele güne karşı rezil olma korkusundan olacak ki tembihler havalarda uçardı adap konusunda.

facebook favori tasarım sayfaları

ANDER | 02 March 2011 10:25

facebook, artık arkası alınamaz inanılmaz bir sosyal güç haline geldi. i̇çeriğinde bulunan interaktif özelliklere sahip fonksiyonlarıyla her yaştan her kurumdan herkezin yararlanabileceği bir oluşum olmuş durumda. bu denli etkin bir sosyal oluşumda etkin tasarım sayfaları gün geçtikçe artıyor. şüphesiz bu sayfaların başında büyük firmaların sayfaları geliyor. tasarım sayfalarında durum ise biraz farklı. büyük tasarım grupları maalesef bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda. i̇şte içerisinde tasarım adına her türlü bilgiyi bulabileceğiniz kalabalık facebook tasarım sayfaları.

Büyük Sarı Taksi

hurie | 21 February 2011 14:53

Uzun zamandır görmediğim iki eski kız arkadaşımla buluşmuştum dün akşam. Geceyi birimizin evinde bol dedikodulu pijama partisi yaparak geçirme planımızla yola çıkmıştık. Bursa maçı sebebiyle insan yağmış gibiydi sokaklar, caddeler, meydanlar. Uzak olan metro istasyonu ve kaçırdığımız otobüsten sonra, bir sonraki durağa yürümeye başladık insanlara çarpa çarpa. O kadar kalabalıktı ki çarpmamak mümkün değil. Buraya kadar herşey çok normal.

Ancak Altıparmak’ta balıkçıların yanındaki durağa geldiğimizde 5 dakikalık bir beklemeden sonra farları gözümüzü alan bir araç yanaşıyor tam önümüze. Gözlerimize inanamıyoruz önce, bu büyük sarı bir taksi çünkü. Hani eski filmlerdekinden, kenarında siyah beyaz kutucuklu şerit olanlardan. Kocaman yuvarlak farı olanlardan… Kocaman bir direksiyonu, deri koltukları olan büyük sarı bir taksi.

Bilmek İstiyorum !!!

Cali Kusu | 15 February 2011 10:41

Kuşların ağladığında neden öldüğünü bilmek istiyorum. Gözyaşının gücü öldürmeye yeter mi? ya da bir damla yaş için ölmeye değer mi?Köpeklerin neden bukadar sadık olduğunu bilmek istiyorum. Değer bilmeyen insanlara böylesi sadık varlıklar neden veriliyor? Sadakatin anlamını bilmeyenlere sadık dost lazım mıdır?

Eskiden !

Cali Kusu | 13 February 2011 17:06

Eskiden güzel günler vardı,
güneşi tam gecesi tam. Eskiden sabahları güneş güzel doğardı. Birde akamüstüleri güneş batarken geceyi beklemek vardı… Ne güzeldi, eskiden güzellik vardı. Nasıl desem huzur vardı işte. İnsanlar mutluydu, gülüyordu. Hani her köşede ağlayan birileri yoktu en azından. Köşe kapmaca oynar gibi, dörtnala kaçar gibi geçerdi günler…

Eskiden zaman vardı,
Zamansızlığa inat saatlerce gülüp oynamak vardı. Ne bileyim işte geçerdi zaman. Böyle tıkanıp kalmazdı, işkcence çeker gibi saatlere bakmazdım. Nefes bile almıyorum saate baktığım kadar. Halbuki eskiden saat bile yoktu. Oda neymişki sabah çıkardım sokağa, güneş doğunca yani. Baktım akşam oluyor, güneşin gözlerini kapattığı an damlardım eve. Eskiden sokaklar vardı, insanı iki döşemelik taşa sığdıran kaldırımlar değil…

?:) – 2

Cali Kusu | 12 February 2011 15:27

Ben Şair olsaydım Eğer Sana Öyle bir Şiir yazardım ki Sevgili, Harflerine Asardın Kendini !!!

G ün geçer de akşam olursa,
İ lk akşam gibi sabaha kalırsa,
D ünden kalan yarınlardaysa,
E llerimde yetim kalan birileri varsa,
S ilemediklerimi karalamak varsa,
İ llede o deyip yırtınıp ağlamaksa
M aden gibi dert var demektir…

G üneşsiz bir sabahdaysan,
E eğerlerin keşkeleriysen,
L eylek kadar uzun,
D emir kadar katıysan,
İ şin yaş demektir…

Dün Gibi Hatırlıyorum…///

Cali Kusu | 11 February 2011 09:38

Evet herşeyi hatırlıyorum. Daha doğrusu hiç unutmuyorum. Mıh gibi çakmışım aklıma… Ne varsa önümde geçmişten kalan, sebebi dün gibi aklımda… Unutmam ki ben zaten, insan unuturmu ölen kuşu iiçin tuttuğu yası. Elleriyle mezar kazıp toprağa koyduğu umutlarını, hani köşe başlalarında saklambaç oynarken kaybettiği arkadaşlarını, sonra çığlık atıp ‘nara’ gibi anlattıkları anılarını, annelerinden dinlediği masalları. Bazen de masal anlatacak kimse olmayınca altına saklanıp ağladığı yorganını insan hiç unutur mu? Unutmadım dün gibi hatrımda…

? :)

Cali Kusu | 10 February 2011 10:04

Ç ınarın Dalında uçmaya hazır,
A hı vardır belliki elleri nasır,
L isanı hüzün şivesi kırgın,
I şık varken gökyüzünde,
K ızıl güneş yerinde,
U uzak değilsede mevsimlik mesafe,
Ş imdi görmez amma gözler ilerde,
U laşır nasılsa zamansız mahşere.

AÇLIKTAN FİLİ YEDİLER !!!

Cali Kusu | 08 February 2011 09:22

Afrika ülkesi Zimbabve’de çekilen bu fotoğraf çaresizliği, vahşeti ve açlığı gözler önüne serdi…

vahşet ve açlığın fotoğrafı...!!!
vahşet ve açlığın fotoğrafı…!!!

Biz ki değer bilmeyen, nimet düşmanlarıyız. körüz görmüyoruz. Nerde neler yaşanıyor görüyorda umursamıyoruz… Allah affetsin bizi. kimseyi böyle imtihan etmesin. Hiç bir topluma böyle bir eziyet göstermesin. Diyecek sözüm yok, Allaha şükrediyorum. bişeyler yapmak lazım dünyanın bu hale gelmemesi için. elimizden ne gelir aceb. onlar orda tek lokma bulmazken biz burda önümüze serili nimetlere şükretmeyi unutacak kadar nankörleşiyoruz… bol bulupda yetmiyor diyoruz. Bize yetmeyen bir milleti doyuruyor farkedemiyoruz. Onların en büyük derdi hayatta kalmak bizim ise körermiş gözlerle dolu sevdalar bulup sorhoşluğumuza ağlamak… Ey Allahım sen acı bize…

Ben Birşeyler Yapacağım !!!

Cali Kusu | 02 February 2011 09:22

Güzel bir fikrim var benim, bi an önce uygulayıp paketleyeceğim sonra rafa kaldırıp tozlanmasını bekleyeceğim. Tozlanan fikirlerimi temizleyip tekrar tekrar ortaya sereceğim kirli çamaşır serer gibi milletin gözününe girsin die çabalayacağım. Sabah erken kalkıp süperman olacağım, geceleri örümcek adam, canım isterse bazende kedi kız olabilirm. Bu benim fikrim herkes gibi erken kalıkıp şarkıcı olabilirim…

© Copyright pillinetwork 2006 - 2012. All Rights Reserved.