Geçenlerde patronum ile birlikte şehir dışına gittik, iş seyahati. Bursa ve İnegöl civarlarındayız. O yemekten bu toplantıya koşturup duruyoruz. Çoğunlukla da ikisi birleşiyor, yemekli toplantılarda insanlar yemek mi yesin, konuşanlara ilgi mi göstersin bilemiyorlar. Çoğu kelli felli, sanayici, işadamı, hemen hemen aynı şeylerden bahsediyor tümü. Ekonomik durumlar, ithalat-ihracat konularıyla ilgili son duyumlar, ColaTurka’nın hayatımıza girişi gibi mevzularda fikir alışverişinde bulunuyorlar. Sağlam kaynaklardan, birkaç büyük alışveriş merkezi zincirinde Coca Cola’nın iki katından fazla satmış olduğunu öğreniyoruz, ben bunun ilk günlerdeki meraktan kaynaklandığından eminim. Gecenin saat onunda başlayan sondan ikinci toplantımızda artık herkese saygıdan kıvranan bir ses tonuyla kendimizi anlatmaktan, kartvizit ve kitapçık vermekten bitap düşmüş haldeyim zaten. Akşam yemeğine eşlik etmesi uygun görülmüş bu toplantı, yurtdışına meyve ihraç eden, hatta David Beckham’ın kirazlarını yemesiyle magazin bir özellik de kazanmış olan bir üretim merkezinin bahçesinde, barbekü şekilde gerçekleşiyor.