bildirgec.org

askerlik hakkında tüm yazılar

Ortam 2/1

necronamber | 27 June 2007 09:48

Bu aralar yüzbaşı ben hep çağırıyor, bilgisayar var o bozuyor ben topluyorum. Arkadaşım 285(Ks dm) bize ot bulmuş ve akşam için hazırlıklarımızı yapıyorduk. Çarşaf, tütün vs. Daha önce kullandığımız dalga berbat tı bu dalga da aynı şahıstan dı. 2,5 gr tümünü üçlü yapıp kendimizin seçtiği mekan da tur oturmaya başlamıştık bile ben ilk fırtta her tarafı bulanık görmeye başlamıştım bile, yanımız da mahir diye arkadaş var dı ilk fırtta bun da bir şey yok dedi….
BAdim le göz göze gelip gülmeye ve ortamı neşelenmeye başlamıştı bile… Ay gökyüzü her tür muhabbet vardı ortam da. Üçünçü fırt ve biraz daha zaman bizi daha kötüye doğru götürüyor.Ama sorun yokki Mahir kendinden geçip hatta kusmaya bile başlamıştı. Biz kusma dedikçe o kusmaya devam ediyor du. Biz de daha kötü olmaya başlamıştık. Durum daha kötü ye doğru gidiyor du. 15 metre ilerde tuvalet var dı. Kanki dedim tuvaletin oraya gidip gelebilirmiyiz ? derken ikimiz birden ayağa kalktık ve tuvalete doğru yürümeye başladık ve aynaya kendi yüzümüze bakmak ve yüzüme, gözlerime, bakmak… gözlerim patlamış gibi kan kan ve tekrar birlikte aynı ortama geldik.

Darbe Olabilir!

ufopilotu | 10 June 2007 23:47

http://haber.mynet.com/detail_news/?type=Foreign&id=X1181468198656&date=10Haziran2007

Askerdeyim

eminkeles | 10 March 2007 07:54

Kolay olmasada Temmuz 2006 da yüksek lisansı dondurup askere gitmeye karar verdim. Kasım celbi için karar aldırdım ve 12 Aralık’ta 313 KDY (kısa dönem yükümlü) olarak silah altına alındım. İlk yazımı; askere gidecek olanları ne gibi şeylerin beklediği, bir an önce gitmekle, eninde sonunda geçirilecek bu tecrübeyi geciktirmenin, artılarını ve eksilerini tartışmak, gitmeden önce yaptığım ve yapılması gerektiğini düşündüğüm şeyler üzerine yazmak, istedim.

” Askerlik Yan Gelip Yatma Yeri Değildir “

erususre | 22 September 2006 12:56

Başbakan Erdoğan’ın, “Askerlik yan gelip yatma yeri değildir” sözleri geçtiğimiz günlerde gündem oluşturmuş ve büyük tepki görmüştü.Başta Şehit yakınları olmak üzere birçok çevre bu söze isyan etmiş ve konu bihayli konuşulmuştu.Hatta kendisinin nerde nasıl askerlik yaptığına kadar gidildi.

Şimdide Erdoğan’ın bu sözleri için karikatüristler kolları sıvamış ve ortaya bu karikatürler çıkmış.
Daha önce Cumhuriyet Gazetesinde yeralan ve Musa Kart’ın çizmiş olduğu kendisini “kedi” olarak gösteren bu karikatür çokca konusulmuş ve ceza almıştı.
Bunun sonucu ne olacak acaba?

Dilin kemiği yok

MerakliKedi | 18 September 2006 09:02

Dilin kemiği yok demişler çoook eskiden. Yok gerçekten, siz koskoca Papa olun, bir dinin en sözü geçen adamı olun ama dilinize sahip çıkamayın. Olacak şey değil. Eğilip bükülmüyor bu dil. İnsan tutamıyor kendini, engel olamıyor galiba… Yoksa koskoca Papa, durduk yerde halkı galeyana sürükleyecek, dinamiti ateşleyecek sözler eder mi?
Yüksek mevkidekilerin tüm konuşmalarının, hatta özel konuşmalarının da, bir ön denetimden geçirilmesi şart galiba. Yoksa bu insanlar anlık bir şekilde dillerinin ucuna gelen her sözü söylediklerinde geri dönülmez yollara girmiş oluveriyorlar. Gün geliyor birisi “Askerlik yan gelip yatma yeri değildir” diyor, birisi bir dinin büyüğüne dil uzatıyor ve insanlar inciniyor, değerleri zedeleniyor. Sonra bir özür polemiği başlayıveriyor arkadan. Yok özür dilerdi, dileyecekti, dilemezdi, dilemişti… Hepsi sadece gündem değişikliği.
Dilin kemiği yok. Tutamıyorsunuz. Dönmeye başladığı anda kıvrılıp bükülüp sonra pişman olabileceğiniz birçok şeyin seslenivermesine neden oluyor.
Sahip çıkmak lazım dile…

Erkekleri Eğitelim – 1

linnux | 04 September 2006 16:33

Verdiğimiz bir eleştiri sözünü tutarken, toplumumuzdaki
bazı eğilimleri de eleştiriyoruz bu yazımızda.
Mekanımız asker ocağı, başlayalım!

Acemi birliğinde, akşam yemeğinden sonra bir de akşam dersi yapılıyordu.
Atatürkçülük eğitimi falan…

Aklıma gelmişken, “Atatürk’ün tanımı” diye birşey vardı.
On maddelikti sanırım. Yani tüfeğin silahın tanımı olur da,
“Atatürk’ün tanımı” kavramını hangi akla yakıştırırsınız,
bunu TDK’ya havale ediyorum.
Gerçi bu tanımın, “hangi aklın” eseri olduğuna dair duyumlar almadım değil.
Ama kesinliği olmayan bir konuda polemiğe girmeyelim deyip,
TDK’ya saygı ve sevgilerimizi gönderiyoruz(nedense!).

Askere kadar gittim, gelicem.

kara | 12 August 2006 14:52

Askere gidiyorum günlük, Yalova’da eğitim vereceklermiş bize. Bahriyeli diyeceklermiş. Asteğmen diye çağıracakları da rivayetler arasında. Yemin etmeden ortalarda gözükmeyecekmişim günlük.

Hadi, selametle…