bildirgec.org

aile hakkında tüm yazılar

Hoşgeldin Ya Şehr-i Ramazan

sangarius | 26 August 2009 19:58

Hoşgeldin Ya Şehr-i Ramazan
Hoşgeldin Ya Şehr-i Ramazan

Her yıl büyük bir heyecanla karşılanır Ramazan ayı. Ramazan denilince akla ilk gelen “oruç” olur. Tabi “iftar” ve “sahur” kavramları da ilk akla gelenlerdendir.

Türkiye, Ramazan ayının en güzel yaşandığı ülkelerden biri değil, kanımca en güzel yaşandığı ülkedir. Ramazan ayını diğer aylardan ayıran en önemli özellikleri “gecelerin ayrı bir ışıltısının olması, her anın manevi bir değerinin olması, ailelerin bir araya gelerek iftar sofralarında buluşması, zenginin fakirle kucaklaşması” olduğu gibi ülkemizde birlik ve beraberliği sağlaması da dostluk ve huzur açısından önemli bir anlam ifade etmektedir.

En İyi Cinsel Eğitim Siteleri

lazaronnie | 21 August 2009 14:23

Bugün dünyanın birçok ülkesinde cinsellik, yıkılması zor bir tabu olarak topluma yerleşmiştir. Ancak ne var ki doktorlar ve bilim adamları bu konuların tabu olarak kalmasına pek katılmıyorlar.

Cinselliğin insanın ayrılmaz bir parçası olarak dikkatle incelenmesi, anlaşılması gerektiğini düşünerek bu konudaki eksikliklerimizi giderebilecek bazı kaynakları paylaşacağız…

Öncelikle şunu belirtmeliyiz ki aşağıda verilen kaynakların tamamı bilgilendirme amaçlı. Sağlık hizmeti olarak dikkate alınmaması gerekir.

cinselegitim.net

Bu sitede 15 genel kategori altında onlarca soruya cevap verilmiş durumda. Merak edilen birçok soruya burada yanıt bulmak olası..

Sıradanlaşan Sıradışılık ve Normalin Anakronizmi: Visitor Q

Kuduz maymun | 03 August 2009 14:27

Visitor-Q (Bijitâ Q)
Visitor-Q (Bijitâ Q)

Japon toplum ve aile yapısında oluşan çöküntülerin konu edinildiği filmde ünlü Japon yönetmen Takashi Miike, kurgu esnasında sıradanlaşan ahlaki sıradışılığı etkili bir biçimde aktarmıştır.
Filmde konu edinilen aileye bir gün bir misafir gelir. (visitor Q). Bu misafiri evde kimse tanımaz ama varlığı da yadsınmaz. Adam evde kalmaya başlar. Konu edinilen ailenin annesi, oğlundan sürekli dayak yemekte, gündüzleri de sıradan bir iş yapar gibi evde ev işlerini, yemeği yapıp fahişelik yapmak için dışarı çıkmaktadır.
Evin lise çağlarındaki kızı zaten evden ayrılmış, fahişelik yapmaktadır. Baba, bir basın- yayın işinde çalışmaktadır. İşi gereği bir gün Japon gençleri ile röportaja çıktığında kızının fahişelik yapmakta olduğu civarda bir otelde kızın da teşviki ile öz kızı ile yatmıştır. Fakat parası yetişmemiş, ücretin kalan kısmını evde annesine vereceğini vaadetmiştir. Yine sokakta oğlunun diğer öğrenci gençler tarafından sürekli bir şiddete maruz kaldığını görmüş, işi gereği kullandığı kamera ile bunu kaydetmiştir.

Sıradışı bir aile komedisi: ”The Addams Family”

gorcun | 23 July 2009 15:26

The Addams Family
The Addams Family

Amerikan çizgi romancısı Charles Addams’ın yarattığı ”The Addams Family” (Addams Ailesi) üzerine yapılan onca dizi, oyun, çizgi filmden sonra 1991 yılında sinema uyarlaması haline de getirilmiştir. Yönetmenlik koltuğundaysa Barry Sonnenfeld görev yapmıştır. Aynı zamanda Addams Ailesi yönetmenin çektiği ilk filmdir. İlk olarak 1930’larda ortaya çıkan gelmiş geçmiş en garip ve en matrak ailelerden biri olan Addams Ailesinin birbirinden tuhaf aile fertleri baba Gomez (Raul Julia), anne Morticia (Anjelica Huston), küçük kız Wednesday (Christina Ricci), küçük çocukları Pugsley (Jimmy Workman) ve parmaklarıyla her işi halleden hizmetçileri olan bir elden (Carel Struycken) oluşuyor. Son derece varlıklı bir aile olan Addamslar, büyük malikanelerinde kendilerince mutlu bir yaşam sürmektedirler.

Gomez Addams
Gomez Addams

Ama her şey Gomez’in 25 yıl önce kaybolmuş Fester’in (Christopher Lloyd) geri dönmesiyle değişir. Aslında dönen Fester değil ailenin servetine konmak isteyen kötü doktor Greta Pinder-Schloss’un (Elizabeth Wilson) oğludur.

hayat böceği 3 -kadın

taha3045 | 10 July 2009 15:18

Tanıştıgı bildigimiz kurt misali erkeklerle neden yatıyordu, bunun cevabını kendi de bilmiyordu, para için olsa zaten para veren olsa o almazdı, sevdiği olsa o da yok, zevk almak hiç tatmadıgı bir duygu öyleyse neden hem karşısına çıkan ve koynuna girdigi bu adamlar öyle kadınsız kalmış kişiler de değildi , yatacak yer sorunu olmasına ragmen yattıgı kişiler hemen bu henüz ergenlik çağından yeni çıkmış küçük kadını sepetliyorlardı.

Şöyle adam gibi sofraya oturmayalı, deliksiz uyumayalı, uzun uzun banyo yapmayalı ne kadar olmuştu kimbilir, ama yine de asla al sana özgürlük burada onun bunun oyuncağı oldun demedi kendine, kendine bile hesap vermeyecekti çünkü.

hayat böceği 2 –büyümek

taha3045 | 10 July 2009 11:15

Evden kaçmaları ile yakalanmaları toplan 15 saat kadar sürdü, onüç yaşlarında iki kız onlardan bir yaş ufak bir velet, gidecek yer olmadan, parasız,plansız, eşyasız nereye gidebilirlerdi. Akşama kadar sahilde beton blokların arasında dolaşmış Reha evine dönğnce onun tavsiyesiyle akşam olunca Reha’nın kendilerinden on yaş kadar büyük bekar akrabalarından birinin dükkanına sığınmışlardı. Yarına yada sonrasına ait hiçbir plan yada programları yoktu sadece uyumak istiyorlardı ve çok açtılar.

Teyzenin emanet çocuk korkusu ve Reha’hı sıkıştırmalarıyla gece yarısı polis baskını yapıldı dükkana, çişim var demeye utanan hayat böceğinin altına yapışının kokuları arasında aç bilaç tutuldu karakolun yolu, kızlar bekleme odasına büyük abiler dayaga alındı, dahası iki kız bekaret muayenesine bile yollandı.

Anne Bloglarında Pazarlama

Kitubi | 01 July 2009 10:06

Artık annelerin, babaların sözü mü geçecek nedir camiada, neden olmasın?

Bugün Uno’dan bir mail geldi.www.buyumek.com.tr‘yi yayına açtıklarını haber verirken blogumdaki bir yazıyı için izin istemişler. Pek hoşuma gitti.

Tamek Kids, Cafe Crown, Milupa Aptamil’in yaptıklarını ve yazının kalanını okumak için tıklayın.

Her şey olağan akışında

astral | 22 May 2009 10:53

Düğümlerin bittiği yerdeyim. Yolun sonunda bir resmin başlangıcındayım. Bir papaz dua okuyor kapı önünde, kuyruğuna yanlışlıkla basılan beyaz yavru kedi çığlık atarak uzaklaşıyor. Sokakta tek tük oynayan küçük çocuklar. Erkek çocuklar misket oynamaktan yorulmuyor asırlar geçse de.

Yorulan bir kadın pencere kenarında elini çenesine dayamış, ayıkladığı fasulyeleri bir yana iteklemiş -kendince mola verip- dışarıyı seyrediyor, hülyaya dalıyor, bunca gençken gençliğini yaşayabileceği başka bir hayat düşünüyor bulutlara bakıp, bakıp…