bildirgec.org

1984 hakkında tüm yazılar

3000 Yaşına Kadar Yaşayan Adam

mtkocak | 18 December 2009 14:05

Gel mantıklı bir şekilde düşünelim.

Bir bilgisayar ağındaki her paket bloğunun alında TTL adı verilen bir yaşama süresi var. Bu süre olmasaydı, her düğüm, bir sonraki düğüme veri paketini gönderecek, kaynaklar gereksiz yere kullanılacak, her geçtiği yerde verinin bozulma riski oranı daha da artacaktı. Bu aslına bir çember içinde oynanan kulaktan kulağa oyununa benzetilebilir. Hani o aradaki fırlamanın birisi, kelimeyi saçmalatır da, Haber diye başlayan şey Biçerdöver haline gelir ya, işte onun gibi birşey.

Splash (1984)

queennothing | 10 August 2009 10:38

Allen Bauer, abisi Freddia ile büyük bir işyeri sahibidir. Nişanlısı tarafından terkedilen Allen, hayatı boyunca hiç aşık olmadığını farketmiştir. Abisi Freddie, ise, Allen’ın aksine, romantizmden uzak bir kadın düşkünüdür. Bir sabah Allen, yalnız başına, sahil kenarında yürüyüşe çıkar. Karşı kıyıya geçmek için küçük bir sandala binen Allen, yüzzme bilmiyordur ve sandalı yürüten kaptana güvenerek yol çıkmıştır. Kürek çeken kaptan, motorun bozulduğunu farkeder ve yardım almak için kıyıya yüzer. Kaptanın gidişiyle Allen, boğulma korkusuyla başbaşadır ve küçük bir kaza sonucu, suya düşer. Gözlerini kıyıda açan genç adam, çıplak bir kızın, çalılıklar arasından kendisine baktığını görür ve uzun sarı saçları olan kıza yaklaşmaya çalışır. Allen’dan kaçarak, denize koşan kız, evine dönen genç adamın aklından bir süre çıkmayacaktır.

Denizde cüzdanını kaybettiğini farkeden Allen, polis memurunun aramasıyla, karakola gider. Şehrin göbeğinde çırılçıplak dolaşaan sarışın bir kız, Allen Bauer’ın cüzdanını bulmuştur. Karakola gelen Allen, cüzzdandan çok, kızla ilgilenir. Sağır ya da dilsiz olmamasına rağmen, konuşmayan ve söylenenleri anlamayan genç kızı alıp, otele yerleşen Allen, hayatının en mutlu 6 gününü geçirecektir.
Allen’ın işe gittiği bir sabaah, televizyonda gördüğü renkli kıyafetlerden hoşlanan genç kız, New York’ta eğlenceli bir alışveriş serüveni yaşar. Akşama doğru otele gelen Allen, genç kızı aramaya çıkar ve onu, bir televizyon mağazasında bulur. İzlediği kanallardan İngilizce öğrenen genç kız, ‘Madison Bulvarı’ndan etkilenerek, ‘Madison’ adını alır.

Biri Sizi İzliyor: Eyelight Dot Me

hoodly | 19 June 2009 22:50

Eyelight Dot Me
Eyelight Dot Me

Birisinin gözünün hep sizin üzerinizde olduğunu düşünün. Tıpkı ilk defa George Orwell‘in vakti zamanında yazdığı 1984 romanında bahsi geçen Big Brother gibi. Bu biraz farklı tabiki ama Eyelight Dot Me bulunduğu ortamdaki harekete duyarlı olarak çalışan bir lamba. Üzerinde bulunan yüksek ışığa duyarlı LEDler ile tespit edilen hareket neredeyse o yöne tıpkı bir göz gibi olan lambasıyla ışık veriyor.

Eyelight Dot Me
Eyelight Dot Me

Scarlett Johansson

queennothing | 08 June 2009 15:14

Danimarka asıllı iç mimar Karsten Johansson ve Polonya asıllı, New York doğumlu Aşkenaz Yahudisi film yapımcısı Melanie Sloan‘ın evliliklerinden, dört çocuk dünyaya geldi; Vanessa Johansson, Adrian Johansson ve ikizler Hunter ile Scarlett Johansson.
22 Kasım 1984 tarihinde New York’ta dünyaya gelen Scarlett Johansson, film yapımcısı olan annesinden ve ailesinin de sinemaya olan ilgisinden etkilenerek, ‘oyuncu’ olmaya karar verdi. Henüz 10. yaşını kutlayan Scarlett, New Yorklu yönetmen Rob Reiner‘in prodüktör / yazar Alan Zweibel‘in kitabından uyarlanan “North” adlı komedi filminde ‘Laura Nelson‘ karakterini canlandırdı. Bu yapım, Scarlett’in yaşamındaki en büyük şanslardan biri olmuştu, çünkü filmde “Seinfeld” dizisinin iki yıldızı Julia Louis-Dreyfus ve Jason Alexander da yer alıyordu. Ayrıca Elijah Wood da başrolde yer almaktaydı.
1995 yılında Scarlett, yine bir sinema filminde rol aldı; “Just Cause“. John Katzenbach‘ın kitabından uyarlanan filmde Sean Connery, Ed Harris, Laurence Fishburne yer alıyordu ve Scarlett, filmde ‘Katie Armstrong‘ karakterini canlandırdı. Aynı yıl, sadece 20 bölüm hayatta kalabilen “The Client” adlı dizinin pilot bölümünde yer aldı.
1996 yılında Sarah Jessica Parker, Ben Stiller, Dominic Chianese gibi isimlerin yer aldığı, Eric Schaeffer‘ın yönetmenliğini üstlendiği “If Lucy Fell“de ‘Emily‘ karakterini canlandırdı. Aynı yıl Lisa Krueger‘in yazıp, yönettiği “Manny & Lo” adlı yapımda, ilk başrolünü oynadı.
1997 yılında oyuncu / yönetmen Eric Schaeffer ve İngiliz aktris Amanda De Cadenet‘in başrollerini paylaştığı “Fall“da rol aldı. Aynı yıl “Home Alone” serisinin 3. filmi “Home Alone 3“te ‘Molly Pruitt‘ karakterini canlandırdı.

İnsanlığa ciddi bir uyarı : Zeitgeist the Movie

gorcun | 15 April 2009 17:03

Zeitgeist the Movie
Zeitgeist the Movie

Zeitgeist; zamanını ruhu anlamına gelen bu sözcük bizlere yaşadığımız zamandan ve çok daha öncelerinden beslenen ve gelişen düşünce akımlarıyla dünya üzerinde nasıl bir hakimiyet kurulmaya çalışıldığını ve insanların bunlara karşı koymaksızın kabul ettiği, ona göre yaşadığı günümüz dünyasını anlatan belgeselin ismi. Peter Joseph’in kurgulayıp yazdığı ve ortaya çıkardığı bu belgesel ilk olarak internet üzerinden Google video’da gösterime sunulmuş ve çok kısa sürede gördüğü yoğun ilgi sayesinde tüm dünyanın ilgisini çekmiş.

Üç bölümdenoluşan belgesel, ilk bölümde din olgusunu eski inançları hristiyanlık karşılaştırmalarıyla ve benzerlikleriyle ele alarak toplum üzerindeki etkisi anlatılıyor.

Zeitgeist
Zeitgeist

İkinci bölümde ise 11 Eylül saldırılarının aslında gösterildiği gibi olmadığını, perde arkasındakileri ve ulaşılması istenen hedefleri gerçekleştirmek için uygulanan planları komplo teorisi niteliğinde çeşitli görüntülerle kanıtlar eşliğinde sunuyor. Arşiv görüntülerinden yararlanılan belgeselde George W.Bush, Adolf Hitler, Usame Bin Ladin gibi önemli kişilerin görüntüleri de yer alıyor.

Zeitgeist
Zeitgeist

Birdy

hag | 10 April 2009 19:02

BİRDY
Yönetmen : Alan Parker
William Wharton’ın Romanından senaryo edilmiş.
Oyuncular : Matthew Modine, Nicholas Cage, John Harkins,Sandy Baron
Yapım yılı : 1984
Konu : film, Viyatnam savaşından dönen biri fiziksel, biri ruhsal yaralar gören iki arkadaşın, lise yıllarından başkayan dostluklarını işliyor. Birdy’nin Kuşlara olan ilgisi ve kendini bir kuşun yerine koyup gerçek hayattan soyutlanması çok başarılı bir şekilde sunuluyor.
Bir TV kanalı filmi yayınlamadan önce konu olarak ‘Viyetnam Savaşında dönen iki arkadaşın kuşlara olan saplantılarını anlatılıyor’ gibi saçma bir yorum yazmıştı. Bunu yazmak için filmi amudakalkıp seyretmiş olmak lazım. Film 1985’te Cannes’da Jüri Özel Ödülü’nü kazandı. TRT’nin sansür kurulu zamanında filmdeki ‘gizli eşcinsel’ temaları deşifre ettiği nedeniyle filmi yayınlamamıştı. Sonraki yıllarda ise yine ilk kez TRT’de bu film yayınlanmıştır.
William Wharton yazdıkları ile modern klasikler arasında kabul edilen Wharton’ın 1979 tarihli Birdy’si Amerikan Kitap Ödülü’ne layık görüldü.Aktörleri Matthew Modine ve Nicholas Cage’i yıldızlaştıran bir filme dönüştürdü.

Frankenweenie

osmanxx | 01 November 2008 09:54

Tim Burton’un gençlik dönemlerinde fikir babalığını ve yönetmenliğini yaptığı Frankenweenie (1984) Frankenstein ailesinin küçük çocukları Victor’un köpeğini kaybetmesinin ardından elektrik vererek ona tekrar hayat vermesini konu ediyor. Filmde komşuluk ilişkileri çok güzel irdelenmiş. Tim Burton, Disney ile yaptığı ve Disney’den kovulmasına neden olan Frankenweenie korku ögeleri içerdiği için film kesile kesile en son halini almış ve 25 dakikalık bir Tim Burton klasiği ortaya çıkmış. Anlaşılan Tim Burton kesilen sahneler yüzünden filmi tekrar çekmeye karar vermiş ve yeni Frankenweenie 2009 yılında bizleri bekliyor.

The Terminator (1984)

queennothing | 15 October 2008 10:05

Titanic”in 1954 doğumlu Kanadalı yönetmeni James Cameron, dahi yönünü 1984 yılında ortaya koydu: “The Terminator”.

Yıl 2029. Dünyaya felaketi yayan, kıyameti getiren Skynet. Terminator’leri dünyaya gönderen koca bir sistem; Cyborg (Cybernetic Organism).

1997 yılında kıyamet koparıp milyonlarca insanın ölümüne sebep olan Skynet sistemi, asıl amacına ulaşamamıştı.
İnsan ırkının dünya üzerinden tamamen silinmesini isteyen Skynet, 2029 yılında yarattığı kaostan kurtulmayı başaran direnişçilere karşı Terminator’larından birini gönderdi. Direnişçilerin Terminator’la olan savaşında galip gelecek olan yapay zeka değil, John Connor’ın önderlik ettiği bir avuç insan topluluğu olacaktı.

Amadeus (1984)

absynthe | 12 June 2008 17:25

Milos Forman‘ın yönettiği 1984 tarihli bol Oscar’lı film Amadeus, Antonio Salieri ve Wolfgang Amadeus Mozart‘ın hayatlarını anlatıyor. Daha 5 yaşındayken saraylarda konserler veren Mozart’a özenen Salieri, günün birinde çok büyük bir müzisyen olmak ister. Tanrıya bunun için yalvarır, karşılığında ona hep sadık kalacağına ve bekaretini koruyacağına söz verir. Sözünde de durur ve nihayet Viyana saray bestecisi olur. Rüyasının gerçekleştiğini düşünen Salieri için herşey yolunda gitmektedir, ta ki Mozart Viyana’ya gelene kadar.
Kurgusu tarihsel verilerle çok uyuşmadığından eleştiriler almış olsa da, oyunculuk, müzik ve yönetmenlik açısından mükemmel, kesinlikle izlenmesi gereken bir film olduğunu düşünüyorum.

Hayalet Avcıları

emsvizyon | 14 May 2008 22:29

aaaaaa… hem uçandaire’li olacaz, hem bilim-kurgu sever olacaz hem de yeri geldi mi neydi o 80’lerden dem vuracaz ama hayalet avcıları‘nı unutmuş olacaz… yazık çok yazık bize… terminatör’ü, robocop’u unutmayız ama değil mi? ah bizi gidi…
efendim ilki 1984 de Ivan Reitman yönetmeliğinde çekilen film‘in baş rollerinde Bill Murray, Dan Aykroyd, Sigourney Weaver oynuyor… konusu basit 🙂 hayalet avcıları…
80’lerin unutulmaz hele o müziği ile yüreklere ve hafızalara kazınmış filmi bir kez daha anıyoruz( ilginç sirenli otomobillerini de unutmamak gereki 😉 sanırım ghost mobildi 🙂 )… zamanının en güzel yapımlarındandır… çekildiği yıllarda izleyip o ilklerin tadını almış olmakla da mutluluk duyuyorum… ah gençler neler kaçırdığınızı asla bilemeyeceksiniz 🙂 herneyse, filmo kadar çok beğenildi ki devamı da geldi… hatta çizgi filmleride…