bildirgec.org

Dual Telefon Çılgınlığı

sinnerxx | 25 February 2008 12:31

Çift Hatlı Telefonlar Hakkında Son zamanlarda ülkemizde bir çift hatlı (dual) telefon çılgınlığı yaşanıyor. Peşpeşe piyasaya giren onlarca firma dual telefon satarak para kazanmaya çalışıyor.

Fakat dual telefonlarda ne gibi eksiler var. Öncelikle dual telefonlar iki hattı aynı anda kullanabileceğimiz yeni nesil telefonlardan.İki telefon taşımaktan sıkılan, hangisini hangi cebine koyduğunu hatırlamayan kişilere hitap eden ve son dönemlerin en popiler telefonlarının başında gelen mobil cihazlar bunlar. İçerisinde bulunan radyo, mp3 çalar, 2mp kamera, hafıza kartı, hatta bazılarındaki Tv çift kamera gibi özellikler telefonları cazibe merkezi haline getiriyor.

• Uzayın düz olduğu doğrulandı

eyepixel | 12 October 2002 10:35

Bilim adamları, Büyük Patlama dan arta kalan fosil ışınımı, ilk kez büyük bir hassasiyetle ölçmeyi başardı ve evrenin uzaysal olarak düz olduğunu doğruladı. Grenoble daki Evren Bilimleri Gözlemevinden François-Xavier Desert, son ölçümlerin, evrenin genişleme hızının arttığını da doğruladığını söyledi.

AYS-11/10/2002 15:43

Dil Öğrenmenin En İyi Adresi

brcktl | 29 October 2007 14:09

Livemocha ile 27 dil arasından öğrenmek istediğiniz dili seçerek,farklı ve işe yarar tekniklerle dil öğrenmeye başlayabilir ve buna destek sağlayabilecek sosyal bir network ortamı da oluşturabilirsiniz.Eğlenceli ve interaktif dersler içeren bu toplulukda learn,practice ve share bölümleri yer alıyor.Online chat ortamı da barındıran bu site birbirinden yararlı içerikleri ile kalıcı öğrenmeyi garanti ediyor diyebilirim.

Neden hep benim başıma geliyor?

ONALTIKIRKALTI | 05 June 2005 22:46

Beraber yapacağımız bir iş için tanıdık bir abiyle arabada gidiyoruz ve abi inanılmaz sinirli bir sürücü. Sinyal vermeyenin doğum şeklini tarif ediyor, şerit değiştirenin yetiştiği yerdeki tüm insanlarla “grup sex” yapmayı arzuluyor ve korna çalana, selektör yapana inanılmaz bir yakınlık duyarak, anneleriyle gireceği ilişki sonrası, kendilerini nüfusuna geçireceğini garantileyip üvey baba konumunu camdan çıkardığı kolunu sallayarak, bağırıp çağırıp duyurmaya çalışıyor. “Aman abi sen sakin ol.” diyorum, “bakma sen bunlara, hepsi ayı bunların. Onun için kuralları ihlal ediyorlar.” (tabii bu arada tavandaki tutma yerini, şimdi bir yere, ha girdik ha gireceğiz diye stresle sıkmaktan kolum kopacak, bir yandan da onun yapmadığı yerlerde ben kendi tarafımda olmayan pedallar yerine paspas ezip, eskiterek kendimce hababam fren yapıyorum) “Bunlarla başa çıkılır mı? Adamlar arabayı alınca, ehliyet yanında eşantiyon geliyor, yapma benim güzel abim.” diyorum ama dinleyen kim? Biz böyle korkudan bademcikler şişmiş bir vaziyette, sağa sola girip çıkarak (ki kızdığı hareketlerin tamamını kendisinin de yaptığının farkında olmayarak) ilerlerken, köprünün tek yönde giden bağlantı yollarından birine dalıyoruz. Dalmamızla birlikte de karşıdan bir minibüs, yanlış yola girmiş olduğunu anlamış olacak ki geri geri bizim gittiğimiz şeritte üstümüze doğru geliyor. Benim açık camımdan üzerime abanıp “Yuh lan yuh! Ayıp be!” diye bağıran abimiz, direksiyonu kırıp sollamaya kalkıyor ve ne oluyorsa işte o anda oluyor. Ne zaman, nerden, nasıl çıktığını anlayamadığımız bir dozer (evet, evet yanlış yazmadım, bildiğimiz kepçeli, sarı, büyük bir dozer) ters yöne girmiş üstümüze geliyor. Dozer durunca biz de duruyoruz. Az önce geçtiğimiz minibüs de gördüğüne inanamıyor olacak ki kahvede arkadaşlara anlatılacak böyle ilginç bir durum karşısında yapılacak ilk şeyi yapmaya karar vererek, arkada kenara çekip bekliyor. Abi artık hastaneye yatırılacak kıvama gelmiş vaziyette el frenini çekip aşağıya iniyor. “Ne lan bu ters yöne girmişsiniz dozerle! Manyak mısınız yoksa beni delirtmek için mi yapıyorsunuz?” diyor. Dozerin şoförü ve şoför kabinine asılan diğer iki amele aracı durdurup aşağı iniyorlar. Ben kırkımız çıkınca mahalleliye dağıtılacak mevlid şekerlerimiz için kutu modeli tasarlayacak vaktimiz kalmadığına hayıflanırken, ameleler hiç beklenmedik bir sürpriz yapıp “Doğru söylüyorsunuz beyefendi, sinirlenmekte haklısınız ama yolun sonundaki alanın düzenlemesi için çalışırken araç bozuldu, geri geri gidemiyoruz, mecbur kaldık, özür dileriz.” demesin mi. Ben gözlerimin önünden film şeridi gibi geçen hayatımı “pause” a alıp, şaşkınlık anımızda olayın başka yöne meyletmesini engellemek için kendimi ortaya atıp “Tamam tamam olabilir, insanlık hali. Biz geri geri çıkalım, siz geçin.” diyorum. İnanılmaz bir şekilde, herkes on yıldır yurtan sesler erkekler korosunda çalışmış gibi, aynı anda “tamam” diye onaylıyor. Geri geri giderken deminki minibüsü geçiyoruz ama bizim araba ve dozer bir şeridi kapadığı için, millet minibüsün arkasında sıra olmuş. Biz, haliyle taa yolun en başına kadar geri geri gidiyoruz. Neyse trafik açılıyor, dozer geçiyor. Biz de aynı yöne gitmek için tekrar tek yönlü bağlantı yoluna giriyoruz. Tek düşüncem, gideceğimiz yere sağsalim varıp inince toprağı öpmek. Bu arada, ruh haliyle tamamen çökmüş olan abinin direksiyona simit sarayında fırından yeni çıkmış unlu mamül muamelesi yapma isteği gözümden kaçmıyor. Yüz metre gidip yokuşa geldiğimizde arabada birşeyler olmaya başlıyor. Acayip sesler çıkartıp titreyen araç, bir iki öksürdükten sonra drank diye olduğu yerde kalakalıyor. “Abi ne oldu?” sorumu, “Ne olacak benzin bitti unutmuşuz.” diye yanıtlıyor. İtsek olmaz, yokuş yukarı nasıl iteceğiz? Geri gitsek olmaz tek yön. Burada durup birimiz benzin almaya gitse, araba tam virajda, biri gelip güm diye çarpar. İyisi mi biz boşa alıp geri geri kaydıralım fikri galip geliyor. Camlar açık, sinir stres içinde, İkimiz de sıfırı tüketip çökmüş vaziyette, sessiz arabayı geri geri kaydırıyoruz. Tam o anda yanımazdan geçerken yavaşlayan bir arabada şoför, yanındakinin üzerine abanıp camdan bize bağırıyor “Yuh lan! Yuh ayıp be.”

Sarkozy ve Sinderella arasinda ki Mahrem iliski

iLLERiN HANi | 08 February 2007 23:26

Medyatik olmak adina DNA’sinda dahi bulunmayan yetenekleri, sacma sapan ipsiz islere giren insanlar hep olmustur, Elhamdurillah populerkultur var oldugu surece de bu hep war olacaktir.

Bu medyatik tiplerr den oldum olasi hoslanmam, oyle insani sevmam, cekinirim, ekseriyetle salak olurlar, galiz kufurler ederim o insana, dunyanin neresine giderseniz gidin bole insanlar revactadir hep. Tipki su gunlerde Fransa da nisan ayinda yapilacak olan Cumhurbaslkanligi secimleri icin en Medyatik adaylardan birisi olan Sarkozy yada kisaca Sarko denilen “devsirme” Fransiz gibi;
Bu Sarko’ nun medyatik yildiz olmak gibi bi derdi yok tabi ki ama medya yi ceberutca kullanarak Cumhurbaskani olmak gibi bir derdi war.

Samsungdan cep telefonu ötesi bir cihaz: I8520

FAYA85 | 19 February 2010 16:55

Samsung I8520
Samsung I8520

Dünyanın en büyük cep telefonu şirketi olma yolunda ilerleyen samsung mobile, Mobile World Congress de öyle bir telefon tanıttı ki rakiplerinin bile ilgisini çekti. Yeni aklılı cep telefonu i8520nin üzerinde dahili projektör bulunuyor.

Samsung I8520
Samsung I8520

Bu zamazingonun dikkat çeken özellikleri ise şöyle :
-Yeni Super AMOLED teknolojisi destekli 480 x 800 pixel, 3.7 inch, 16 milyon renkli ekran
-Çoklu dokunma sağlayan Android OS 2.1
-Wi-Fi 802.11b/g VE n
– oto fokus ve led flash özellikli 8 megapixel kamera ayrıca Hd ready 720p@30fps video kaydı
– Ve en can alıcı özelliği dahili mini projektör
Ayrıntılı bilgi için buraya bakablirisiniz.

Kendi Kendini İmha Eden E-Mailler

Java99e | 08 December 2007 18:25

Hem güvenlik hem de şaka amacı ile kullanabileceğiniz kendi kendini imha eden e-mailler sayesinde gönderdiğiniz mailleri kontrol altina alabilirsiniz.

Tek yapmaniz gereken selfdestructingemail.com adresinden kendinize (ücretsiz) bir hesap edinip, “My Account” kısmına girerek imha süresi, e-mail takibi gibi gerekli ayarlari yaptiktan sonra, mail göndereceğiniz alıcının e-mail adresinin sonuna selfdestructingemail.com uzantısını eklemek.

reklamcılık kanımızda mı var?

indianropetrick | 26 November 2002 10:17

Bugün işe gelirken otobüsün arka camına iliştirilmiş bir tiyatro oyunu afişi gördüm. Oyunun adı “Hazreti Ömer’in Hayatı”. Oyun Çemberlitaş’ta Fırat Kültür Merkezi‘nde sergileniyor. Bu kültür merkezinin üst katları FEM dersanesi olarak hizmet verir bilenler bilir. Genellikle İslami kesimin rağbet ettiği bir yer. FEM ve FKM kısaltmalarında geçen F hakkında bir yığın söylenti de dolaşır eskiden beri. Aslında Fettullah’ın F‘siymiş diye. Bütün bunları sadece hitap oyunun izleyici kitlesini biraz daha yakandan tanıtmak için anlattım. Gelelim asıl meseleye. Oyun için bir alt başlık, slogan kullanmışlar ki insan düşünmeden edemiyor.