kimse hayatıma karışmasın istiyorum
dedi kadın.
önüne dikkat et düşeceksin
dedi adam.
son yüz metre
dedi kadın
sustu adam
kimse hayatıma karışmasın istiyorum
dedi kadın.
önüne dikkat et düşeceksin
dedi adam.
son yüz metre
dedi kadın
sustu adam
yorumlar
almadı mı?
son 1:
kadin dustu, adam gulemedi. cok uzulmus gibi yapti yine de. ben sana dediydimler tekmeler savuruyodu kafatasina.
son2:
kadin dusmedi, adam yine gulemedi. ben sana dediydimler nefeslerini tuttular kipirtisiz.
son3:
kadin adami umursadiysa da onunun neresi olduuna karar veremedi. ben ne dedim ki simdiler basinc yaptilar ceperlere.
son4:
hic bi’ mok deismedi. 100 metre dediin nedir ki? her ikisi de derin bi’ nefes aldi.
son5:
depresif olan adamdi.
yolunda gerek.
Daha dikkatli ve emin adimlarla son 100 metreyide ilerledi kadin….
Önemli olan uyarilari kulak ardi etmeden, gidecegi yere, öyle yada böyle ulasdi.
“Bir cok gidenin her biri memnun ki yerinden,
Bir cok seneler gecti; dönen yok seferinden” Yahya Kemal Beyatli
kamera, uçurumun bitiminde (uçurum tarafından adam ve kadına doğru) görüntünün yarısı yer seviyesinin biraz altını, diğer yarısı adam ve kadının ayaklarını gösteriyordu. o sıra alt yazı çıkmış ben sonuna dikkat etmedim.
hayatima kimse karişmasin diyen bi kadın evlenebilir mi?
anlatma bana
dedi kadin
düsünme beni
yorma
peki dedi adam
düsmedi kadin
dusunmedi adam
yormadi adam
derin olma bu kadar
dedi kadin
sanirim sen derinle dibi karistiriyorsun
dedi adam
hayatima kimse karismasin diyen bi insan evlenebilir mi?
Soru böyle olsa daha dogru olurdu…
hayir ben özellikle KADINI Merak ediyorum.
tüm KADINLARI merak ediyorum…
-kimse hayatıma karışmasın istiyorum
-dedi kadın.
[[[bana cok karisiyon mucahit, dayanamiyacam, annemin evine gitcem]]]
-önüne dikkat et düşeceksin
-dedi adam.
[[[sen kendi basina bir is becerebilsen, ben ne karisicam sana]]]
-son yüz metre
-dedi kadın
[[[dediklerini anlamadim sanma, beni ne doktorlar, ne muhendisler istedi biliyormusun, ah su salak kafam]]]
-sustu adam
[[[bekarlik sultanlikmis, icecez yine bu aksam]]]
hep son yüz metre diye düşündü sarkaç.
bence. Cünkü o kadin ayaklarinin üzerinde durmasini bilir. Attigi adimlardan emindir. Onu secdigim icin, zaten onun dogrularida benim dogrularimdir ki, o yüzden onun hayatina karismak zorunda görmem kendimi.
Üzerine gelecek tehlikelerde uyarici davranmam yeterli olmali. Karar kendinde…
Eger bir kadini, bir cocuk gibi, attigi her adimda yönlendirmem gerekiyorsa, birakirim annesinin yaninda kalsin. Anca kizlariyla onlar bas ederler zaten. Kimbilir belki onlar bile bas edemezler, kaldi ki ben edecegim :))
Bu tip kadinlardanda hoslanan var elbette.
aklima bu geldi.
yeni yüz metreler görünüyor.
kadına da.