Makaleci’nin “BU SESİ KISIN ARTIK” yazısı ne hikmetse bana “couch potato”ları çağırıştırdı.
Oxford İngilizce Sözlüğü’nün ‘couch potato’ tanımı;
Boş zamanını pasif olarak, aylakça oturarak ve özellikle televizyon seyrederek geçiren kişi
‘Couch potato – kanepe patatesi’ tabiri ilk kez 1979 yılında Los Angeles Times gazetesinde kullanılmış ve 1993 yılında Oxford İngilizce Sözlüğü’ne girmiş.
Türkçede “ptt” yani pijama terlik televizyon triosunun ve “ye,iç,sıç,yat” deyişinin ingilizce karşılığı. Hiçbir aktivitede bulunmayan ,kolunu kaldırmaya üşenen işi gücü televizyon karşısında oturmak olan ,egzersiz mahrumu,tembel,miskin kişiler için kullanılan bir tabir.
Önünde envai çeşit yiyecek, içecekle tüm gün televizyonun karşısında gözlerinin altı morarana kadar pinekleyen patates kıvamında insanlar…Halk arasında bu deyişin karşılığının oldukça farklı ve komik türevleri olduğunu tahmin ediyorum…
Gerçi artık kanepe manepe kalmadı…İnternet çıktı çıkalı birde “mouse potato” dolanmaya başladı ortalıkta..Allah’ın her günü internette gezinen, sandalye tepesinde helak olan tipler bunlarda…
Televizyon ve internet bağımlısı böyle bir iki arkadaşım oldu…Herkesin vardır böyle tanıdıkları.Gözleri bozuyor, şişmanlatıyor, aptallaştırıyor(! mu?),tembelleştiriyor…Çanağı kanepeye dayayıp, kımıldamamak sureti ile o kanal senin bu kanal benim dolaşıp, dış dünyayla bağlantıyı kesmek yaş iş…
yorumlar
ben ibizadayken televizyon seyretmezdim mesela,kemerdeyken de seyretmezdimbu ekrana da bigün bi vurcam tuz buz etcem
arkadaşım bu güzel aydınlatıcı bilgi için çok sağol. unutmuşum bu tabiri ve hatırlattın.ne güzel oldu.
ben izliyorum:)yazımdaki yorumlarımdan birinde belirttiğim gibi,şu an hayatımın bu noktası bol yemek yapmak, arada tv seyretmek ve bol bol çocuk işi yapmakla ( bir sürü rutin) geçiyor evet,küçük bebeğim kitaplarımı şu an için parçalamaktan keyif aldığı için rutin kitaplar okunamıyor; dvd gibi yere yakın duran:) çoğu elektrikli alet ortadan kaldırılmış vaziyette, mobilyaların çoğu da ortadan kaldırıldı yada açılır tarafları iplerle bağlandı, tutamaklarından açmasın diye çoğu çekmecenin tutamakları çıkarıldı:)))çok komik yani,e ben de arada derede bulduğum bir keyif saatinde kanaviçemi elime alıp başta canlı yayın, tartışma programları olmak üzere avrupa yakası hariç diziler olmaksızın, yaşam kanalları, babay tv:) izliyorum:)ve bence iyi de yapıyorum, kadın programı izleyemediğim için ayrıcalıklı değilim elbet, özel değilim onlar da insan ama ben de kendimce birşeyler izliyorum, bundan da dert sahibi olmuyorum, bebeğim büyüyene dek biraz böyle:)kanape patatesi oldum mu?hayır!çünkü sanırım o tanımda anlatılmak istenen insanlar; hiçbir işi gücü olmadan boş boş vakiti böyle dolduruyorlar:)bense anneyim, televizyona umarsızca dalıp depresif olmaya vaktim yok:)ama televizyonu seviyorum,güzel program ve kanalları seviyorum:)))
bebe’ye sailing channel seyrettiğin, büyüyünce denizci olur
sailing channel eşimin favorisi; tek üzüntüsü akşam 19:30′ da yayına başlıyor:)
bide ilginç bir ayrıntıdırki televizyon karşısında hayatını sürdüren patatesler gerçekten patates şeklini alırken bu bilgisayar patatesleri patates olmaktan biraz daha uzak nedeninide az önce kendi kendime şu şekilde açıkladım TV karşısında cips vb… yağlı abur cuburları rahatça tüketirken bilgisayar karşısında tüketmek daha zor çünkü yağa bulanmış eller ile maus ve klavye kullanımı işkence haline gelmekte
hadi ya digitürkten mi? paket yayın zaten o, döngel aynı programlar,bende uydudan 24 saat online sailing cahannel, ayrıca mare tv ve thalassa da var belirteyim de :))late night olarak da favorim Playboy TV.
🙂
almanlara da “kartoffel” yani “patates” derler. Sürekli patates yedikleri icin. Her köse basinda bir “pommes frites” ci (patates kizartmasi) var.
Ahhh! ahhh Bezgin Bekir’i özleyeceğimiz günler yakındır.
potatonun haliii
büyücü bu ikisi akraba neyim olmasin ????
aman bu salak kedicikler ki ben onlara bayiliyorum oturup cizgi film seyrediyorlar hatta bazen ekrana saldirip hizla kosan seye pati atiyorlar….Allahim iyiki bu tatli seyleri yaratmissin ..bayiliyorum bu yaratiklaraaaaaaaaaaaaaaa:-))))keyif pezolari….
Al Bundy’yi unutmak ne mumkun!! Kedilerden bile daha sevimli 🙂
@togepi’nin yazılarına benziyor…çalışma için, ellerine sağlık.çocuğunun biraz salak olmasını isteyenler televizyon seyrettirsin(!)(?)