Yazgının çocuklarıdır beslenen duygular…Sahip çıkılmak istenmezse araya girer akreple yelkovanSağır olunur kör olunur da…Lal olmayı bir türlü hazmedemezkendini bilmezlikleri.Bir silgi eline alman gereken!Ne söz kalır ne de meçhul zaman.Yağmaya başladığını sandığın aşkAslında gökgürültüsünden öteye nedir ki…Sağanağa yakalanmaya mecbur kılma yüreğini…Yaşadığın şimdilerde ve sonralarda sığ bir liman!08/03/2010
yorumlar
işte bu olay bitmiştir. çok güzel bence…yalnız şiir içinde okuyucuya yön veren virgülün eksikliğini hep hissederim, müziktesi es gibi durdurur bir nefes sonra tekrar yeni bir solukla devam ederilir…
not: bu kişisel düşüncem,böyle olmalı demiyorum,şiirin akışını en iyi şairi bilir bence…
Yazgının çocuklarıdır beslenen duygular…Sahip çıkılmak istenmezse araya girer akreple yelkovanSağır olunur kör olunur da…Lal olmayı bir türlü hazmedemezkendini bilmezlikleri.Bir silgi eline alman gereken!Ne söz kalır ne de meçhul zaman.Yağmaya başladığını sandığın aşkAslında gökgürültüsünden öteye nedir ki…Sağanağa yakalanmaya mecbur kılma yüreğini…Yaşadığın şimdilerde ve sonralarda sığ bir liman!——————————————Sevde illaki bağlamıştır kafasında ama ben bu 4 parçayı birleştiremiyorum.Benzetme ve kişileştirme ahenk katar, kapalılık katar katmasına da herşeyin fazlası zarar.Anlam aramadan dümdüz okuyunca bir kaç kez daha okuyasım geldi. Söyleyiş güzelliği yakalanmış sankim.Geleceğe bırakılmış bir eser değil. Vurucu değil. Orijinal değil. Yeni bir bakış getirmiyor. Ama güzel. Çerez.Şunu dinliyordum.
Sayın Sınjop teşekkür ederim uyarını dikkate alacağım. Haklısın da aslında sanırım bu bende bir alışkanlık oldu ama virgül konmasa da duraklar fark ediliyor Allahtan:)
Sayın Avalıanch sanırım dümdüz yani anlam aramadan çerez niyetine okumaya kalktığınız içindir ki her şey fazla gibi gelmiş size…Beğenerek okumanıza sevindim.
Bu arada Sayın Avalıanch dört parçadan oluşmuş olsaydı Yazgının Çocukları inanın sizin yaptığınız gibi dört parçaya bölmüş olurdum…Bir bütündü aslında ama neyse artık çoktan okumuş gitmişsiniz:)
YOL ÇEKİMİHiç kimsey im.Varlığım yadsınır yeryüzündeÖtelerim kendimi ölümlü canlardanBu yüzden görünmez yüzümKristal aynalardaHiçbirşey im.Tartıya gelmez gövdemIrak sulardan gelmişim…Sarp yokuşlardanYol taşırım sırtımda…Hancılar sevmez beniİz bırakmaz topuklarımHiçbiyerliy im.Gurbettey im ülkenizde….Saçlarıma dokunmayınDokunmayın yüreğime..Garibiniz misafir..Garibiniz muhacirYol çeker daim beni. Birazdan gidiciyimParanız sizde kalsın..Sanmayın dilenciyim(alıntı)
ALİTERASYON DENEMESİYalvarış aheste bir yakarış, yanılır ve yalnız kalınır yolculuklarda…Beyaz bir bulut belirir beyhude gecede karışır birçok belaya…Âşık anılır Maşuk’a sorulur ansızın, Aşk’a istihare yatılır, yeşil ile beyaz hayra yorulur…Sustuğunu sanır ya, çenesine her düşen cümleye sarıldığında…Kopar ya karanlık gecenin koynundan, hiç düşmemiş gibi geceleri koynuna…Cemrede anılır cisim cisim düşen damlalar, izlenir cemalsiz bir duruşta…Hasat zamanı nadasa bırakılır tüm hâsılat, harman yerinde talan edilir kalansız mamul…Zilsiz bir kapıda tokmaklanır kahırlar, kan kusulur kızılcık şerbeti içtim denir zil takıp oynanır…Pervasız gülüşler gün yüzüne çıkarılır, şen şakrak ritimlerde peydahlanır sancılar…Uğurlanır, nazarına inandığın uğur böceklerinin kanatlarında umudun, izlerini taşır umutsuz bir bakışın…Tren karalar bağlar gecikmelerin sirenlerini dinler yüreğinde, terk ettiğinde diyar diyar tenine değdiklerini…Şefkatli sevişmeler, şart koşulunca şuursuz bir ana nasıl dönüşür şerbetli sularda…Çerkez Ethem bir kurtuluşun simgesi kaçışında, çetrefilli düşlerin kahramanı silah çekişinde…Derde deva dert edinişleri, değirmensiz çarklarda yaralı parmağın dönüşleri destanlaşır dilden dile…Ezel olmaksa ebedi hayatta, el sürmekse kutsal toprağa el açışları etmek eylemek mastarlarında duada…Fareli köyün kavalcısı fersah fersah ararken kayıplarını, fütursuzca dokunur diline küfürler…Gamsız bir bağırdan yankılanır mersiyesi, gramofon seslerine karışır gamı…Ilık bir meltem eser, ılık bir nefesi barındırır dudağın çukuruna dokunuşunda ıskalar hayatı…Jazz çığlık çığlığa, kırmızı jartiyerleri sökülmüş güzellerin janjanlı gecelerinde…Metanetsiz ölümlerde buldu kendini, meymenetsiz meydanlarda astı suretini meyil vermedi hiçbir gönülde maksadı açmadı girip çıkışları…Naralar atmadı şişede nüksetmeyen yaşamları, nargile dumanına boğulmadı narin parmakları çekmedi içine ney susmadı hiç nefesinde…Ortaçağdan ortalama bir ömürle gelen ortancalar sergilenir aşksız renksiz ulu orta tomurcuklanır…Ölümsüzlük iksiri sunulur, öyküden yoksun, öylesine yaşanmış ölümlü öpüşmelerde…Vesaireler sıralanır beyit gibi, veryansınlar koparda varmaz gideceği yere, taş oturmaz gediğine…İzmariti andıran gri izdüşümleri uçuşur her soluk alışverişte, nefes nefese izlenir içi içine sığmaz soluklarda üflenir iffetin kucağına…Ürkek bir güvercin kanatlanır sonsuzluğa, sur çığlığında üfürülür günah ve sevaplarıyla düşürülür sapan taşında ütülür tüm ladeslerde kısa çekişlerinde…La Fonten masallarıyla Kedinin Fareye aşkı lakırdı da anılır, Aslanın Kanarya Lev’i Garâmı lal olur her yenilişinde…Rüzgâr okşar rest çekercesine güneşe, sertlenir esip kükreyişinde rutubet kokar nefesi ranzalar arası bekleyişinde…Maltoferfol…Yazılanları yaşıyor Yazgının Çocukları…Kaleminin Gücü Adına Tebrikler Öbür Yarım …
Tebrikler benden Öbür Yarım.
@evvab “Hiç”in sanıldığının aksine “bir”, “şey”,”kimse”,”yer”, ve “zaman” sözcüklerine “her” anlamı kattığına inanırım çoğu zaman. “her” dir çünkü içerisinde bir inkar,bir isyan vardır “hiç” in. KEndini kandırıken bizi de kandırır umarsız görülen her şey ne kadar da umurumuzdaır oysa.Teşşekkürler @evvab!
Yol uzundur sevde oysa hiç ile her aslında aynı şeydir…Ben teşekkür ederim. Yazgının Çocuklarına tercüman olmak zor…
Teşekkürler benden @evvab. Bu arada görsel mükemmelmiş.