Tarım, bir çok klasik iktisatçıya göre bir ülkenin servetinin artması için önem vermesi gereken alanların başında gelir. Tarım deyince akla önce ekim alanlarına, yani toprağa yapılan ekimler sonucu sebze ve meyve yetiştirilmesi geliyor. Son yıllarda topraksız tarım ürünleri üretimi tarıma farklı bir boyut getirecek gibi.konsept çok zor değil, bitkiler barınma,su,gıda,ısınma gibi şeyler istiyorlar ve bunları normalde topraktan sağlayabiliyorlar. Eğer siz bitkinin topraktan sağladığı yetişme koşullarını başka bir ortamda sağlarsanız bitki o ortamda da yetişebilir!
uluslararası topraksız tarım derneği (ISOSC) topraksız tarımı kısaca şöyle tanımlıyor :
“Sucul olmayan bitkilerin köklerinin besin solüsyonuyla desteklenmiş tamamen inorganik ortamlarda yetiştirilmesi.”daha detaylı tanımlayacak olursak topraksız tarım; her türlü tarımsal üretimin durgun veya akan besin eriyiklerinde, sis şeklinde verilmiş besin eriyiğinde veya besin eriyikleriyle beslenmiş katı ortamlarda gerçekleştirilmesidir.
Topraksız tarımın amacı; bitkilerin gelişmesini besin solüsyonu yardımıyla sağlamak, bitkilerin besin madde ve su gereksinimlerini stres oluşturmadan karşılamak ve bunu en ekonomik bir şekilde gerçekleştirmektir. Topraksız tarım aslında örtüaltı (özellikle seralarda) yetiştiricilikte uygulanan ancak son zamanlarda açıkta da kullanılmaya başlanan bir yetiştiricilik yöntemidir.topraksız tarım günümüz için yeni bir teknoloji sayılabilir ancak tarihte buna örnekler bulmak mümkün;çinlilerin pirinç yetiştiriciliği,eski mısırlılar’ın milattan yüzlerce yıl önce nil nehri‘nin sularında topraksız yetiştiricilik yapmaları hidroponik sistem için tarihten birer örnek.bir çok araştırmacı babilin bahçelerinde oksijen ve besin maddesince zengin suyun sürekli pompalanmasının aslında hidroponik sistemle uyumlu olduğunu belirtiyor. daha sonra orta amerika‘da azteklerin tenochtitlan gölünden çıkardıkları göl tabanı tortullarını sallara (chinampa) doldurarak göl üzerinde yüzen bahçeler yaptıkları biliniyo. bitki kökleri çamur ve dalların içerisinden geçerek suyun içerisine uzanıyor ve yüzen adalar oluşturuyorlardı. hiç batmayan bu chinampalar pazarlara yüzdürülerek götürülüyor ve üzerlerinde yetiştirilen sebze ve çiçekler toplanarak taze olarak satılıyordu. bu işlerle uğraşan köyler birleşerek günümüzde meksika’nın başkenti olan mexico city‘yi oluşturmuş.Topraksız tarım tekniği, su kültürü,katım ortam kültürü olarak iki çeşit yapılıyor.gelecekte var olan tarım alanlarının kısıtlanmasıyla ülkelerin topraksız tarıma daha fazla önem verileceğine kesin olarak bakılıyor.Esin : Nisan 2007,Bilim Teknik
yorumlar
Güzel yazı. Bir belgeselde uzay gemilerinde yetiştirilmek üzere geliştirilen tatlı patateslerden bahsediliyordu. Yazı da olduğu gibi topraksız ortamda su içinde üretim üzerine deneyler yapılmış, başarılı sonuçlar elde edilmiş. Bu durum gelecekte uzay insanlarının yapacağı, yıllar sürecek uzay yolculuklarında aç kalmamalarını sağlayacakmış…
Evet gelecekte uzay yolculuklarında oldukça faydalı olacak bu.ayrıca konu ile ilgili nasa ve çeşitli ülkelerin bakanlıkları araştırmalar yapıyor, denizaltında haftalarca kalacak personelin taze sebze ihtiyacını bu yolla karşılamayı amaçlıyorlar.
çok ilgi çekici bir yazı.okurken merak edip öğrendiğim tamamlayıcı bir iki şeyi eklemek istedim. topraksız tarım(soilless) kavramı, hidroponik, ayroponik, akuaponik gibi bir çok kavramı içine alıyormuş. ayropon mesela NASA tarafından üzerinde ciddi çalışılan bir hadiseymiş. akuapon ise balık atıklarının bitki köklerine kanalize edilmesi ile yapılan bir tarım çeşidiymiş. jeoponi de atadan kalma toprak üstü tarım oluyor.şurda evde hidroponik bitki ve sebze yetiştirme yöntemlerini, şurda da azmin zaferi olarak adlandırabileceğimiz, antarktika’da sera kurup hıyar yetiştiren arkadaşları görebilirsiniz.bu gelişmeler bizi toprak ağalarından kurtarır belki ama bunların elinden bizi kim kurtarır bilemiyorum.
Ortadogu da Israil bu isi iyi beceriyor. Nerdeyse adamlar colde orman kuracaklar .Kibbutzlar tarim kooperatifciliginde bir numaralar, adamlar her bakimdan egitimli, colu kendilerine cennet digerlerine cehennem yapmak icin orgutlenmisler.
ser-hus dediği gibin adamlar yapıyo abi hatta çiğ le sulama yapıyorlar yuh diyor insan hırs yapmışlar vallacehennem mevzusuna gelince o hiç belli olmaz belki bir gün barış olur kardeş olurlar temennisi içerisindeyim. bu dünya sultan süleymana kalmadı demiş şarkıcı-şair.belki diyom sonunu getirmek istemiyom…
Peki iyi ama bu tekniklerin maliyeti ne olacak?Yani bu tekniklerle yapılacak üretimin topraklı üretimden ucuz olması lazım ki biz topraksız olarak üretilmiş ürünleri ucuza tüketebilelim. Yoksa uzay çalışmaları haricinde hiçbir işe yaramaz:(
perlit
perlit saksı bitkisi yetiştiriciliği ve fidancılıkta zaten kullanılıyor sanırsam
Arkadaşlar bu topraksız kültürü kurma maliyeti dekara 60.000 ytl ile 250.000 ytl arası değişiyor. Genellikle perlit denilen madde içerisinde yetiştirilebildiği gibi cam yünü, cocopit, saman, su kültürü vb maddelerde kullanılıyor.
10 $ a satip 100 $ geri aldigimiz beyaz toprak evet kullaniyor ve gelecegin topragi…..olmaya tek aday.
hafif ormanı yapsak mı hayrımız olsun vatana millete:))herkes yapıyo…orman görünümlü çalılara bilmem nerenin ormanı diye tabela bile asıyorlar
arazinmi var bossaout yoksam 49 yilligina orman bakanligindanmi kiralayacagiz ???? yoksa suralarida biz agaclandiralim diye yapiliyormu bu isler ????
yok yahu ne gezer olsaydı zate ağaçlandırmak yerine hemen bir gecekondu dikerdimdevletin arazisi bol ağaçlandıracaz dersek para istemezler heralde hatta fidan yardımı bile yapabilirler gibi geliyor
peki, bitkiler toprağa sadece uygun ortam yaratması için ihtiyaç duymuyorlar ki… aklıma ilk gelen soru şu: acaba bitkilerin topraktan edindikleri mineral ve elementler alternatif ortamda onlara ne şekilde veriliyor?
pilli pati başka ne için ihtiyaç duyuyorlar?alternatif ortamda onların köklerine çözeltiye bandırılmak suretiyle veriliyor.bitki köke harcıyacağı enerjisini kendine harcamış oluyor.topraksız tarımda yetiştirilen bitkilerin kökleri daha küçük oluyor kendi boyları daha uzun oluyor. bazen fazla sulu ve büyük olabiliyorlar.
selam @nihilanth;açıklamaların için teşekkürler. biraz da linklerden anladığım kadarıyla ve senin yol gösterdiğin anlamda, bitkinin köküne değil de kendisine daha faydalı büyümesi konusu ilginç geldi. bitkinin davranış değişikliği inanılmazdır herhalde.not: bitkilerin toprağı hem sabit bir ısı ortamı yaratmada hem de gerekli mineralleri almada kullandıklarını bildiğimizden, toprak olmadan minerali nereden edinecek diye düşünmüştüm. açıklamalarınla aydınlandık.yazı gerçekten güzel. paylaşım için tekrar teşekkürler.
tekrar selam arkadaşlar. Bitkilerin beslenmesi, dışarıdan makine aracılıyla bitkilerin köklerine drip denilen malzemeyle iletiliyor. dışarıda bulunan makine o gün ki gün sıcaklığı, bitkilerin ışıklanma süresi, gün uzunluğu gibi değerleri değerlendirerek, bitkiye gönderilecek gübre, asit ve su oranını ayarlıyorsunuz. bu sistem o seçenekleri var ki; bitkinin karbondioksit ihtiyacını karşılayacak, suni güneş ışığı gibi alet edevat bağlayarak bitkinin gelişimini tamamen kontrol altına alıyorsunuz. Antalya’nın Kumluca ilçesinde bu tür sistemler kullanan çiftçiler var merak edenler araştırabilir. Hali hazırda Ziraat Müh. öğrencisi olarak bende her türlü bilgiyi paylaşabilirim.
@pilli pati rica ederim.ek olarak, topraksız tarımda bitkinin kökünün daha az büyümesi ve daha verimli olması tabii ki istediği minerallere ve suya daha çabuk kavuşmasından dolayıdır. topraklı tarımda bitki istediklerine tam manasıyla ulaşamadığı için köklerini toprağın derinlerine uzatarak suyu arıyor, başka şeyleri arıyor vs.
teşekkürler yavaştempo. ben de bir şey sorayım hazır ziraat müh. öğrencisini yakalamışken :)türkiye’de bu sistemin yaygınlaşması ve ucuzlaştırılması için neler yapılabilir?
acaba uzayda domates, salatalık, çilek, palıcan, biber, yetişirmi? yıllar önce Mersin’in Erdemli İlçesi’nde bulunan Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü’nde bir hoca uzayda sebze yetiştirilebileceğini söylemişti ve kanıtlamıştı. Ama ondan sonra hocadan haber alınamadı. bu topraksız tarımda böyle bir şey olmasın
bu sistemde kullanılan parçaların çoğu plastik malzeme ama ne yazık ki güzelim ülkemizde üretilmiyor. Neredeyse tüm parçalar yurt dışından getiriliyor. Ülkemizde üretilirse ucuz olabilir sonuçta plastik. Ama ne hikmetse daha ilgilenen yok bu konuyla. Umarım yakın zamanda bu sistem yaygınlaşmaya başlarsa, üreticiler çıkabilir. Fiyatlar başka türlü düşeceğe benzemiyor. Birde istediğiniz seranın yapılacak malzemeninde fiyatı etkili oluyor bu konuda örneğin galvaniz kullanılırsa maliyet bu fiyatları buluyor demir kullanılırsa daha ucuz oluyor fakat dayanıklı ve uzun ömürlü olmuyor malum su ile demirin tepkimeye girme problemi :). yaygınlaşması içinde fiyatların ucuzlaması lazım veya hayırsever bir zengin bulmak lazım geliyor en son ihtimalle de bir kefil ile birlikte bir bankadan çiftçi kredisi almak. Aydınlatıcı olduysa ne mutlu bana. Bununla ilgili güzel linkler bulunca bir yazı koymayı düşünüyorum bu kadar ilgiyi cevapsız bırakmak ayıp olur biraz…bu sistem yurt dışında kullanılıyor yaygın olarak aslında işin doğrusu da bu. o hoca tebrik etmek isterdim ama büyük ihtimalle yurt dışında bir üniversitede iyi bir maaşla hocalık yapmaya başlamıştır. Türkiye de böyle insanlar desteklenmiyor sizin de bildiğiniz gibi.
Girişimciler için, Türkiye’de topraksız tarım imkanları hakkında bir haber : http://www.haberturk.com/haber.asp?id=73651&cat=130&dt=2008/05/12
Bilgi için teşekkürlerbasurbasur belirtileribasur nedirbasur kremi