Evvel zaman içinde o zaman orta okullar ilkokul olmamamış iken.Bende O okulların birine mensub iken.Yaramazmı yaramaz muzurmu muzur haddaha munzur öğrenci olduğumdan hoca ben ve ben gibi iki arkadaşımıda sınıfın notları en iyi üç kız öğrencisinin yanına oturttu.Ben kesinlikle en şanslısıydım kız çalışkan değil zekiydi.Bi o kadarda inatçı.Neler yapmadım ki kıza.Söz alıp ayağa kalkdığında otururken artık sandalye yoktu.Sıranın gözüne ne koysa saklardım. Rotriglerin içini boşaltıp kağıtları küçüp ısırıp yüzüne üflerdim.Sonra nemi oldu ben ne yapıyorsam aynısının fazlası dönüyordu artık ben yerden kalkamaz olmuşdum çünkü sandalye her kalkdığım da artık bırakdığım yerde yoktu.Sıranın gözüne bişey koyamıyordum ve saldırdığı zaman yüzüm kızamık cıkarmış gibi kağıt.Ben muzurlukdan yapıyordum o inatdan ama farketmiyordu aynı sonucu veriyordu.Sınavda sorularımı hep çözerdi bizde yanyana sıralara A-B kağıt dağıtırlardı sorular faklı bi gün kağıdımı veriyorum almıyo veriyorum almıyo bende çekdim aldım kağıdını ikimizde boş kağıt verdik sınavın sonunda.Artık paranoyak saldırıyı en iyi savunma bilen çocuklar olmuşduk.Emin olun çok eyleniyorduk böyle olmasından mutluyduk.Ozaman comodor64 ler amiga500 lere yeni terfi ediyor pc lermi super online yok ki mırc dan haberimiz olsun.Walkmanlerin o kafaya takılan kulaklıkları kulağa takılır olduğunda ilk biz aldık bi ucunu o bi ucunu ben gömleyin içinden geçir kolundan çıkar avcunun içini de at kulağa müzik dinle ders boyu.Çocuklukdaki o kalabalık olma güdüsünü ilk yenme anlarımızdı.Çok olursak daha çok eyleniriz değildi artık biz olursak daha çok eyleniriz oturuyordu. Sonra bu benimseme duygusunu hep taşır oldum.Şimdi de bi ev arkadaşım var aynı 13 15 yaşlarımda ki gibi aynı olmamız gerekmiyor bir birimizi ne kadar benimsedimiz önemli güven!!! Ama şakalar deyişdi iki gün önce o wc deyken ben onu paranoyak ettim kapının altından banbinin sipariş fişini attım böcek ilacı sıkdım sonra o spora gitti ben duşa girdim çıkdığımda evin bütün odalarının kapısı kitliydi ben bornozla salonda kalmışdım. Evet eve dönmüşdü.Bu son ki daha neler var.Diyoloklar bile komik ama önemli olan bu değil ben kapıyı aca bilirdim kitli değildi oda kombiyi kapıta bilirdi ama verdiğimiz yarış yaratıcılık.Yapmadığımız şeyleri bile niçin yapmadımızı bilmek zev ki veren bize.O hala daha iyi.Ben de önüm deki maclara bakıcam.Şöyle bişey düşünüyorum tv de bi program var birinin yanına gidip iki tane kasap getirirse bi tanıdığı bin ytl vericez yada bi mikrodalga fırın getirirse iki bin ytl vericez gibi tabi arananlar arıyanın saçmaladığını düşünüyor.Biz ne zaman denkgelsek programa başımıza gelirse teretdütsüz uyguluyacaz diyoruz. Ben de diyorum ki evdeyken arıyım.Taksim meydanına elde mikrodalga yolluyum bunu aransın dursun beni diyorum nasıl
yorumlar
ellerine saglik… bir de imla hatalari olmayip daha kolay anlasilsaydi daha da güzel olurdu.
Suuguurccan sağ olasan! Bu vesile ilen bütün vaktini ayırıp da yazılarımı okuyan herkesden verdiğim zahmetden dolayı özür!!! Böyle boktan bi sorunum var ve yenmek için uraşıcam. Tel msj alışkanlığından olabilir.
başlıktaki üstten kesme midir çentik midir neyse işte onlar nedir niyedir? simetrik olsun diye mi ?
yaa özür ne demek… herkes yapiyor bir takim hatalar. ben de yapmis elestirilmistim. sonradan düzeltmeye calistim.
bu yazı bize anlatıyor ki çılgınlığın hiç değişmemiş.hafif çılgın seni:)
Ya bacımkonuşuyor gibi yazı yazmışsın.Gözlerim döndü okurken ve anlamını birbirlerine tuttururken.Yazıya biraz ruh ver.Erotik hatıralarınız varsa çıtır-kıtır arkadaşlarınla ilgili yaz buraya.Ferahlıyalım biraz.Yeni yazılarını tutkuyla bekliyorum.SaygılarNephilim
sugurcan ben başlıktan bi şey annamadım, ne demek istenmiş olabilir ?
zaman degisiyor demek istenmis galiba…ama zamanlar degisiyor diye cogul kullanmis arkadas.ama o kesme isaretleri nedir ben de bilmiyorum!
e bunun türkçesi yok mu? yada yazıyı ingilizce yazsaymış ya,neyse ben dışarı çıkıyorum kentaki fırayt çikinda layt bişeyler yiyeyim sonra da sıtarbaktsa hazelnatslı kafe içerim, yer de kalırsa mövenpikte bıiekkörıntlı ayskıriim alırım
kopanisti alemsin yaaa:) var türkcesii ama bazilarii türkce kullanmiyorlar neden bilmiyorum.NICKLER ingilizce hersey ingilizce yaa:)durun size binbirgeceden bir kac replik hatirlatayim:)ayy isimleri bilmiyorum…bir saniye hemen arastirip buluyorum öyle replikleri hatirlatiyorummmmmmm…görüsürüz biraz sonra
heh OKEYDIR herkes ingilizce konusuyorr yaa nedir bu ama nedir nedir nedirkerem: aa bennu sahneyi (kahve kremasi) nerden buldun.off neydi o berlinde gecirdigim günler(konusan sahis berlini birsey saniyor).sahne’li kahve az icmedim.duyduguma göre sen isyerinde haselnuß’lu kahve yapiyormussun.bennu: ah evet size de yapabilirim memnuniyetle kerem bey!bunlar kahvelerini icerlerden onurla sehrazat geliyor.onur:ne iciyorsunuz böyle oturmus?kerem: haselnuß’lu kahve!sehrazat anlamamis ifadesi yapiyor o arada.onur da ona aciklama yapma ihtiyaci hissediyor.onur: bildigin hazelnut iste canim!:)
ulen ne zamandır çoğul eki olan s üstten çentik gerektiriyor hadi ben kaçırmışımdır belki gerektiriyordur da -ing ne zamandır o üstteki zımbırtıyla ayrılıyor noluyor ne demek onlar anlamaya çalışmayalım boşverelim mi demek oluyor bu kadar zamandır bir cevap gelmemesi ? amaan bee zaten anlamadığım başlığın altındakileri hiç okumamıştım şimdi iyi bir tutum sergilediğimi düşünüyorum sizlere soruyorum tutumumu doğru buluyormusunuz ? hmm evet tutumum doğrudur 🙂
güzel yazı, güzel fikir.ben arkadaşlarımlar beraber olduğum zaman geyiğin dibine vururum, gülmekten yer-yer yarılanlar olur, fakat bir şartım vardır; fiziki temas yok! hiç sevmem el-kol şakalarını, sinirden gözlerim dönüverir, bunun yüzünden geçen sene çalıştığım yerden istifa ettim, ayrıldım.
sugurcan o koydugun garip harf benim kılavyemde olmadığından hazelnat yazdım yoksa senin yazdığın doğru yanlış anlaşılmayayım, üzerime gelmeyin sonra 🙂 türküm doğruyum çalışkanım
hemmmmmmm anlasilmistirr:):) ben ingilizcesini yazdin sandim o garip harfli olani almancasi…ay cok manyak o dizi izleyin valla komedi gibi.bana bir sahne’li kahve:):):9
valla bi fimde deniz, yelken, tekne varsa ben zaten seyrederim kaçmaz, bunlara ilaveten güzel kızlar da varsa dadından yinmez.
ooff kopanisti deniz diyon yelken tekne diyon bi de kızlar diyon ooff yaa ooffff kopanisti sen ne diyoooon yaaaaa
ben biliyommu kardeşim ne dediğimi, yemişim kafayı bunlarla, ne yapayım benimde konseptim bu, bunları bırakıp ali sami yene maç seyretmeye gitsem daha mı iyi olacak sanki?
Doğru şakanın da kaka olmamasılazım zulcenaheyn
Koyun olmaktansa çoban olmak pek tabi ki daha iyi bir fikirdir fakat köylü masumlara eşek şakası yapan bir çoban, öyle bir an gelir ki tek derdinin otlamak olması için koyun olmayı tercih edebilir. ee ne de olsa her koyun kendi bacağından, her çoban da kendi kavalından asılır, dikkatli olmak gereklidir.Bir de oyun oynarken sana mantar tabancası çeken arkadaşına bazukayla ateş edersen muhtemelen kafana atomu yersin. Yaratıcı olmak başka, çoban olmak başka. Yaratıcı bir çoban da olunabilir, o ayrı.
her zaman söylemişimdir”inat yaratıcılığı körükler” diye…fakat savunma amaçlı olarak en oturaklı motto’m da;”emniyet önde gider”dir.seni biraz emniyetsiz gördüm @nicho ;)) kalıvermişsin kapalı kapılar ardında! o da yazının tadını vermiş canım :))