Michael Hoffman’ın yönetmenliğini ve senaristliğini yaptığı filmde ünlü Rus yazar Tolstoy’un hayatı anlatılıyor. Jay Parini’nin yazdığı kitaptan uyarlanan film, kitapta ki 6 farklı karakterden biri olan Valentin’in bakışından anlatılıyor. Tolstoy’un hayatına asistanı olarak giren Valentin, Tolstoy’un fikirlerine inanıp, müthiş bir saygı gösterse de; Tolstoy’un eşi Sofya’ya da hak vermekten geri duramıyordu. Sofya diğerlerinin aksine kocasını bir ilah gibi görmüyordu. Eşinin fikirlerine saygı duysa da çocuklarının mirasının dağıtılmasını istemiyordu. Bunun için kocasına fazlaca muhalefet yaptı. Fakat başarılı olamadı. Tolstoy tüm mirasını dağıttı ve karısının muhalefetinden uzaklaşmak istedi. Bunun için bir gece yarısı kızı Sasha ve yakın arkadaşı Vladimir Chertkov ile yolculuğa çıktı. Fakat artık yaşlanmış olan Tolstoy, kötü yolculuk koşullarına daha fazla dayanamadı ve hastalandı. Hastalığı iyice ağırlaşınca bir tren istasyonunda durdular. Bunu duyan insanlar bu tren istasyonuna akın ettiler. Tabi ki kocasını delicesine seven Sofya da bunu öğrendiğinde hemen kocasının yanına gitti. İlk önceleri Tolstoy ile görüşmesine izin verilmedi. Fakat ölüme iyice yaklaşan Tolstoy karısını sayıklamaya başladığında görüşmesine izin verdiler. Sonrasında Tolstoy eşinin kollarında hayata gözlerini yumdu.

Tolstoy ve eşi Sofya
Tolstoy ve eşi Sofya

Filmde Valentin rolünde James McAvoy oynuyor. Tolstoy rolünü Christopher Plummer,Sofya rolünü ise oscarlı oyuncu Helen Mirren canlandırıyor. Bunun dışında Tolstoyun kızını James McAvoy’un eşi Anne Marie Duff oynuyor.

Bir biyografi filmine göre oldukça başarılı bulduğum filmi umarım siz de beğenirsiniz.