-ateş ve tutku nedir?-şu apartmanın pencerelerini görüyor musun?hepsi birbirinde farklı,bak mesela şu evde bitki seven biri yaşıyor,her yeri sarmaşıkla sarmış.-ateş ve tutku bu mu?-hayır,bu botanik….SOLİNO’dan bir yel değirmeni üfürüğü….Sanki her şeyi silmek istiyordu.İnsan, hayatındaki, bütün hayatındaki her şeyi silebilir mi.İntihar. Kol geziyordu yaşam düğmelerinde.Her yan ip, hayatın bir ip ucunu kapsıyordu.Samimiyetler, aşklar kadar belirsizdi.Aşk, belirsizlik demekti.Daha ne kadar güçlü olabilirsin.Ne kadar daha güçlü görünebilirim.Kendine ait bir oda, kendine ait şarkılar yazmanın.Ne çok anlamı varsa, üzerine, yaşam hücrelerine yapışıveriyordu.Doluluktu bu.Dolu olmanın anlam yoklaması.Bana mı bir şey söylediniz,Sağırımda, biraz.Sağırlaştı da hayat. Az biraz.Yutkunamıyorum artık. Dolanıyor her şarkı dilime.Yutkunursam çıkaracak gibiyim içimdekileri.Sanki, bütünen, her şeyi silmek niyetindeydi.Kavga çıkarmak durumundaydı.Ezgisi belirsiz şarkılarda dağılmak zorundaydı.Sanki çok şey bekliyor gibi davranmak zorundaydı.Her şey yerliyerinde, anne.Bir sorun…bir problem yok, kalmadı.Gidebilirsin o halde.Anne, dinlerken beni sen. Dinle lütfen.İntihar için hangi yolu seçtiniz bayan e?Yaşamamak bir seçimdir.Ohalde.Hızlıca, zayıfça. Bir ses dürtüsü gibi her çıkardığı kelimeye eşiyordu. Küfür gibi bir şeydi bu.Küfür yolluyordu sanki. Ya da çok yasadışı koku çekmişti burun yuvaları.işte ikisinden birindeydi gerçek. Gerçek nedir diye sorması mühim miydi.Ve sona yaklaşmıştı. İntiharı uyuyordu. Tren, hayat.İlk şarkınız trenler üzerineydi değil mi?Bir sonraki, bir sonraki de. Değil mi?Küçük rüyalar baharına hoş geldiniz.Cümleleri şuracığa bırakınız.Yeni şiirler ve yeni hayatlar köşesine.Siz, mi ? siz şuraya çevrilin.Eskilerle ayaklanmışsınız. Yeriniz daha derinlerde. Lütfen şiirlere yardım çıkarınız. Bir kofilcikle olacak iş mi ? lütfen yardım edin. Şiirlerin sümükleri geldi mi, durmak bilmez. Lütfen, tüm delilikler.Buraya akacak. Yoksa.“İntihar, en büyük şiirdir. “