Asagida yer alan metin;uzun sure birlikte calistigimi ve hala isbirligi icinde oldugumuz bazi arkadaslarimin, uzun ve zahmetli calismalari sonucu cocuk haklari konusunda hazirladiklari bir bildiridir..Bu konu da ;herkesin uzerine dusen ufak ta olsa bir sorumlulugu oldugunu dusunmeden edemiyorum,Hali hazir da bir cocuk politikasi dahi olmayan bir ulkede cocuk olarak yetistik, ve bu sekilde devam etmesi demek cocuklarimizinda bize maruz gorulen zorluklari yasamasina referans olacaktirbu nedenle toplumsal bilinc , ve farkindalilik yaratmak icin bizlerin bir sorumlulugu yahut gorevi oldugunu dusunuyorum.. Turkiye de cocugun durumu icin burada,bildirinin orijinali icinde burdan buyurunTürkiye’nin 27 milyonluk çocuk nüfusu pek çok ülkenin nüfusundan çok daha fazla. Buna karşın ağır aksak yürüyen eğitim sisteminin dışında çocuk hiçbir hizmet alanının ya da düzenlemenin öznesi olarak alınmıyor. Çocuk ne haklarıyla ne de varlığıyla birey olarak kabul edilmiyor, yadsınıyor. Bu yadsıma çocuğa ilişkin sorunların algılanmasını da, çözümünü de güçleştiriyor.Toplumun genelinde var olan bu yadsıma kendini siyaset alanında da gösteriyor. Çocuğa ilişkin sorunların çözümünde sorun odaklı yaklaşım oldukça yaygın. Çocuğu hakları ve birey olarak varlığıyla tanıyan ve önemseyen, ona değer veren bir yaklaşımın eksikliği kendini pek çok alanda olduğu gibi siyasette de gösteriyor. Çocuklar kendileri için kurulmamış bir dünyada, kendilerini önemsemeyen bir sistemin içinde büyümeye ve kendilerini gerçekleştirmeye çalışıyorlar. İyi niyetli pek çok çaba küçük iyileşmeler sağlasa da bu toplumun tamamında “çocuk için bir iyiye gidişe” işaret etmiyor.Bu tablo içerisinde bir genel seçimlere daha yaklaşıyoruz. Erken seçim kararıyla birlikte 22 Temmuz 2007’de siyasi partiler parti programlarıyla, vaatleriyle seçmenlerin karşısına çıkacaklar. Şimdiye kadarki seçim süreçlerine bakıldığında çocukların seçmen olmamalarından dolayı vaad listesinde hep geri sıralarda kaldığı görülüyor. Parti programlarına bakıldığında da çocuktan ya hiç söz edilmiyor ya çok az söz ediliyor ya da söz konusu edildiği yerlerde de çocuğun topluma ait bir varlık gibi gösterildiği ama haklarının ve ihtiyaçlarının dikkate alınmadığı görülüyor.2007 seçim sürecinde çocukların hak ettikleri şekilde gündemde yer almalarını sağlamak amacıyla başlatilan Türkiye Çocuk Politikası Çalışması kapsamında ve Haziran ayında başlayacak ÇOCUKLAR İÇİN “EVET” KAMPANYASI öncesinde, siyasi partilerin ahanda burdanbir önceki seçimde ilan ettikleri parti programları ve vaatleri içinde çocuğa verdikleri yeri irdelemiş ve sonuçta;- Bazı siyasi partiler parti programlarında bir kez bile çocuktan söz etmemekte, pek çoğu 1 kez ve sadece eğitim alanında ve genel geçer tabirlerle söz etmekte olduğunu yani 27 Milyon çocuğun “es geçilmiş” olduğunu,– 20 sayfa ve yaklaşık 9000 sözcükten oluşan hükümet programında çocuktan sadece 2 kez söz edildiğini ve bunlarında içerikten yoksun olduğunu,
– Pek çok siyasi partinin parti programında çocuğa bakışın evrensel kriterlerle bakıldığında eksik, hatalı ve hatta çocuk haklarının evrensel normlarına aykırı olduğunu (ör: çocuğa bakıştaki eksikliği temelden anlatır şekilde “suça itilmiş çocuk yerine” “suçlu çocuk” kavramını kullanılması ya da “sokakta yaşayan çocuklara” “sokak çocukları” yaftası yapıştırarak dilenciler ve evsizlerle birlikte aynı alanda değerlendirilmesi vb),- Çocuk haklarına pek çok siyasi parti programında hiç yer verilmemiş olduğunu,– Çocuğun devletin ve toplumun malı olarak algılandığını,
– Uluslararası insan hakları belgelerine genellikle hiç yer verilmemiş olduğunu, bu yer verildiği istisna durumlarda da bu belgelerin isimlerinin yanlış yazıldığını ve içeriklerine hiç değinilmediğini gorulmustur.
Ne yazık ki hâlâ ne siyasilerin söylemlerinde, ne de parti programlarında çocuk hakları lehine alınmış bir tavrı, atılmış bir adımı ya da seçmenlerle paylaşılmak üzere hazırlanmış bir ülke çocuk politikasını işitmiyor ve görmüyoruz.Cocuğu ve haklarını önemseyen her kişiyi ve kuruluşu Türkiye’deki çocuk gerçeği ile yüzleşmek ve sorunları çözmek iradesi oluşturmak için tüm siyasileri harekete geçirmeye destek vermeye çağırıyoruz.
Seçimlere 26 Gün Kaldı ve Hâlâ Siyasilerden Ses Yok!
iLLERiN HANi | 27 June 2007 09:44
abuse allah amplify the voice of children çare children rights childs benefit çocuk constitutional rights from exploitation hakları health kaldirim tasi yapsin sizi leisure name and nationality ne ne seda neglect nutrition Recreation ses var sözleşmesi stand up for children rights to education to life uncategorized underprivileged children
yorumlar
Siyasilerden ses yokBizimkilerden hic yok ):
Müeyyideleri uygulamakta ve kaale almakta pek hünersiz olduğumuz gözönüne alınırsa sorun kanaatimce yine dönüp dolaşıp genelde eğitime ,özelde kadın eğitimine gelir dayanır..Hemen hemen hepimizi bir kadının eğittiği gerçeği ele alındığında kadınlarımızın yani analarımızın pek te eğitimli olmadıkları,bizlere doğa,insan,çocuk sevgisini pek veremedikleri,insan haklarına saygı gösterilmesi,yerlere tükürülmemesi vs gibi kavramları bize öğretemedikleri oratya çıkar..Tabi bu durumu 25-30 yaş arasına kadar mazur görebilir,suçu eğitimsiz yetiştiricelere atabiliriz..Artık o yaştan sonra birey, doğru ve yanlış algılamasını düzeltmiyor bir takım bahanelere sığınıp kendine yontmaya devam ediyorsa ortada birey değil hayvan vardır artık.
@saatonikiyakin, guzel 1 konuya deginmissin yanliz farkli bir konucocuk politikasi…ne cocuklar icin ne de gencler icin politikanin olmadigi ,varsa yoksa yetiskinler dusunulup onlar uzerinden tum ulke ye uygulanan politikalarin oldugu bir ulkennin yurttaslariyiz..bu konuda karar vericiler kulaklarini ve kiclarini tikamaktan baska bir bok yedikleri yokkarar vericileri bizler yoluyla bu hassas konuda karar asamasina getirmeliyiz, ve herkesin hakki olan yasamsal haklari elde etmesini saglamak bizlerin dusunmesi gerekn bir sorumluluk oldugunu dusunuyorum
Valla hocam nedense bireysel gelişime inandığımdan dolayı aslında vurgu yapmaya çalıştığım nokta, kurallar konsa da ,parti programlarında büyük harflerle ifade edilse de,kanunlar,yönetmelikler yapılsa da (az çok faydası olsa da) uygulayıcı insan olacağına göre ,bu uygulayıcılar amiyane tabirle “adam” değilse amman diyorum..Yani şu bencilliğimizden sıyrılmadıkça toplu hareketin pek manası yok..Daha bireyin çocukla ilgili bir politikası yokki siyasi partilerin olsun…Partileri de bireylerin oluşturduğunu düşünürsek…..