benim iki oğlum bir kızım var. küçük olan oğul evin en önemli en ayrıcalıklı bireyi. öncelik onda. diğer ev sakinleri gerçektende sakin sakin onun bir dediğini iki etmiyoruz. ama yinede haftalık bakımı günlük beslenme durumu bana ait.anneyim ya… Arada bir KURBAN OLURUM SANA BEN OĞLUUUMMM KUZUUUUMMM !…”diye bir nara atıyorum herkes strese giriyor. yakışıklı bir erkek o. bazen fazla ilgiden havalara giriyor… bazende çene yerlerde. susturabilene aşkolsun. üzerinde hep sarı yeşil elbisesi var… aramıza katıldığında belki 15 gün isim bulamadık ona… çimen dedik olmadı, limon dedik olmadı… sonunda FISTIK dedik… fıstık bu ara tüy değiştiriyor… pamuğum benim… güzel oğlummm benimm diye fısıldadığımda yandan yandan sıralayarak kafese uzattığım parmağıma yaklaşıp hafif gaga atıp (kendince çok güçlü) poz yapıyor. 1,5 yıldır bizlerle. arkadaşlar çalıştığımız kurumun geniş vadisinde bulmuşlar onu. daha doğrusu gelip o konmuş omzuna birinin… sahibini aradık sorduk kimse çıkmayınca, benim muhabbet kuşu sevdiğimi biliyorlar ya beni annesi seçtiler… eve götürdüğüm günün ertesinde güzel bir kafesi oldu. bende bir heyecan ki sormayın… ama benim güzel oğlumun tırnakları kırık, kopuk, gagası çatlak, korkak, kısacası çok çile çekmiş bir muhabbet… tırnaklarından toplam 5 tane eksiği var. kafes kapısı sürekli açık. ama benim oğlum çok terbiyeli ancak ben elimi kafese sokup “hadi bakalım dışarı uçuşa çıkıyoruz” dediğimde elimin üzerine atlayıp kafes kapısından başını eğerek bir anda çıkıp soluğu karşı koltuğun kenarında alıyor… bu FISTIK BEY gitar hastası. kızımın gitarı hep aynı koltukta durur. beyimiz mutlaka o koltuğa geçer ve başlar onunla konuşmaya. hele gitarı kim eline alıp tıngırdatmaya başlarsa konar onun omzuna başlar sağını solunu temizlemeye… ama en çok hip hop türü parçalara bayılıyor köftehor. dans yarışmasına katılsa iyi derece elde eder aslında… son günlerde Ankara Misket havasına geberiyor. tutabilirsen tut kendini. hep beraber evde şıkır şıkır oynuyoruz… fıstık beye Allah uzun ömür verir inşallah… kaç yaşında olduğunu bilmiyorum… tek dileğim bizi erkenden bırakıp gitmesin… iyi ki var.. yaşamımız renklendi sayesinde.. SARI YEŞİL…
deneme
yorumlar
Bu kuşlara “kuş beyinli” diyenleri buradan kınıyorum:)
Bizim ki de annemin gözlüğünün kenarına konar, başlardı konuşmaya. Bir de fıstık yediğimizi duymasın, hemen gelir omzuna konar, ağzının kenarından yemeye çalışırdı.En çok “Annecimmm anneciiimmm canım annecimmm” demesini özlüyoruz.Off ki off kaçtı gitti…
yaaaaaaaa…. canım benim…inşallah yeni ailesi iyi birileridir… oy kuzum benimmmm..benim yakışıklı oğlum bir çok insandan daha akıllı. kuş sahibi olmadan önce insanlar anlatırdı inanmazdım. evimizin neşesi o.. geçen haftadan beri sokakta bir kediye kafamı taktım… eve alayım almayım muhasebesi yapıyorum.. bu arada fıstık beyi unuttuk tabii… kedicik bizim evi çok sever eminim…
onlar alışır birbirine … eğer minnoş küçükse …
işte evimizin yakışıklı erkeği….FISTIK BEEEEEEEYYYYYYYY…
fıstık bey