Erbakan güruhunun en sevmediğim özelliklerinden biri de,eşlerini olur olmaz heryere götürüp göstermeleridir.Bir taraftan inanç sömürüsüyle taraftar toplarken,diğer taraftan islami yaşama biçimiyle bağdaşmayacakderecede eşlerini gündemde tutuyorlar.Elbette onların da sosyal hayatı olacak ama,sepet gibi yanında taşıyıp olur olmaz yerlere götürmekde islami yaşam biçimiyle uyuşmuyor.Aslında yukarıdaki cümlelerin kuruluş tarihi,akepenin kuruluşundan öncesine dayanır.Akepe, refah oluşumunun içinden çıkıp bu tabanlakarşı karşıya geldi, muhalif oldu.Ama o eski pis huy devam ediyor.Tam bunlar olup dururken diğer tarafta,tam da tezat bir görüntüyle karşı karşıya geliyoruz.Bildiğimiz gibi, özellikle de sisasetçilerinçağdaşlık imajı vermek için eşleriyle-aileleriylepoz verip resim çektirdikleri ve yayınlattıkları malumdur.Bunun çok da işe yaradığını biliyoruz.Çoğu siyasetçinin bu popülizm oyunundan yararlandığıülkemizde, nedense Deniz Baykal’ın buna pekrağbet etmediğini görüyoruz.Tam da bu sırada, şu bildiğimiz polemik meydana geliyor.Bu olayın farklı boyutlarıyla ilgili farklı yorumlar yapılabilir.Ancak ben, Baykal’ın:”Ne yani, sepet gibi yanımda mı taşıyayım!”şeklindeki tepkisini haklı ve doğru buluyorum.Deniz Baykal’ın Türkiye siyasetindeki yeri, yararlılığı,işlevi, katkısı, rolü farklı konulardır.Bu nedenlerden dolayı kendisine pek de sempati duymam.Fakat kadınların siyasete malzeme yapılmaması konusundahem “çağdaş”, hem “fazilet” hem de “akepe” çevresineörnek olan bu davranışından dolayı hem kendisinihem de eşini kutluyorum.”Ne olmuş canım, herkesin evinde o kadar altın var!”diye(bile)nlere örnek olsun.