1927 yılında Lady Wonder ismi bazı kişiler için pek çok şey ifade ediyordu. “Konuşan at” olarak ün salan Lady Wonder o kadar önemsenmişti ki, petrol bulmak ya da kaybolan bir kızın cesedinin bulunması için kendisinden yardım bile istenmişti.Lady Wonder harflere bakarak kafasını sallamak suretiyle insanların adını söyleyebilen bir attı. Sorulara harfleri sayarak cevap verir ve herkesi buna inandırırdı.Psişik olarak tabir edilen hayvanların içinde belki de en ünlüsü olan Lady Wonder, gözleri önünde yaptığı gösterilerden ikna olmayan dönemin ünlü sihirbazlarından biri tarafından bir sınava tabi tutuldu. Tanımadığı kişilerin adını bilen ve bunu harflerin yazılı olduğu kağıtlar aracılığı ile yapan atın yanına giderken sihirbaz sahte bir isim kullandı.Sahibi ile birlikte atın yanına bu isimle giden Milbourne Christopher, atın soyadını bilmesini istedi. Lady Wonder adamın asıl değil sahte soyadını bildi ve tüm bunların oyun olduğu ortaya çıktı. Atın medyum değil, sahibinin verdiği ipuçlarına göre bilgi verebilen bir hayvan olduğu, paranormal yeteneklere sahip olmayan fakat çok yetenekli, sahibiyle ileri derecede bağ kurabilen bir hayvan olduğu ortaya çıktı.

Bazı hayvanlarda bulunan telepati yeteneğine sahip olduğu iddiasıyla sahibi tarafından sık sık gösteriye çıkartılan Lady Wonder, sahibine çok para kazandırmıştır.Lady Wonder’ın şöhrete kavuştuğu yıllara çok uzak olmayan bir dönemde bir at daha insanların mantık sınırlarını zorluyordu. Bu atın adı Clever Hans‘tı (Akıllı Hans).Alman bir matematik öğretmeninin atı olan Hans sahibiyle birlikte tüm Almanya’yı dolaştı ve her yerde bir atın nasıl dört işlem yapabildiğini göstererek kitleleri peşinden sürükledi. Hatta Clever Hans notaları, haftanın günlerini, zaman kavramlarını toynağını yere vurarak gösterebiliyordu.Fizyolog Oskar Pfungst tarafından yapılan araştırmalara göre, at sahibinden uzaklaştırıldı, soruları başkalarının sorması sağlandı, bazı sorular cevabını bilmeyen kişilere sorduruldu. Hans’ın soru soran kişinin bilmediği yanıtları bilemediği, soru soran kişinin bildiği yanıtların tamamına yakınını bildiği ortaya çıktı. Ancak ortada Lady Wonder vakasında olduğu gibi kesinlikle hile yoktu. Bu sefer bu hayvanın insanların farkedemediği vücut sinyallerini algılayabildiği anlaşıldı. Ata soru soran kişinin en ufak bir rahatlaması, gerginliği, sayıları belirten toynak vuruşları sırasındaki mimikleri ve vücut dili, Hans‘ın bunlardan hemen anlam çıkararak kaçta durması gerektiğini çözümleyebilmesini sağlıyordu. At, sahibi dışındakilere de doğru yanıt vermekteydi ancak bunu ancak soran kişinin cevabı bilmesi şartıyla yapabiliyordu.Hayvanların insanlar tarafından fark edilemeyecek kadar küçük vücut sinyallerini algılamasına Akıllı Hans Etkisi adı verildi ve bu durum etoloji alanında pek çok çalışmanın, araştırmanın, sonuçların değişmesine yol açtı (Görkem Yeltan tarafından yazılan Yapraklı Pelerin adlı kitap Akıllı Hans‘ın hayatını anlatır).

Sayı bile sayamadığı ortaya çıkan Hans aslında sayı saymaktan çok daha fazla bir güce sahipti; ortada aritmetik işlemi yapan bir matematik dehası yoktu belki ama insanlarla hayvanlar arasındaki bağın gücü ve hayvanların algılama kuvveti meydana çıkmış oluyordu.