kandil varsa pervaneler de. kandil pervaneleri istese de varlar istemese de; ne kandil kızmalı pervanelere, ne pervaneler başkaları var diye birbirlerine, en çok kandil “pervane!” der, yaklaştırmaz kendisine. yanmak için aleve dalan pervaneler vardır. dizilmişler; yüreklileri alevlere dalacak, ve kandil, yanarken en mutlu sesi çıkarana aşık olacak; yine pervaneler olacak.

kızlar ve oğlanlar

esas oğlan kıza dedi ki: “sen hiç bir kız sevdin mi, kendin gibi… saçlarını taradın mı… ayaklarını ovdun mu… ağda yapıp güne rezil oldun mu… varım işte yanındayım, saklasam seni yılanlardan çıyanlardan dedin mi… uyuduğuna aldırmayıp başladığın masala devam ettin mi güneşi buyur edene kadar geceyle… kucaklayıp götürdün mü, düştüğü yerden kaldırdın mı topraklarla…” …kız oğlana dedi ki: “belki yaptım, ve yapmadım… belki bunu bana layık bulmadım.” ya da “sen hiç bir oğlan sevdin mi, kendin gibi… boynuna sarıldın mı… elinden tutup insan içine karıştın mı… sürme çekip aya karşı bakıştın mı… kavgalarda tüfek kapıp omuz verip oğlanına düşmanını şaşırttın mı… kahve koyup azıcıkta taşırdın mı… sen hiç çocuk doğurdun mu, koynuna alıp doyurdun mu… “… oğlan kıza dedi ki: “senin için ölürüm!”… kız oğlana dedi ki: “kimse için ne öl ne yaşa… ya devlet başa, kuzgun leşe”…