İstanbul’da yaşayanlar büyük ihtimalle biliyordur KaFiKa diye bir yer var. Cihangir semtinde imiş. Ankarada yaşadığım için, İstanbul’a olan nadir ziyaretlerimden birinde bu “Kaçırdığınız Filmler Kahvesi”ne gitmek niyetinde idim ki bu akşam kızılayda dosta giderken bir de baktım Cafe Kafika diye bir yer.
Kapıdaki garsona sordum,”İstanbuldaki Kafika ile bir alakanız var mı?” diye, olmadığını söyledi, içeri girip baktım, büyük ve geniş bir mekan, Bir kenarda büyük boy projeksiyon perdesi, tavandan şu yeni moda cihazlardan biriyle t.v. yayını yapılıyor perdeye. Üzülerek çıktım oradan. Oysa İstanbuldaki gibi eskiden oynamış, bir şekilde izleyememiş olduğumuz filmleri zileyebileceğimiz bir mekan olsa ne güzel olurdu.
Buraya gelip yazmaya başlamadan önce nette bir arayayım bakalım kafika hakkında neler var dedim, yukarıdaki linki tıkladıysanız kendi sitelerinde sadece “coming soon” var, google’daki aramada ise şu sitedeki yazıyla karşılaştım, üzüntüm daha da arttı.
🙁 ben soya soslu piliç yemek istemiyorum, ben kaçırdığım filmleri izlemek istiyorum 🙁
yorumlar
ben istanbulluyum kafikaya hiç gitmedim önunden çok geçtim ama sinan çetin prodakşın olması ve sinan çetinin bütün cihangiri ele geçirmiş olması itibariyle çok uyuzum kendisine. ama eminim güzel biyerdir fiyatları da pahalıdır :0}
sadece tek bir salon oldugu zamanlar (3-4 yıl önce) tosttan başka yiyecek, bira ve kahveden baska içecek yoktu. sadece film izlenirdi mekanda, fiyatlarda bu kadar abartılı değildi, hatta ben açıldığını duymuştum mekanın yerini bulmak içinde 2 saat tur atmıştım kazancı yokuşu ve civarında o kadar sıfırdı yani popülerliği. neyse kafikayla ilgili en güzel anımda, saat 9’dan öbür sabah 5’e kadar 4 filmli parti verişimiz. İşletmeciler kafikayı tikileştirmeden önce gençten bir arkadaş vardı orda yanılmıyosam ismi Ali’ydi. Süper adamdı o parti için adam başı 5 milyon vermiştik, 4 film tost ve sınırsız bira için. Güzeldi gerçekten. Sonra Sinan Çetin paranın kokusunu iyice aldı, film arşivindeki VHS’ler çıkarıldı hepsi DvD oldu ama eski kaliteside kalmadı mekanın. VHS arşivinde "Manic Depresif", "i want you", "Real Blond", "Totally Fucked up" gibi klas filmler varken şimdiki arşiv Matrix, titanic ve cinslerini kapsıyo, hayal kırıklığı yani. En son gittiğimde garip bir dekarasyon çalışması yapmışlardı mekanda, sinema salonlarının olduğu bir yerden çok clock work orange’daki milkbarlara benziyodu mekan. Bana en ters gelense kapıdan girince garsonların burnu havada süzmeleri insanı böyle giderse kravat zorunluluğu’da getirirler anlamsız bir yer oldu iyice.
Arkadaşımın daveti üzerine gittim bir kaç ay önce. Sadece iki kişiydik. Mekan güzel hoş biz buyuk salonda izlemişiz filmi sanırım. Fakat kafenin genelinin pek sicak bir yer olmadigi sanirim dogru ayrica birazda kar amaçlı gibi geldi bana en azından biz gittigimizde 4 kisiye kadar kisi basi 20/x milyon (x giden kişi sayısı) 4 kişiden sonra kişi başı 5 milyon almaları bunu gösterdi bana ama sanırım bu sadece iki kişi olup 20 milyon vermemizden kaynaklanıyor. Ama içerde istedigini yapabiliyorsun bu çok güzel, rahatsin v.s. Tavsiye ederim. Hele de kalabalıksanız kesinlikle tavsiye ederim sonuçta fiyat da daha uygun oluyor. Kafikanin onceki yıllarını bilip de şimdisiyle karşılaştıran arkadaşların yorumlarına bir şey diyemeyeceğim. Sinan Çetin adi geçiyor ne alakası varmış Sinan Çetin’in kafikayla, yoksa kafika onun mu?
cihangirin önemli bir bölümüyle beraber kafika’da onun. bir nevi monopoli durumu var sinan çetinin cihangir civarında.
dediğimde oydu zaten, ele geçirdi bütün cihangiri hala da zararlı böcek gibi yayılmaya devam ediyor çiyan….
:0}