He is a NewYorker
He is a NewYorker

Sayısız komedi filmine yapımcı ve oyuncu olarak imza atmış hemen hemen tüm dünyada 80 ve sonrası kuşakları komedi filmi diyince aklına ilk gelen isimlerden biride Adam Sandler‘dir. Kendisini çokta özen göstermeden takip edenlerin sayısı oldukça fazladır. Hiçbir zaman seyirciyle arayı açmaz verimli bir insan olduğu ve bu verimliliği ekonomik olarak çoğu önemli aktörlerden daha zengin oluyuşla da pekiştirmiş insandır. Tabi bunda en büyük pay kendisinin aynı zamanda bir yapım şirketinin olmasıdır. Bu şirket Sandler’ın yazdığı iki filmin isimlerinden oluşur. Happy Gilmore(1996) ve Billy Madison(1995) = Happy Madison Size bu şirketin çektiği filmlerinden bir kaçını söyleyince zaten onu biraz tanısanız bu filmleri yadırgamazsınız. The Hot Chick (2002) ve Deuce Bigalow: European Gigolo başrolünde neredeyse Adam Sandler’in bütün filmlerinde bir şekilde sahnede boy gösteren Rob Schneider‘in oynadığı filmlerdir.

Bunlar klişe komediler olsa da bunlara kötü film demek bence yanlış olur. Adam Sandler bence Sinemanın en güzel abur cubur filmlerini yapan adamdır.Kendisi 1966 yılında Brooklyn/Newyork doğumludur. Jerry Seinfeld’e benzer bir kariyer başlangıcı yapan Sandler Stand up showlarda baş gösterir. Biraz abartılmış olabilir ama şarkıcı olarakta ulaştığı başarılar en azından Amerikada hiçte kolay olmayacak başarılardır. Funny happy Birthday Song ile büyük bir başarı sağlar diğer şarkılarını dinlemek için buraya tıklamanız yeterli. Birde arkadaş ortamlarında dinlediğimiz “Sesame Street On Marijuana” şarkısı iyi bir geyik şarkıdır. Amerikada artık bir efsane olmuş olan Saturday Night Live Show‘un akıl takımı içinde yer alır ve bazı parodilerinde kendini oyuncu olarakta gösterir. Bence Komedi oyuncusu olmak için yeterli birikimi yapmış birisidir.Onun oynadığı filmlerin çoğu komedidir; fakat kariyerinde komedinin dışına çıktığı ve gerçek oyunculuğunu gösterdiği 3 filmi vardır. bunlar Spangilish, Punch Drunk-Love ve Reing Over Mefilmleridir. Özellikle (PTA)Paul Thomas Anderson‘un yönettiği Punch Drunk-Love filminde Altın küreye en iyi erkek oyuncu dalında aday gösterilir. En son There will be blood filminde Daniel Day-Levis‘in en iyi erkek oyuncu oscarını aldığı düşünürsek PTA’nın oyuncusunu filmine ne kadar güzel adapte ettiğinide söylemeden geçemem.

Punch Drunk-Love filmi şaşırtıcı bir filmdir. Adam Filmde kendisine ait olan klışe tarzı kullanmaz. PTA filmlerinde seyirciye oyuncu ne hissediyorsa hissettirmeye çalışır. İzleyici eğer karakter sıkılıyorsa kendini sıkıntı içinde bulur, bekleyiş her iki taraf için aynı anda geçerlidir. Şuan hala çözemediğim çok gizli bir Ajitasyon hissettirir. Adam Sandler olaya bu taraftan bakıldığında kusursuz bir oyunculuk sergiler, bence mükemmeli oynamıştır.7.4lük imdb puan az bile dedirtir.

Spangilsh, aslında bu 3’lünün en zayıf halkasıdır; fakat bir Romantik komediden öte olduğuda bir gerçektir. Adam Sandler oyunculuğunu bu film için yeniden yapılandırmıştır. Çökmek üzere olan bir Amerikan ailesi ve onunların evine temizlikçi olarak gelen Bir anne ve onun kızından oluşan iki kişilik bir ailenin çevresinde gelişen ve bence çekilebilecek en güzel aile filmlerinden olan bir filmdir. Filmin İki kadın oyuncusu Paz Vega ve Téa Leoni çok etkili oyunculukları ve (özellikle Paz Vega’nın) güzellikleriyle filmin çıtasını daha da yükseltirler. Terms of Endearment (1983) ile oscar almış As Good as It Gets (1997) gibi önemli önemli filmleri yönetmiş olan James L. Brooksfilmi yazmış ve yönetmiştir. 6.7lik imdb puanı da hiç fena değildir.

Reing Over Me (2007),benim Adam Sandler‘ın en çok beğendiğim filmlerinden biridir. 11 Eylül Saldırılarında ailesini kaybetmiş Charlie Fineman(Adam Sandler) ile Pısırık bir hayat süren Alan Johnson (Don Cheadle) arasında eski arkadaşların yeniden karşılaşmasını ve birbirlerinin hayatına yön vermelerini anlatan Harika bir filmdir.7.8’lik İmdb puanı bu filme yetmez dedirtir.Anlatmak istediğini o kadar güzel anlatan bir filmdir ki size sadece hissetmek kalır. Adam Sandler zoru oynar. Artık yaşlandığının ve kendisinin geldiği seviyenin hayranlarının farkında olmasını ister. Film bir Dramadır ama komedi hiç ihmal edilmemiştir. Zorlama espiriler yerine naif durum komedileri kullanılmıştır. Bu durumda filmin izleyici kitlesi genişlemiştir. Yinede gişe de o kadar başarı kazandığını sanmıyorum. Filme aklıma takılan şey ise acaba sinsi bir Amerikan propagandası içerip içermediğidir; fakat filmi diğer izleyişlerimde bu yargıdan kurtulmuşumdur. Şöyle Düşünün 11 Eylül Amerikada yaşandı bunun sonucunda ortaya çıkan durumların konu edilmesi ve buradaki propaganda hissi birazda bizim anti amerikan propagandaya maruz kalmamızla da alakalıdır. o yüzden film dürüst olduğu sürece benim için sorun yok.(Tabi Rambo gibi filmleri izleyince içimden bir Hoşt dediğim oluyor. ) Eğer bu filmlerden izlemedikleriniz varsa hepside kambur üstü filmlerdir, kesinlikle tavsiye edilir hatta DVD koleksiyonunuzda yer alacak kadar iyidirler diyebilirim.Gelelim Adam Sandler komedilerine dikkat çekmek istediğim bazı filmleri var.Aslında en iyi romantik komedi diyebileceğimiz filmlerden biri 50 ilk öpücüktür.sitede başka bir arkadaş ayrı bir başlık açarak filmi açıklamış buradan ulaşabilirsiniz. Benim vurgu yapmak istediğim film yine Drew Barrymore ile oynadıkları (Wedding Singer)Düğün Şarkıcısı filmidir. Filmde aklıma kazınmış bir sahne vardır. Robbie(Adam Sandler) ile Julia (Drew Barrymore) arasında Grand Canyon yoluculuğu sırasında geçen sahnesize direk olarak alt yazıdaki diyalogu veriyorum.

Burada olmak çok garip.Hep buraya gelirdik.|Çikolatalı milk shake alırdık.Linda’yla ne olduğunu sorabilir miyim?Sanırım doğru kişi değildi.Beraberken onun doğru kişi olmadığını…düşünmüş müydün?Düşünmeliydim.Bir keresinde beraber|Grand Canyon’a gitmiştik.uçuyorduk, ve ben daha evvel hiç…ama Lİnda görmüştü,|yani dersin ki…bana cam kenarını bırakacak…ama yapmadı.Pek önemli değil aslında?Ama böyle bisürü küçük şey vardı.Biliyorum salakça geliyor.|-Hiç te değil.Bence esas küçük şeyler sayılır.

Çok güçlü bir diyalog ve Amelie filminin tadında anlar yaşatmıştır bana.Bunun dışında Adam Sandler’ın en yakın Arakdaşları Chris Rockve tabiki Rob Schneider ile var olan arkadaşlıkları Sandler’in filmlerinde de belirgin bir unsurdur. The Longest Yards Filminde Chris Rock ile etkili bir ikili oluştururlar ayrıca büyük bir güreş hayranıdır. bu filmde ve Waterboyfilminde Amerikan Güreşiyıldızlarını oynatmıştır.

Başlığımda belirttiğim gibi hayatı kafasına göre yaşadığını düşündüğüm bir oyuncudur. onu dünyanın en kötü filminde görsemde şaşırmam en iyi filminde görsem de. Sonuçta kendisini izlettirmeyi başaran bir oyuncu olarak takdir ettiğim biridir.Dilerim iyi bir yazı olmuştur 🙂