kainatı ; ciltlerce ansiklopedi, makale, dergi gazete ve sonu olmayan yazı dizelerindeki harflere benzetecek olursak, insan gerçekten de nokta kadar kalıyor bu sonu olmayan satırlar arasında ..ve bir gün böyle boşlukta amatörce gezerken, karşı cinsten 2 noktanın karşılaşması, izlerinin kesişmesi bile ömür denilen seyir defterine birden çok dipnot düşülmesine sebebiyet veriyor. öyle ki bazı yapraklarda, çektiği acıdan hasıl olan, doğala özdeş gözyaşı aroması tadında, mürekkep damlaları görebiliyoruz.bu 3 – alıntı – grafik de ilginç bir yaklaşımla farklı bir yorum getirmiş olaya.

mantık
mantık
platonik
platonik
aşk
aşk

ve gökten 3 nokta düşmüş diyoruz efendim her zamanki gibi :)3 ü de ” evrende yalnız dolaşan, bir tevafuk sonucu çakışmalarının ardından, yön değiştirerek, yeniden buluşan 2 noktanın ” ardına düşmüş … devam etsin diye !şimdi de bu 3 grafiğin es geçtiği ” zamanlama hatası sendromu ” (zhs) konusunu anlatmaya yeltenelim hep beraber.kaynak olarak da , büyük bir mütevazilik örneği sergileyerek – ben şahsen bizzat kendim – diyorum efendim.bu konuda en iyi yardımcı unisex sendrom ”kime göre neye göre sendromu”dur ( kgng).anlatılmak isteneni anlamak istemezseniz ya da işinize gelmez rahatsız olursunuz sıkışırsınız,kaçmak istersiniz, yangında kurtarılacak birinci dereceden önemli evrak dolabı olmak hoşunuza gider işte o zaman hemen kgng’ye sıvışıyoruz ufaktan.lafı fazla uzatmadan zhs’e grafiğini getirelim ekrana efendim, nitekim yönetmenim süremizin azaldığını işaret ediyor.

zhs
zhs

tablodan da anlaşılacağı üzere mavili çocuk v = x / t(hız = yol / zaman) düsturunca hareket etmiş yol boyu ve pembeli nokta hanım’a zahmet bırakmadan şeklimizi tamamlamıştır.peki sonra nolmuştur ? hiç bir şey ..bir de zamansız hızın formulu vardıhızın karesi = başlangıç hızının karesi + 2 ivme(a) * yol (x)buna hiç girmeyelim işin içinde ivme filan var .. her ne kadar ivmeden kasıt sürtünme olsa da , minik bir ipucu size ; ivme yerine formulumüze direkt olarak (kgng) i koyarsak problem haline gelen bir aşkın aslında hiç de problem olmadığını görebilirdik. demek ki neymiş efendim su her yerde 100 derecede kaynamazmış. yükseklerde atmosferin basıncının azalmasına bilmukabil toriçello amcamızın akranları deniz kenarında kumdan kaleler yapıp görlfiriendleriyle deve güreşi yaparken hatta ve hatta bu genç delikanlıya hitaben ” – torrriiii olm bırak şu hava-civa ayaklarını gel bacaklarımı açtım arasından geçebilcen mi bakiim su da güzel olm valla ” deyu yıldırmaya teşebbüşinas etseler de tori amcam yılmamış ” lan bu elimdeki barometreyi var yaa .. töbe töbee 2 dk susun lan ” diyerek bizlere yükseklerde suyun daha çabuk kaynadığını söylemiştir yıllar evveli ..bir de ” khuzum siz hasta mısınız ? ” modeli, kaçma-kovalama-yakalama teoremine dayalı ferit ve zehra arasında sıklıkla yaşanan ashk türü vardır ki hiç girmeyelim .. şimdi pembe noktayı kaçırıp maviyi arkasından koşturacak mecal kalmadı._______________ . . ____________________yazdıklarımdan hiç bir şey anlamayanlara ithafen 🙂