GÜZELLİKLERİ ARARKEN…İçimizdeki güzelliklerin farkına vararak, o güzellikleri saklandıkları derin kuyulardan gün yüzüne çıkarabilmeliyiz…Yaşamımızı tekrar tekrar gözden geçirerek bize verilen nimetlerin değerini bilmemiz gerekir…Hayatı yaşanılabilir bir hale getirmek kesinlikle bizim elimizdedir. Verilen bu güzel ömrü bir köşede geçirilmemeli ve hiçbir çaba sarf etmeden başkasından bir şeyler yapmasını beklememeliyiz.Kendi hayal ve isteklerimize doğru koşarken güzellikleri görmeyi, görebilmeyi başarmalıyız. Mesela taşlar arasından yeşermeye çalışan bir çiçeğin farkına vararak onun sarfettiği bu çabayı görmemiz gerekir; o çiçeğe bakıp hayatımıza yön de verebiliriz. Zorluklar karşısında yılmamanın,hiçbir zaman mücadele etmeyi bırakmamanın değerini anlarız. Ve sonunda bir çiçek kadar güzel görünür ve bir o kadar güzel kokarız…Zorluğa karşı dayanabilmek, sabredebilmek ve rahatlığa ulaştıktan sonra şükredebilmek bizim elimizdedir.Çünkü bunu yapabilecek bir güç bize yaratılış itibariyle verilmiştir.İçimizdeki güzellikler diye başladık ya sözümüzün başında tek başına sağlam adımlar atabilmek için, insanlarla iyi iletişim kurabilmek için ve en önemlisi yaratanla aramızın iyi olması için işte o güzelliklerden en iyi şekilde faydalanmalıyız. Bilmeliyiz ki keşfettiğimiz bu güzellikler öyle bir güzelin yansımasıdır ki o güzel gönlümüzün baş köşesinde ağırlanan baş misafirimiz, başımızın tacıdır.Gönlümüzde en büyük yer ve en güzel yer O’na ait olmalıdır.Ancak bu şekilde rahatlığa ulaşırız ve yaptığımız her işte bir kolaylık buluruz…Zorlandığımız bir işimiz hiç beklemediğimiz bir şekilde basitleşir ve ayaklarımızın altına serilir. Yeter ki biz o yaratıcının sevgisini hep gönlümüzde taşıyalım.Çünkü biliriz ki bizim O’nu sevdiğimiz kadar hatta daha da fazla O bizi seviyor..Biz O’na bir adım giderken O bize koşarak geliyor,bire on,ona yüz ve yüze bin veriyor yeter ki biz kulluk görevimizi tam anlamıyla yerine getirelim.Bize düşen her görevin hakkını vermeyi başarabilirsek işte o zaman kazanan taraf biz oluruz…Yüce yaratıcımız şöyle buyuruyor:”Ben ne yere sığarım ne de göklere, ben yalnız bir kulumun kalbine sığarım.”Evet bizim kalbimizde her zaman şefkati kat kat fazla olan yaratıcımızın yeri olmalıdır.Onsuz olan ne kazanır hayatında? Onunla beraber olan kişi neyi kaybedebilir ki? Her kapının anahtarı elinde olan Bize bu güzel hayatı hediye eden ve sayısız güzellikleri önümüze seren yüce Mevlamız değil midir? O halde bizler içimizdeki güzellikleri ve yaratılan diğer güzellikleri arayan gözlere ve seven kalplere sahip olmalıyız.