Gece yavaş yavaş gitmeye hazırlandı.Önce yıldızlar sonra ay kararmaya başladı.Bu sırada güneş yükseliyorduKırmızıydı,turuncu oldu ve en sonunda sarı renge bürünen güneş;gökyüzünü mavi yaptı!Güneş dağların ardından yavaş yavaş yükseldikçe ışığı odada gezinmeye başladı.Aydınlanan odayla beraber, vampir;dolaba , geniş omuzlu cellat;kapıyayerde sürünen canavar;halıya ve tavandan başaşağı sarkan yarasa ise avizeye dönüşmüştü!Güneş herşeyi eski haline döndürdü.Gece düşmüş, ay tamamen sönmüştü.Oda aydınlanmıştı ama adam hala uyuyordu. Yüzünde bir gülümseme vardı.Güneş dalların arasından adamın gözlerine geliyor ve dallar rüzgarla birlikte oynadıkça adamın gözlerine bir gelip bir kaçan güneş göz kapaklarını durmadan oynatmasına sebep oluyordu. Ama uyanmıyordu adam yinede. Rüya görüyordu belkide.Sonra adam uyandı,giyindi ve gitti.Tıpkı diğer insanlar gibi.Dolaşıp durdular güneşin altında. Odalar hep bekledi onları. Sonunda insanlar evlerine dönerken güneş eğilip selam verdi onlara ve dağların arkasına geçip uzandı.Ay uyuşuk bir biçimde yine yavaş yavaş belirdi gök yüzünde.Ardından yıldızlar.Dolar;vampir, kapı; Dev ürkütücü cellat, halı;Sürünen iğrenç canavar ve avize de; kan emici bir yarasa gibiydi.Ve elbet güneş doğacak tekrar.