Bu sene Türkiye futbol Süper ligi maçlarını evimde seyretme imkanım var. Normalde pek maçlara gidemiyorum. Gitmiyorum desem daha doğru aslında. Evim Fenerbahçe stadına çok yakın olmasına rağmen, stadyumda maç izlemek pek keyif vermiyor. En son gittiğim FB- Manchester United karşılaşmasında stada girmek, girip doğru düzgün yer bulmak, insanların yarattığı karmaşada oyunu görmeye çalışmak gibi sorunlarla boğuşmak çok yorucu olmuştu. O maçı FB 3-0 kazanmasına rağmen ben hiç bir golü atıldığı an görememiştim. Eve gidip tv den maçı tekrar izlemiştim. Neyse, başta da belirttiğim gibi maçların bazılarını Tv’den izleyip bir fikir sahibi olabilirsem artık ben de Hafif.org’a bir futbol yazarı olarak hizmet vermeyi düşünüyorum. Her hafta naklen yayınlanan maçları izleyip, ki bunlar genelde GS, FB, BJK ve bazen de TS’nin maçları oluyor, yorumlarımı siz değerli okuyucularımla paylaşacağım.Süper Lig 1. Hafta
Bu hafta genel olarak bakıldığında sanırım takımların ligin başladığından haberi yok. 5 gol atılan bir maç düşünün ki üç defa uyumuşum, tek gol atılan diğer maçta ise iki defa uyuklamış ve hafif bir rüya görme moduna bile girmişim. Bizim oyuncularımız futbolun şu ayaklarında yay olan adamları çekip bırakarak oynadığımız versiyonunu oynamaya çok yatkınlar, hiç koşmak gerekmiyor. Sanırım bizim ligin bende bıraktığı bu kötü izlenimde, Haziran ayında gerçekleşen Avrupa Şampiyonasında oynanan futbolu izlemiş olmamın büyük etkisi var. Alışmam biraz zaman alacak. Neyse maçlara şöyle bir bakalım:GS- Denizlispor
Ligin ilk maçı, geçen senenin şampiyonu sahasına çıkıyor, tribünler boş. Sonradan öğrendiğime göre binlerce taraftar seyrantepedeki stadın bittiğini sanıp oraya gitmiş. Bunda GS yönetiminin de o stadın kombine biletlerini bu arkadaşlara satmış olmasının payı var sanırım 🙂 Neyse maç çok sıkıcıydı, itiraf ediyorum bi ara skor 1-0 (GS) iken maçı bırakıp biraz dizi izledim. Sonra bi açtım 1-1 olmuş. Maçın ikinci yarısında Denizli 11 kişi ile başaramadığı futbol oynama işini 10 kişi ile de başaramadı doğal olarak. GS 3 gol daha attı ama, beni uyumaktan kurtaramadı. Hakeme gelince Abit sabit bişeydi adı ama sanırım Merkez Hakem Kurulu kart başına prim ödüyor bu sene.Gaziantep- FB
Bu maç biraz tenisin futbol sahasında oynananı gibi oldu. Orta sahada yaratıcı kimse olmayınca top bir o kaleye bir bu kaleye gitti. Ama doğru düzgün pozisyon yoktu. Maçın hakkı -4 e -4 berabere idi fakat FB şanssız bir gol yedi ( nedense Gaziantep atmaz hiç o golü hep FB yer). FB oyuncuları, özellikle yabancılar maç seçiyor gibi geldi bana, özellikle bugün Partizan’ı elediklerini düşünürsek. Özet olarak bu sene de Anadolu takımları dekor olacak gibi görünüyor maalesef.Antalyaspor- BJK
Tribününün pik noktasıyla orta saha çizgisi denk olmayan Antalya stadında yine seyir zevksiz maçlar devam ediyor. Maç 2-0’dan 3-2 bittiyse bu tamamen BJK’nin mükemmel uyguladığı kaos futbolu taktiğinin başarısı. Bu futbolu geçen sene de uygulayıp bir maçta 2-1 yendikleri Liverpool’a diğer maçta 8-0 yenilip tarihe gluteal bir geçiş yapmışlardı. Bobo, Tello, Delgado, Nobre, vs.vs.. kim nerede nasıl oynuyor ben anlamıyorum hiç, anlayan varsa beri gelsin.Diğer maçların ise özetlerini izleyebildim sadece, bu yüzden şimdilik görüş bildirmiyorum. Ama şu var ki her ay para ödeyip bu maçları izlemek yerine TRT de yıllardır heyecan kasırgaları yaratan 1 kelime 1 işlem adlı yarışmayı izlemek daha karlı olabilir. Ünlü, ünsüz, ünlü, ünsüz. Cevap sırası sizde sayın Tobalak, “zırtapoz”, fışır fışır (imla kılavuzuna bakma sesi), evet yarışmacımıza 8 puan veriyoruz..