Ehli Beytin Yetim Evlatları Şiiler Şia ve ya şii lik Kelime anlamıyla taraftar anlamına gelmektedir.Toplum genelin de her zaman bir ön yargı ile katliamlara maruz kalmışlardır.Kendi kültürleri inançalarına ve kanunlarına bağlı olan bu topluluk yüz yıllardır. Var olup günümüze kadar gelmiş İslam bir islam mezhebidir. Ve günümüzde ise bazı kitaplarda şianın kafir rafızi olduğunu belirten kitaplar vardır.(1)Bu ön yargıları yıkmak için şu temel esaslara bakalım.Şianın temel esasları beş tanedir.(2)1-TEVHİT= Allahtan başka tanrı olmadığına inanmak.2-ADALET=Herşeyi laik olduğu yere koymak.3-NÜBÜVVET=Başlıca Hz Adem peygamber ve Hz Muhammet ekadar Allahın gönderdiği tüm peygamberlere ve onlara gönderilen kiatplara iman etmek4-İMAMET= HZ Muhammed den sonra imamların 12 tane olduğuna iman etmektir.Birincisi HZ Ali dir En sonuncusu İse İmam Mehdi dir. 11 Taneside Şehid edilmiştir sadece İmam Mehdi’nin Allah tarafından gaybete çekildiğine inanırlar. Zamanı geldiğinde ise zuhur edip Dünyayı büyük bir barışa ve kurtuluşa erdireceği inancındanırlar.5-MEAD=Ölümden sonraki hayata iman.Bu inanç esaslarını kısacası anlatmaya çalıştım.Anlatmaktaki maksat biraz ön yargıları kırmak. İlk olarak Hz Muhammet dönemine gidelim. H.10/m 632 yılında Şia inancına göre peygamber veda haccından döner iken gadir hum denen yerde sahabileri toplayarak onlara Hz Ali’nin kendisinden sonra halife olarak ve vekil olarak ilan eder. Bunun hakkında bir ayet indiğine inanırlar buda. “Ey Resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan O’nun elçiliğini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Doğrusu Allah, kâfirler topluluğuna rehberlik etmez.” (3) Buna rağmen hz Alinin hakkının gasp edildiğine inanırlar. Şiiler Bu inanç doğrultusunda sapmadan günümüze kadar gelmişlerdir. Ama malesef her zaman katliamlara marus kalmışlardır ve İslam tarihine bu olaylar.Utanç tablosu olarak geçmiştir. Bu olayların en bilineni ve on çok ses getireni ise kerbela olayıdır.Miladi 10 Ekim 680 (hicri 61) YILINDA Peygamberin küçük torunu Hz Hüseyin’in ve 72 dostunun feci şekilde katledilmesidir. Bu olay neticesinde her muharrem ayının 10. günü büyük bir mateme bürünürler ve o günlerde matem merasimleri düzenleyip akın akın Kerbela ya giderler. Mersiyeler eşliğinde ağlayıp sine döverler.Eskiden zincir ve kılıçlar ile sırtve başlarını kanatırlardı. Ama şii ulema bunun haram olduğunu belirtti ve şuanda bu olaylar çok az olarak görülmektedir. En karanlık dönemlerini Emeviler zamanında yaşamışlardır. Bu olay kerbela olayından sonra dahada çok artmıştır. Ve onlar da kendilerine yapılan bu Haksızlıklara karşı bazı isyanlar çıkarmışlardır. Kerbela olayından hemen sonra Kufe şehrinde Muhtarı sakafi tarafından bir kıyam düzenlenmiştir. Kerbela olayında hz Hüseyini öldürenler ve tüm orduda bulunanlar öldürülmüştür. Ve emeviler bu isyanı bastırmak için adeta bir kıyım geçirmişlerdir bu olayların arkasındanMekkede Abdullah bin zübeyir halifeliğini ilan etmiştir. Bunun arkasından Yezit bin Muaviye orduyu Mekkeye göndererek oradada büyük bir katliam gerçekleştirmiştir hatta Kabeyi mancınık ile taşa tutarak Abdullah bin Zübeyiri şehit etmiş ve Kabeyi yıkmışlardır. Arkasından Medineye saldırmışlardır.(4)Binlerce insanı öldürerek Kadınların ırzına geçmişlerdir. Sadece o katliamdan kurtulanlar ise Hz Hüseyinin oğlu İmam Zeynel Abidin’ in yanına sığınanlar kurtumuştur. Buyıllarda şiiler en karanlık dönemlerini yaşıyorlar ve inançlarını gizli olarak yaşıyorlardı hatta rivayetlere göre ehlibeyt ismini taşıyan insanlar öldürülüyor esir alınıyor idi.Bu durum Abbasiler Döneminde Emevileri aratmaz hale geldi. Abbasi halifeleri ve askerleride devamlı şii ler ile yakından ilgilenmiş katliamlara maruz bırakmış ve onlarda buna karşı isyanlarda bulunmuşlardır. Türklerin anadoluya gelmesiyle birlikte ise birçok alevi ve şii de anadoluya geçmiştir. Hatta ilk Moğol istilasına ise ilk olarak moğollara karşı gelende şiilerdir. Bu olay ise İran’ın Sebzevar kentinde olmuştur Selçuklu ve Osmanlılar zamanında Selçuklu ve Osmanlılar ile mücadeleye girmişlerdir.En bilenen Olay ise İran şahı Şah İsmail ve Yazvuz Sultan Selim ile girilen savaştır. Bu olayda ise Hem sunni hemde binlerce şii alevi katledilmiştir. Osmanlının son dönemlerinde ırakta İngiliz işgaline karşı gelerek osmanlının yanında yer almış ingilizlere karşı savaşmışlardır. Günüzde ise hala bombalı saldırılara maruz kalmakta ve sunni kardeşleri ile aralarının bozulmaya çalışılmaktadır. Ülkemizde nerede bir dağ köyü ve ve uzak diyarlarda bir köy var ise alevi ve şii yerleşim yerleri olduğu aşikardır nedeni ise ön yargılar ve nefret söylemleridir. Umarız bu olaylar artık olmaz.(1) İbni Teymiye nin kitaplarında şiaya en çok yer vermiş ve onların kafir olduklarına dair.yazıları bulmak zordeğildir.Bu yazıların en büyük bir kaynakta toplanmış hali ise HZ Aliye neler yaptılar isimli kitap yazarı Cafer Suphanidir oradada İbni Teymiye kitaplarından alıntılar ile beraber şia hakkında söylenen yazılar delilleriyle birlikte bulunmaktadır.(2) Ehlibeyt mektebinde ibadet kevser yayıncılık(3) Madie suresi 67. ayet el Asar-ul Bakıye, (Ebu Reyhan Muhammed b. Ahmed el Biruni, ö. h. 430 veya 440 veyahut 450)arih-i Dimaşk (Hafız İbn-i Asakir ö. h. 571) bu konuda bir çok hadis yazmış, Emir-ül Müminin Hz. Ali (a.s)’ın “Cemel”deki[503] konuşmasını, “Tebliğ” ve “İkmal” ayetlerinin Gadir Hum’da Ali b. Ebu Talib (a.s)[504] hakkında nazil olduğunu söylemiştir.[505]Tefsir-i Taberi (Hafız Muhammed b. Cerir et-Taberi ö. h. 310) “Gadir ve “Tehnie” hadislerini yazmıştır.[517](4)Kılıç, Ünal (2001). Tartışmaların Odağındaki Halife Yezid bin Muaviye. İstanbul: Kayıhan Yayınları. ISBN 975-7574-49-X s.159,160. Muhammad ibn Jarir al-Tabari (ed. Ehsan Yar-Shater çev. David Stephan Powers) (1989-2007) The History of al-Ţabarī 40 Cilt, Albany: State University of New York Press ISBN 0-88706-563-5 (Cilt 24)