Alexandre Dumas, “Üç Silahşörler” in yazarı.Dumas deyince üç silahşör, macera ve “ Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için.”sözü akla gelir.Dumas, 1802 yılında Fransa’da doğar. Annesi, Fransız sömürgesi Santa Domingo’lu bir zenci, babası melezdir. Zira Dumas’ta bu sebeplerden esmer tene sahiptir. Bu durum çocukluğu ve gençliğinde kendisi ve ailesiyle alay edilmesine, aşağılanmasına, ırkçı saldırılara maruz kalmasına sebep olmuştur. Dumas, bu yıllarda babasının melez olmasına rağmen Fransız ordusunda generalliğe kadar yükselmesiyle teselli bulur. Babasının esmerliğine karşın açmış olduğu savaşı kazanması, ileride ünlü olacağını bilen Dumas’ın, “ Beyaz olsaydım, savaşçı olamazdım” cümlesindeki özgüvenin alt yapısını oluşturur.Taşrada eğitimini bitirip, Paris’te hukuk öğrenimi görür. Noter kâtipliği yapar. Akabinde, geleceğin Fransa Kralı olacak Dük Louis Phillipe’nin hizmetine girer.Edebiyata ilk adımı oyun yazarı olarak atar. Oyunları büyük beğeni toplar. Sonra, kendisinin tarihsel roman olarak adlandırdığı, ancak aşk ve maceranın içine tarihi kattığı romanlarını yazmaya başlar. Bu romanlar, oyunlarından daha çok beğenilir.Şekil olarak aşk ve maceranın hâkim olduğu romanlarında tarihin çarpıtıldığı suçlamalarına maruz kaldığında Dumas’ın cevabı hazırdır:“ Tarih benim romanlarımı astığım bir çividir.”Dumas, roman yazmaktan başka bir geliri olmadığı için, tüm ömrü boyunca roman, hikâye, deneme ve tiyatro oyunu yazar. Yazdıkları tefrika olarak yayımlandığı için ve her bölümde bölüm başına para kazandığı için, tüm yazılarını uzatabildiği kadar uzatır. Bir günde gidilebilecek yeri, yazılarında bir iki yıla yayılmış bir seyahat haline dönüştürdüğü görülür.. Maceralarında yaratmış olduğu karakterleri, Paris ve Paris gibi bilindik yerlerden uzaklaştırıp hiç gidilemeyecek yerlere götürür. Bu sayede okuyucularını da…Yayımcılar, Dumas’ın sırf daha fazla para kazanmak için tefrikaları uzattığını, ayrıntılarla süslediğini, her gün yeni bir karakter ekleme çabası içine girdiğini bilmelerine rağmen onu anlayışla karşılarlar. Çünkü Dumas, yazılarını gayet akıcı bir şekilde yazar, renkli bir dil kullanır ve yazıları iyi satmaya başlamıştır.Hayatı boyunca üç yüz roman yazar. Üç yüz roman bir hayata nasıl sığdırılır? Merak edenler araştırdıklarında, Dumas’ın yardımcı yazar kullandığını öğrenirler.Dumas, edebiyat dünyasında yardımcı yazar kullanan ilk yazardır. Kendisi yazılacak olan romanın ana hatlarını çizer ve parayla tuttuğu yardımcı yazarlara bu hatlardan ayrılmadan içlerini doldurmalarını ister. Yardımcı yazarlar ayrıntıları taslak halinde teslim ettiklerinde Dumas, taslakları toplar ve roman son halini alır.Dumas’ın en ünlü eserleri, Üç silahşörler, Monte Cristo kontu, Demir maskeli adam, Siyah laledir.

Üç silahşörleri kırk iki yaşında yazar. Romanda, XII. Louis dönemini ve Kardinal Richelieu’yu anlatır. Romandaki üç silahşör, Athos, Porthos ve Aramis’tir. Romanın akışıyla bu üç silahşörün arasına yeni bir silahşör katılır. D’Artagnan ( Dartaryan ). Üç silahşörler Kralı devirmeye çalışan Kardinal’ı engellemeye çalışırlar. Bu mücadele hoş bir maceraya dönüşür. Bu roman defalarca film, çizgi film, oyuna uyarlanmıştır.