İnsanlara ihtiyaçlarından fazla sessizlik vermek en acımasız işkencenin oluşturduğundan daha devhasa bir hasar yaratıyor ruhlarda…Çok konuskan biri sayılmam.. tanıdığınız üzere.. Ve sessizliği severim bilirsiniz ve bazen bilmek zorunda bile kalabilirsiniz(kibarca).. ve delirmeden önce bir işe yarayabilir..3 gündür çenemi ses çıkarmak için meşgul etmiş değilim… Diş fırçalarken yapılan hindi ve diğer kanatlı hayvanların taklitlerini saymazsak.. Aslına bakarsanız sesimi kullanmak zorunda kalana dek bunun farkında bile değildim.. Ve çoğu şeyin farkında olmayı sevmem.. mesela ; sevgilisinin onu aldatmasının farkında olmayı kim ister yada en yakın arkadaşınızın sevgilinize kurlarının farkında olmayı , bardağa yeni döktüğünüz sütü kedinizin yalamasının farkında olmayı yada ve en önemlisi delirdiğinizin farkında olmayı… Ben sevmem… Konuşamadığımın farkına vardım beni terkeden sevgilimin mutlu sesini telefonda dinlerken.. Ve bir dilsiz kız çocuğunun uğradığı tecavüzün dehşetini babasına anlatma sahnesini oynadım telefonun diğer ucunda olduğumu belli edebilmek için.. Terkeden kızın sadece burnu benim tüm vücudumdan fazla ses çıkarıyordu.. Yapamayacağımı doğduğumda anlamıştım ve çok geçti.. vazgeçtim. Oturup 10 cm’lik saç telinin her biri 1 cm den büyük olmamak şartıyla 15 parçaya bölünmesinin yararını araştırdım… Denedim.. Sonra 1 cm den büyük olmamak şartını etkisiz hala getirip 15’e bölmeyi denedim.. Başarısız… Düşünebiliyormusunuz..?(Okuduğunuza göre elbette evet olmalı yanıt.. diğerlerini kabul etmiyorum). İnsanlık asla Mars’a sıçamayacak.. Ama Marslıların dünyaya sıçmasını hayal etmekte özgürler..Gelecekteki insanlığımızın bokları uzay boşluğunda dolaşabilir. Benim bokum yer çekimini seviyor. Magma dan gelen o doğaüstü çekim kuvvetine aşık bile denebilir. yada gökyüzü itimi ne derseniz artık.. şimdiye dek hep aşşağıya düştü… Boklardan söz açılmışken , bir insan delirmeden biraz önce en uzun kaç saatte sıçtığını deneyebilir. Belki buna bağlı ilerde bok+zaman=para formullü tuvaletler icad edilebilir. Bir taraftan harikulade yumuşak, reklamında çeşitli amazon hayvanlarının oynadığı göt kağıdı çıkarken diğer yandan fatura çıkabilir. “7.50 lik sıçtınız.. 3 parça kesik ve bir bing-bang.. 7 dakikada… Bize sıçtığınız için teşekkur ederiz.. Tanrı götünüzü korusun”Neyse kimsenin delirmeden önce sıçmakla uğraşacağını sanmıyorum..Evinizde kaç tane kapı var saydınızmı? Oda , balkon , vitrin, mobilyaların tümünün kapıları dahil… Tam 30 tane.. eminim sizin de öledir.. Ne tesadüf değil mi? Değil. Ama yinede saymayın.. İnsanların birbirlerini öldürmek için oldukça nedeni varken… Sam amcanın çok çocuklu aileleri kapı sayısı yüzünden de öldürmesini istemem… Peki size başka bir şey söyleyeceğim tüm kapıları aynı anda açık tutabilirmisiniz..? Destek koymadan el yordamıyla… Rüzgarla amansız bir savaş bu.. birini açıyorsunuz kapının , diğeri üstünüze geliyor. Akrobatik hareketler.. bir sehpaüstü atlayışı yada fiskosüstü yetişiyorsunuz.. Zafer diyebilcekken “çattttt” arka oda kapılarından biri kahkahayı basıyor… Yastıkla kapı arasında kimsenin duyamayacağı garantili bir anlaşma imzalıyorsun… “Çatttt” mutfak penceresi olayı göruntuluyor.. Ve olay yerinde görunmek istemeyen bir kaç televole tabak ve bardağı atlıyor heryere… İyi bir spor… Bir iki saat sonra rüzgarın mesaisi bitip evine gittiğinde tüm kapıları açmıştım… Kimse gelmedi…Delirmeden önce çok farklı 31 çekme yöntemleri bulabiliyorsunuz.. mesela… Şimdi anlatacağım deneyi 18’i dolmamış çocukların ailelerinin gözetimi dışında denememelerini rica ediyorum.. Yarık boyutu zevkinize göre 500 ml’den 5 litre’ye kadar değişen pet şişelerden birini tam ortadan kesin.. Şişenin kapak yerinden balonun ucunu sokup şişenin kesilmiş kısmına açın ve gerilmesine fırsat verin… Sonra şişenin kapağını balonun hafif bir kısmı dışarda kalıcak şekilde kapatın.. Alın size yapay bir yarık.. portatif, kullanışlı.. Terli yarık sevenler sıcak su damlatabilirler.. Düşünemeyen bir yarık kim istemez ki? Düşünsene erken boşalırsan suratını asamayacak.. Çünkü asabilcek bir suratı yok.. Her renkten yarık elde edebilirsiniz. Ben pembe severim….Delirmeden önce insanların gözü dönme-dolap olacaktır diye bir kaide sözkonusu değil.. Sadece dönebilir ve sadece dolabilir de. Benimki dolanlardan ve doluluk oranını uzun süre yüksek tutanlardan.. Peki buna çare bulmak aklınıza geldi mi? Henüz değil çünkü deliydiniz….. Duşa girin ve duş alın.. Su kullanmayın.. Su idaresininde hoşuna gidecektir… Sabun kullanmanız pek sağlıklı sayılmaz.. Gözlerinizde su kesintisi yaşanana dek duş alın. Eminim işinize yarayacaktır…Ve son bir önerim kaldı.. deli dostlarım….Buraya kadar delirmeden önce yapabileceklerinizi anlattım.. Şimdi yapmamanız gerekli olan da sıra. Delirmeden önce yapmamanız gerekense duvarları kum torbası kendinizi şuursuz ve kulak ısırmaya hazır Mıke Tyson yerine koymayın.. Özellikle bir apartmanda oturuyorsanız… Bu apartman sakinlerinin sakinliğini incitebilir. Eğer bunu denerseniz 3 günlük konuşamama faaliyetiniz durdurulur ve 3 günlük yazamama faaliyetiniz başlar. Emin olun bu daha kötü…” Akıllı insanların deli bir beni delirtmeye çalışması bir delilik… En büyüğün bir küçüğü.. En büyüğüyse bir beni terkeden mutlu kadının beni araması”