Osmanlı İmparatorluğu’ndan başlayarak, ülkemize yapılan yolculuklar, yazarların ve serüvencilerin”Doğunun gizemi” merakı değildir. Ülkemizde çeşitli resmi görevlerde bulunan, diplomatik kimlik taşıyan kişiler de devletin yakın çevresinde ve ülkenin kalanı üzerinde, farklı bakış açılarıyla gözlemler yapmışlardır. Bunlardan biri de Oliger Ghiselin Busbecq’dir. 1554-1562 yılları arasında Avusturya’nın Osmanlı İmparatorluğu elçisidir.
Osmanlı Devleti ile Avusturya arasında süregelen çekişme, Macaristan’daki taht kavgasına dayanır. I. Viyana Kuşatması ardından iyice bozulmuş olan ilişkileri onarmak, kalıcı bir barış sağlamak için yedi yıl boyunca çaba harcamıştır.Busbecq’in bir özelliği de; görevi sırasında lale tohumlarını Fransa’daki arkadaşına göndermiş olması, burada geliştirilen tohumların Hollanda’nın simgesi haline dönüştürmesidir. Yaşamının bu en önemli görevini titizlikle ele alan, yaşadıklarını, gözlemlerini ve düşüncelerini mektuplar halinde kaleme almıştır.
Üçü ülkemizdeyken yazılan bu uzun mektuplar Latincedir, Avrupa’da ve ülkemizde yinelenen çevirilerle gündemde kalmıştır.Busbecq 1522 yılında doğmuş, iyi eğitilmiş, köklü bir aileden gelmedir. Klasik diller, eski ve yeniçağ tarihiokudu. Kişiliğinde olgunluk nedeniyle kısa zamanda, çeşitli devlet görevlerini üstlendi.Kral Ferdinand tarafından elçiliğe atandı. İstanbul’a ve Anadolu’nun çeşitli yerlerine uzanan yolculuğu böyle başladı. Öncelikli görevi Macaristan’daki kimi kerışıklıkları gidermekti. Ardından Belgrad, Sofya ve Silivri üzerinden İstanbul’a geçecek, iki iki ülke arasında güven duygusunu geliştirip, sürekli barış kuracaktır. Yol boyunca karşılaştığı bütün ayrıntıları mektuplarında dile getirir. İnsanımızın yaşam biçimi bu ayrıntılarda belirtilir. Misafirperverlik ve sunulan yiyeceklerin çeşitliliği ve tadı, kültürümüzü tanıması için istekli olmasına yardımcı olur. Silivri’ye ulaştığında gördüğü manzara karşısında hayranlığını gizleyemez.
“Silivri’de denizin güzelliği, havanın ılıklığı orada bir müddet oyalanmamıza sebep oldu.Sahili yalayan küçük dalgaların sesini dinlerken, yakından geçen yunus balıklarını seyrettik, Kıyıda midye kabukları topladık. Çorlu’da kuzeyden esen ve insanı rahatsız eden rüzgara karşılık, burada havanın yumuşaklığı fvkaledeydi. oldukça eğlenceli vakit geçirdik.”
Yine bir tarihçi gibi, günün ve yakın geçmişin olayları üzerine bilgilerini de mektuplarında paylaşır. Kanuni, Şehzade Mustafa, Rüstem Paşa ve Hürrem Sultan arasında gerçekleşen olayları, taht kavgalarının perde arkasını mektuplarında betimler.İstanbul’a girdiğinde ise şehrin büyüleyiciliği ve yaşantısı karşısında gözlemlerini sıralar. Marmara’da tutulan balıklardan, şehrin mimarisindeki çok kültürlü ögelerin yok olmasından, İstanbul’da vaşaklar, aslanlar, leoparlar ve panterlerden söz eder. Anadolu’da birçok kente uğrar, yine doğal yaşamdan söz eder.Busbecq’in doğaya olan ilgisi, botanik bilgisi ve özellikle hayvanlara duyduğu merak, okumaya değerdir. Çevresinde olup biten her şeyden, halkın yaşayışından, neredeyse bir sosyolog gibi çıkarımlarda bulunması, bizim için bir şans olarak değerlendirilebilir. Tabi Fransa’daki arkadaşına lale tohumları göndermesiAvrupa tarihini etkileyen en önemli olaylardan biri olmuştur.Yaşamının yedi yılını ülkemizde geçiren Busbecq, bu yıllar boyunca insanımızı sevmiş ve kendini de sevdirmeyi başarmıştır. Ne yazık ki yeni baskısı yazılmayan önemli mektupların tamamını okumak için sahaf sahaf dolaşmak gerek, bulunabilirse tabi. Böylesi bir ilgiyi de hak eder diye düşünüyorum.
yorumlar
Kaçırmışlar Lalelerimizi, neyseki bizden daha iyi bakmışlar, güzel bir ticaret kolu haline getirmişler, bizim yapamadığımızı yapmışlar..Helal Olsun..
Kendisi aslen türk ve samsunludur.asıl adıda abdullah selin bursalıdır..
Piss hırsız!
bizde de lale ihaleleri çok ünlüdür…
Türkiye Laleleri soğanlarını şu an Hollanda dan alıyor mu alıyor,<a href=”http://konya.diyalogo.com/main.ovt?ptype=5&aid=5000000000066093″> olay bitmiştir..</a>
global dünyaya entegre olduğumuzu gösterir pbk,telefonumuz arapta, limanlar yahudide, bankalar sighorta şirketleri fransızda ingilizde yunanda, oteller ruslarda, petrol kürtlerde varsın lalelerde hollandada olsun, bize koyar mı? komaz
alıyor almasına da bilinen Hollanda Türkiye değil ne yazık ki.
bilgilendirici bir yazı olmuş.İstanbul başta olmak üzere bahar ve yaz aylarının en güzel süsü..elinize sağlık
siyah lale favorimdir.Siyah Lale adlı bir roman okumuştum, fransa da çok eskiden saf siyah lale yetiştirme yarışması yapılıyormuş.çok asil duruyor siyah lale.
<blockquote>mascalzone latino DİYOR Kİ, (03 Aralık 2009 11:40)global dünyaya entegre olduğumuzu gösterir pbk,telefonumuz arapta, limanlar yahudide, bankalar sighorta şirketleri fransızda ingilizde yunanda, oteller ruslarda, petrol kürtlerde varsın lalelerde hollandada olsun, bize koyar mı? komaz</blockquote>hatta orduyu da Afganistan’a istiyorlar. geçende geldi elinde bir kahve fincanı Amrikanyalının teki “bir maniniz yoksa” filan bile demedi.
bundan 10-11 yıl evvel hollandaya karanfil yollamıştı ailem kısa bir süre sanırım orada pahalımıy mış neymiş, bir kaç ay sonra ruslar veya başka bir ülke de olabilir daha ucuza veriyor diye alışverişi kestilerdi bizimle:D
katre-i matem gelir aklıma lale deyince birde lombak
Hollanda hırsızlığı iyi bilir.Afrikayı emiyorlar altın ve elmas hırsızı ibneler sömürü kralliyeti.
ha bak doğru onu atlamışım,
hollandalı ve irlandalı turistlere gıcık olurdum eski yaşadıgım yerde .
isviçredede minareler yasaklanmış,olsun biz dinler bahçesi kuralımheybeliada patrik efendinin, mardin hahambaşının, istanbul papa hazretlerinin olsun
kalan sağlarda bizim olsun gibi oldu 🙂
Avrupa ibnelerinde islamfobiya oluştu.Sorun yok biz vermeye alıştık zati,olsun.
lale, geleneksel türk sanatlarında çok sık kullanılan bir çiçek..tezhip, mimari, ebru,çini, ahşap gibi pek çok sanat dalında özel bir yere sahip. aynı zamanda pek çok sembolü de var. güç, iktidar, neşe, zarafet, letafet, sadaret..lale devrinde yetiştirilen 840 çeşit laleye ayrı isimler:verilmiş.“Zibihumeyun”, “Caamihürşit”, “Suninida”, “Yegane”, “Reşkielmas” bunlardan en ünlüleridir. cami süsleme de ayrı bir önemi olan lale motifi kusursuz inşaa edilen Selimiye camii’inde ters olarak işlenip nazarlık vazifesi görmesi sağlanmış.bir de 4. sü Silvan’da düzenlenen lale festivalimiz varki tüm dünya haberdar. lalenin anavatanının türkiye toprakları olduğunu bilmeyen avruplalıra ve sahip çıkmayan bizleri bilgilendirmek amaçlı.lale bu kadar sanatımızın her alanına girmişken edebiyata esin kaynağı olacaktır elbette. şiir ve risalelerde lalename denilen bölümlerde yer almış lale üzerine yazılan eserler.
<strong>nazokiraze DİYOR Kİ, (03 Aralık 2009 11:57)</strong> hollandalı ve irlandalı turistlere gıcık olurdum eski yaşadıgım yerde .Bak sen neresiymiş orası acaba, söylim de gelmesinler..
kuşadası
<blockquote>nazokiraze DİYOR Kİ, (03 Aralık 2009 11:55)bundan 10-11 yıl evvel hollandaya karanfil yollamıştı ailem</blockquote>İşte kimlerin yolladığı belli..
Söyledim, ”Kuşadasından sıkıldık zaten” diyorlar..
gelirler gelirler merak etme, en iyi papuralar otlar joylar orda
güzel yazı
<blockquote>İşte kimlerin yolladığı belli</blockquote>:D yahu ticaret işte ama vazgeçti adiler daha ucuzunu bulunca
<blockquote>gelirler gelirler merak etme ister gelsinler ister gelmesinler oradan taşınalı 5 yıl oldu</blockquote>
laleler…istanbul sokakları:)
<a href=” http://www.youtube.com/watch?v=LnEWFA0E3mE“>lala devri çocukları</a>
boşverin hollanda lalesini,manisa lalesi var ”anemon”başka hiç bi yerde tutmaz, hollandalılar kaçırıyo kaçırıyo yetiştirmeyi beceremeyip tilt oluyolar
O halda “sipil” dagunuda götürsünler,
spili vermeyiz uleeeyynnnn
Hayur!!Artemis tapunaguna gadder aldu ecnebiler de, o bakumdan şeyyy ettimdi.
vermeyiz uleynn sipil vbizimdir bizim kalacan okadar
sulaaaa akaa delüle bakaaaaaa! vermeyik !onuda verdikmi …………………………………anadun sen.
vere veredöndük sarı güle
<a href=”http://209.85.129.132/search?q=cache:CRom2P-Hk24J:sarki.dinle.us/mfo-sari-laleler-dinle/mfo/mfo-sari-laleler-dinle+sar%C4%B1+laleler+dinle&cd=1&hl=tr&ct=clnk&gl=tr”>Sarı Laleler…</a>
<div class=”imajorta”><img src=”/imaj/teacher07/fft5-mf393943.jpg” alt=”” border=”0″ /><br /></div><a href=”http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetay&ArticleID=987705&Date=26.03.2010&CategoryID=85″>Ters lalenin 43 çeşidi Türkiye’de</a>