Bu yazının yeri tam olarak neresi bilmiyorum ama ben çoçukluğumun Bond’unu tekrar “keşfettim”.Evet geçenlerde çok tartışılan yeni James Bond filmi Casino Royal’e gittim. Açıkçası Pierce Brosnan‘lı Bondları TV de izleyip hiç te beğenmemiştim. Bir daha Bond filmine gideceğimi de sanmıyordum ama Chris Cornell‘in yaptığı film müziği klibini izlerken müzik gerçekten de hoşuma gitti. Bir de klipteki parçalarda bu sefer daha gerçekçi bir Bond tipi vardı, kanayan, kaza yapan, kirlenen.
Filme belki de hiç birşey beklemeden gittiğim için filme bayıldım. Hele filmin jeneriği bence şimdiye kadar izlediklerimin en iyilerinden. Sadece Bond filmleri içinde değil hem de.Filmde Bond’u oynayan Daniel Craig çok tartışılmıştı. Sarışın olması, oyunculuğu vs. Ama bence Pierce Brosnan’ın züppe Amerikalı tipinden sonra gerçekten Bond tekrar Bond oldu. Evet biliyorum Brosnan İrlanda doğumlu ama adamın tipi tam Amerikan aksiyon tipi.. (Hoş Bond’un canına okuduğu için kızdığım Brosnan Matador filmindeki oyunculuğu ile bir anda gözümde gerçek bir oyuncuya dönüştü ya bu ayrı konu)Filme gelince bu sefer karşımızda (bazen uçsa da sonuçta bu bir James Bond filmi) çokdaha gerçekçi bir Bond filmi var. Özellikle “Die Another Day” deki gibi görünmez olan arabalar filan yok. James Bond’un çift sıfırı nasıl aldığını anlatarak başlayan film hem sağlam bir aksiyon hem de bir çok Bond vari güzellik içeriyor. Film sonunda son iki filmde düştüğü Amerikan Aksiyon filmi havasından kurtulmuş.Tabii geçmiş Bondları hatırlamadan olmaz.Sean Connery (1962–1967; 1971)George Lazenby (1969)Roger Moore (1973–1985)Timothy Dalton (1987–1989)Pierce Brosnan (1995–2002)Daniel Craig (2006–bugün)
yorumlar
izlediğim en iğrenç filmlerdendi diyebilirim… orası kötü burası kötü diye sıralamayacağım,elbette belirli noktalar var bu beğenmeyişimi belirleyen ama ifşaya gerek yok,sadece para ve en önemlisi zaman kaybı hemde en yazık cinsinden… karanbole gittiğim filmde tuzağa düşmüş gibi hissettim vesselam 🙂 filmde iki yeri beğendim onlarıda açıklayayım,jeneriği çok şıktı ve en baştaki yamakaşi sahnesi de oldukça iyiydi… thats it :)not: bende ki bu beğenmemezliklerin sorumlusu prison breaktır… esir etti esir!
bence sarisin bond fena degildi:) aksiyon filmi olarak iyi, bond filmi olarak kotu bir film, ama redogre ye katilmamak imkansiz, simdiye kadarki en gercek bond olmus. Muzikler de gayet guzel.tesekkurler.
james bond deyince aklıma şu çocukluk hatıram geldi. gittik bir gün mahalle sinemasına (o zamanlar mahallelerin sinemaları olurdu) james bond filmi seyretmeye. film başladı, james bond yok, 1 saat geçti james bond yok, ula film bitti james bond çıkmadı. james bond çıksın diye beklerken ne seyrettiğimi de anlamadım filmden.Sonradan farkına vardım ki (ne kadar sonra hatırlayamıyorum, bir kaç yıl vardır an az), benim seyrettiğim filmdeki james bond sean connory imiş, halbukisi benim için james bond roger moore’du. halâ da tam kırabilmiş değilimdir bu durumu.
Valla habere yazmadım uzamasın diye, ama küçükken babam bizi Bond filmine götürmüştü. Filmde kardeşim midesini bozdu, korkuyla babama baktım filmi bırakmıyacağız di mi diye. Bond hastası babam ne yaptı peki? Kardeşimi annemle eve gönderdi biz oturup filmi seyrettik.Bond filmlerini eğer herhangi bir film diye izlerseniz zaten beğenmemeniz normal. Ama çocukluktan varsa birşeyler o zaman bu son Bond’a bayılacağınıza eminim.
Filmde, Bond kişiliğini vurgulayan en güzel örnek Spirit Yatı.Tıpkı Bond gibi bu tekne de kuzu kılığındaki kurt. Yani klasik görünür, eski zaman teknolojisine sahip oldukları izlenimi verir ama aslında sualtı profillerinin modernliği ile birçok yeni tekneden çok daha hızlı gidebilir. Spirit’in bu özelliği Casino Royal’in yapımcılarına da çekici gelmiş ve o nedenle de Spirit 54, Casino Royal’de önemli bir rol üstlenmiş.Suları Akdeniz’e kıyasla çok daha mavi olduğu için Karayib Denizi’ndeki Nassau’da yapılan ilk çekime gemiyle gönderilen Spirit 54’ün güvertesinde
Bond ve sevgilisi biraz konuşuyorlar ve sonra kamaraya geçiyorlar.Sonra tekne yeniden gemiye bindirilip
Hırvatistan üzerinden İtalya’nın Venedik Şehri’ne gönderiliyor. Venedik’teki Büyük Kanal’a 350 yıldır giren ilk yelkenli tekne olan Spirit, burada da yatak odası işlevini sürdürüyor, tabii bu kez tarihi binaların oluşturduğu fon önünde.
Bilgi için teşekkürlersigarayı bırakmakdiş beyazlatmasauna eşofmanargan yağı satışgeciktiricim
Bilgi için teşekkürleruçak biletiucuz uçak biletiuçak biletleriuçak bileti fiyatlarıistanbul uçak bileti