11 yıllık sigara tiryakiliğinden sonra ‘2. geleneksel bırakma eylemime’ birkaç gün önce başladım. 72 saati aşkın süredir sigara içmiyorum. Bakalım ne kadar sürecek. Umarım tamamen biter bu çile ve artık şu aptal şeyin esiri olmaktan kurtulurum. Tabi insan çok tuhaf hissediyo kendini. Zaten bu siteyi de sigara içmeyeyim diye kendimi kasıp ne yaptığımı bilmez biçimde internette dolaşırken tesadüf eseri buldum. Ama pişman değilim. Güzel bi yermiş..:-) Neyse, nasıl bırakmak gerektiğine dair epey bi taktik araştırması da yaptım aslında. Okumadığım yazı kalmadı desem abartmam herhalde.
Akupunkturundan azaltarak bırakma tekniğine, sigaranın tu kaka olduğunu tekrarlayan kasetlerden eski tiryakilerin nasıl bıraktıklarına dair anılara kadar bi ton şey okudum.
Velhasıl anladığım tek şey sigara ‘içirtme’ olayı nasıl dev bi para makinesi haline gelmiş ise bunu ‘bıraktırtma’ işi de o kadar devasa olmasa da kendi çapında bir endüstriye dönüşmüş. SSV‘nin seanslar için aldığı ücret olan 6 aylık sigara masrafını (180 x 2.000.000.-TL = 360.000.000.-TL) duyunca kıllanmıştım zaten. Oh ne ala. Hem nerden belli kesin bıraktırabilecekleri di mi? Daha neler var neler. Tabi belki işe yarıyordur onu bilemem ama şahsen 360 milyonu da sonu belli olmayan bi denemeye yatıramam yani. Hem zamanında nikotin bantı da kullanmıştım. Sözde nikotin bantı varken sigara içersen nikotin komasına girip kalpten gidiyordun. Nerdeee, dimdik ayaktayım işte… Tek yol birden kesip atmak bu işi. Öyle azaltmayla filan olmuyor bu işler. Farkında olmadan bi bakmışsın ohooo yarım paket içmeye başlamıssın bile. Hem her nefeste yanlış hatırlamıyorsam 50 bin beyin hücresi ölüyormuş. Zaten artık yaş itibariyle hücre yenilenme dönemini geride bırakmış bulunuyorum. Yani eldeki mevcut hücrelerle idare etmek lazım. Öyle har vurup harman savurmak olmaz.
Şimdi güzel bir de pano hazırladım kendime. Astım bilgisayarın üstüne. Canım sigara istedikçe gidip gelip onu okuyorum. Sigarayı bırakınca 20 dakika sonra tansiyon ve nabız normal düzeye iniyormuş. 8 saat sonra kandaki oksijen düzeyi normale yaklaşıyor ve 48 saat sonra da sinir uçları kendini yenilemeye başlıyor. Vay vay vay. Şu anda sinir uçlarım hızla yenilenmekte. Üstün yaşam formu olma yolunda ilerliyorum..:-)
Sonumuz hayrolur inşallah…
yorumlar
nikotin falan değil, hepimizin de bildiği gibi. ilk 1 aydan sonra falan nikotine ihtiyaç duymuyorsun. ama o alışkanlık kısmı çok kötü. bir yerde oturuyorsun mesela yanlız hemen aklına ilk sigara geliyor. ya da birini beklerken, ya da vapurda, ya da ne bileyim içtiğini hatırladığın her yerde aklına geliyor. en çok buna hazırlıklı ol diye söylüyorum. amacım özendirmek değil:) ben 2001 nisan’da bıraktım. ilk 1-2 ay kötüydü cidden ama gerçekten istersen ve kararlıysan bunu yapabilirsin.
ile ilgili bir haber program izlemiştim, gizli kameralı filan. bir kere para pazarlığa tabi. geleni parasını almadan göndermiyorlar. sigarayı bıraktıran adamın da öyle tıbbi bir formasyonu falan yok. kelek yani.
bırakma kısmına gelince. ben kendimi şöyle kandırıyorum: “istediğim an bırakırım”
ama gerçek şu ki ancak ciddi bir mecburiyet doğunca (akciğer kanseri, gırtlak kanseri filan) bırakırmışım gibime geliyor. epey zevkle içiyorum zira. yani otomatikman değil de hakikaten canım istediğinde. (günde 0.75 paket filan oluyor bu ortalama)
ama şu da var. hakikaten mantıklı bir gerekçe bulursam sağlığım bozulmadan da bırakabilirim. hala öyle bir gerekçe bulamadım..
Asıl sorun da bu “mantıklı” gerekçeyi bulmak… Bulduğun gerekçe bi süre sonra sana yeterince mantıklı diilmiş gibi gelmeye başlıyor zaten. Sanırım bağımlılık denen kısmı da bu. Neyse, benim ki iyi gidiyo şimdilik. Mantıklı gerekçem ise kanser fobisi… Zaten risk grubundayım..:( Ve böyle korkunç bişeyi yaşamayı daha da önemlisi sevdiklerime yaşatmayı hiç istemiyorum. Ne biilim 20 yıl sonra doktor gelip “ohooo senin akciğer vs iptal olmuş, artık çok geç” dediğinde “tüh yaa!” diyen bi salak olarak apışıp kalmak istemiyom.
6 senedir içerim bunu ama cık denemeler maximum iki ay. Birde şey var. Nikotinin yok ettiği bir 10 kilo var imiş. Birde bırakırken bir çok insanın başvurduğu abur cubur kafadan toplamda 20 kiloya yakın kilo aldırıyormuş insana 2 ay içinde falan. Benden söylemesi. Ama bu yazıyı yazarken bile öksürükten geberiyorum. Siz siz olun günde iki üç pakete asla çıkmayın.
Bende baya bir süre sigara kullandıktan sonra bırakmayı başarabilenlerdenim. Kilo olayı falan yok tam tersi kendimi daha sağlıklı hissettiğimi söylemeliyim. Yalnız
Bırakırsın bence..
Bende baya bir süre sigara kullandıktan sonra bırakmayı başarabilenlerdenim. Kilo olayı falan yok tam tersi kendimi daha sağlıklı hissettiğimi söylemeliyim. Yalnız
bravo sana “ahkam”larini simdiden duyuyor gibiyim 🙂
-abi içmesen şu mereti. bak her yer duman oldu.
yalnız diilsin.Aferin bize 😛
İlerde bırakmak isteyeceğim bir şeye başlamak mantıklı gelmedi bana okadar (KENDİ adıma konuştum). Zira kimsenin başlama sebebini (mantıksız bir davranış diye) küçümsemekte diilim.Yanlış anlaşılmasın.
sorun da burda zaten ilerde bırakmak isteyeceğini bilemiyorsun ki. “love affair” gibi düşün bunu. neticede bir dudak teması var bir şekilde :)))
yaklaşık olarak aynı zamanda bıraktık seninle sigarayı. Ben uzun zamandır bir şekilde bırakmayı düşünüyordum zaten.
Önce 3-4 sene önce babam bıraktı sigarayı, bir kerede kesti. O günden beri de içmedi. Yanında bir bardak su bulunduruyodu. Aklına sigara gelince bir yudum alıyordu. Abur cubur yemekten iyidir. Hiç kilo almadı.
Ben annemle beraber bıraktım sigarayı. Onun bırakması çok zordu, 20-25 senelik bir beraberlikti çünkü. Ama evlat sevgisi ağır bastı. “Benim için bırak” dedim. “Seninle daha uzun süreler beraber olmak istiyorum” dedim. Bıraktı. Takdir ettim.
4 gündür ikimiz de sigara içmiyoruz. Evde sigara içen bir tek kardeşim kaldı. Ona da bıraktırmaya çalıştım ama şu an işin eğlenceli zamanında. “Zevk alıyorum abi içmekten” diyor. Hak veriyorum üstelemiyorum. Ona da yasak koyduk. Evin içinde içmek yasak, tuvalette dahi. Balkona gönderiyoruz. Aileden de izini kopardım. O balkonda içerken kimse balkona çıkmayacak rahat rahat içecek.
Bırakacaklara ya da yeni bırakmış olanlara tavsiye. Bıraktığınızı çevrenize söyleyin. Onlardan destek isteyin. Özellikle çevrenizde sigara içen kimselerden mümkünse sizin yanınızda içmemelerini isteyin. Siz de kesinlikle sigara içilen ortamlara girmeyin. Dumanını solumayın. Biliyorum o duman o kadar güzel geliyor ki… Ama iradenizi de o derece zorluyor işte. En büyük düşmanınız kendi aklınız. Kimse sizi sizin kendinizi kandırabileceğiniz kadar kolay kandıramaz. Benliğinizi ikiye ayrılmış olarak düşünün, bir kısmı sigara kullanmayan, diğer kısmı da kullanmanız için elinden geleni yapan kısım. İkinci kısım sürekli tetikte olacaktır emin olabilirsiniz. Her fırsatı kullanmaya çalışacaktır. Olmadık şekillerde sizi kandırmaya çalışacaktır. Tek yapabileceğiniz iradenizi ortaya koyup “Hayır” diyebilmek.
Bırakanlara kolay gelsin. İçenlere de geçmiş olsun.