Hayatın her gününün tabakhaneye bok yetiştirir gibi geçmesinin en yakın örneğine şahidim bir kez daha. Sömestre tatili ne zaman geldin? ne çabuk bittin yahu, anlamadım.Yarın yine altı buçukta kalkıp kız okula yollanacak, akşamdan hazırlanacak, ütülenecek bilmemne. Başladık yine, büyükşehir trafiği yine azacak,kuduracak, ödev telaşı şimdiden sardı evleri, bu arada kızım için acı bir tesadüf olan bir şey var,karnenin alındıgı gün bozulan bilgisayarı, bugün itibarıyla yapıldı ve yarın tamirden alınacak. Sömestre tatilini bilgisayarsız, arada bizimkini homurdanarak kullanan, hiç bana benzemeyen bir kitap okumama huyuna ragmen isteksiz de olsa bir kaç kitap okuyan( mecburiyetten), tüm gün aktivite yapmış olsak bile akşamın vakti pff canım sıkılıyor diye ıkınıp sıkınan kızım sonunda yarın hem okuluna hem bilgisayarına kavuşuyor.Bizim tabirimizle onbeş tatilin, eskiden kar yağışıyla falan bir aya çıktıgı bile olurdu. Bilgisayar, mp3 çalar, tv de yüzlerce kanal hatta ayrı bir oda bile bulamayan bizim nesil kimbilir zamanımızı nasıl geçiriyorduk. Bizim şimdiki veletlere sorsan, onların bile hali harap kimbilir biz ne içler acısı yaşıyorduk. Oysaki bu şükürsüz veletler bilmezki, uzun tatillerin az olan imkanlarının tadı ne güzel çıkıyordu. Bir yada iki kanal olan televizyonlarda ne bulsa izleyen, hatta İstiklal Marşı sonrası çıkan karıncaları bile sayan bizler şimdinin uzaylı çocuk kişileri gibi kanaldan kanala zap yaparken oflayıp puflarmıydık. Keşke zaman makinesi olsa, geçmişteki çocuk hallerimiz gelip, şimdinin memnuniyetsiz veletlerine Allah yarattı demeden tekme tokat girişşe.Bu benim uzaylı diye tarif ettiğim, winx , barbie çocuklarının bir örnek olan herşeyine düşmanım ben. Belki geçen yıl olsa öyle demezdim,benim haspa da öyle pembe moddaydı ama ben ona has değişiklikler yapıyordum ,zaten bu yıl bıraktı pembe barbie hallerini. Ya nereye gitsem aynı tür kıyafetli,aynı marka çantalı, donundan tokasına kadar pembe olan, kart çocuklardan sıkıldım. Bazıları güneş gözlüğü bile takıyor ama hepsi aynı, çantalarındaki yazıdan, tokalarının rengine kadar. Pembeye düşman oldum ben hele ergen olma adayı olan kızların pembe tarzına uyuzum,şamar paatlatmak geliyor. Hepsi birbirinin fotokopisi. Bazen diyorum bunların kakaları da pembe olabilir mi acaba?Çocuklarımızı vitrin bebesi gibi yapmak yerine, öyle giydirip,süsleyip fastfood yemegi yedirip sonra tekrar eve tıkmak yerine, sokaklarda gezdirelim,üstleri kirlensin,beygir gibi koşsun,yorulsunlar, çocukça yaşasınlar, hayata hazırlannsınlar. Hayatta pembeden başka renkler oldugunu öğrensinler, pembe düşler yerine gerçek yeşili bilsinler. Ben böyle diyorum, hasetleniyormuyum yoksa bizim zamanımıza bu kadar bolluk yoktu diye.