herkese merhaba,çoğunuzun bildiği bir şarkının sözlerinden bir alıntı yapıyorum;-aşk için ölmeli aşk o zaman aşk-
şimdi bu dizenin sizin için ne anlama geldiğini, size ne ifade ettiğini düşünüp, paylaşırsanız sevinirim. böylece bu dizeden yola çıkan farklı insanlar, nasıl farklı noktalara varabiliyorlar? görmüş oluruz. bence ne kadar fazla katılım olursa, o kadar geniş bir pencereden bakma şansımız olacaktır. zaten böylesi konularda tek bir doğrunun varlığına hükmedilemez. tabiki herkesin kendi bakış açısıyla, kendisine özgü görüşleriyle farklı çıkarımları olacaktır. yani -hadi doğru cevabı bulalım! demiyorum. hadi dilerseniz kendi fikirlerinizi belirtin diyorum. kısacık da olsa kabul, sayfalarca yazsanız da sorun değil. buyrun
yorumlar
noktalama işaretleri bize yolu gösterecek:1.aşk için ölmeli; aşk, o zaman aşk.2.aşk için, ölmeli aşk. o zaman aşk.3.aşk! İçin ölmeli. aşk, o zaman aşk.4.aşk için ölmeli aşk o zaman. aşk?5.aşk,zaman, ölmeli ııı için aşk, neydi o? (iki kelimeyi bir araya getiremeyen aşk)
aşk güzeldir. elini çabuk tutmalıdır. çünkü o kısa sürendir ya da hayat geçip gidendir. bir de o acımasızdır. öldürür adamı…
noktalama işaretlerini bilerek kullanmadım. sevgili soulinlimbo siz bir sürü olasılığı denemiş olsanız da daha zengin bir katılım sergileseydiniz keşke
Aşk için ölmeli, aşk o zaman güzel!Şimdi bu cümelede aşkı çıkarıp yerine başka bir şey koyalım. Çocuk diyelim uyar, baba diyelim uyar. Vs. Vs. Burada aşk değil önemli olan. Ölümün hâlâ bir saygınlık unsuru olarak hayatımızda yer alması. İnsan ölecekse bir şey için ölmeli. Kimi cennet için, kimi inançları için, kimi sevdiği için. Bu yüzden severim, ben de bu cümleyi.
<div class=”imajsol”><img src=”/imaj/zez/bunal305m.jpg” alt=”” border=”0″ /><br /></div>
-aşk için ölmeli aşk o zaman aşk-bunu aşık olduğum zaman sonuna kadar savunabilirim karşınızda, zira şu aralar aşktan yoksunum ve yazıcaklarım buna göre şekillenecekşimdiaşkın süresinden bahsedersek bunun insanlara bağımlı bi değişken olduğundan konuşabiliriz.Aşktan ömürleri boyunca gözleri kör olan kimseleri tanımıorum. Bunun tesadüf olmadığı da zaten kanıtlanmış bilimsel olarak.Bence asıl önemli konu aşkı neyle beslememiz gerektiğidir. her durumda uğruna ölünesi biişidir,tartışılmaz ve yaşanılmadan farkında olunulası güçtür bu sebeplebeslediklerimiz, aşkımızın ve ilişkimizin ömür kıstasıdır.ortada ilişki yoksa zor bi durumdur zira platonik olması ona istediğimiz imgeyi yüklemeyi serbest kılar tehlikelidir deli cesaretidir.şuanki durumum itibariyle ben bunun an için doğru besleme faktörleri açısından geçersiz görüyorumsaygılar..
<strong>1 insan = 1 insan = aşk için ölmemeli</strong>1 insan < 1 insan = aşk için ölmeli1 insan > 1 insan = aşk için ölmeli1 insan ≥ 1 insan = üzerinde düşünmeli…-ki bu sadece tüm ilişkide iki kişinin varlığı üzerine çıkarılmış küçük bir tablodur. Çokuncu şahısların girdikleri durumlarda daha çok kombinasyon olacaktır.
sevgili nevdalist insanı, burada aşk değil önemli olan demişsin ama bence tabi bu dizeyi ele alarak konuşuyorsak önemli olan aşk. yorumunun devamında dile getirdiklerin ise yine bu dize için benim düşündüklerimle bağdaşıyor. tabi en başta belirttiğim gibi burada kesin net doğru bir cevap aramıyoruz belki ve hatta umarım daha çok katılan olur da bir şarkı sözünün herkes için nasıl da farklı ifadelere bürünebileceğini görmüş oluruz. eğer bunları okuyorsanız ve hala kısacık da olsun bir yorum getirmemişseniz buyrunuz sıra sizde…
daha zengin katılım,,, tabi, düşünmedim değil, ama böyle alt alta daha güzel durdu gibi geldi . bir de uykusuzluk vardı. hatta hala var. neyse devam etseydim şöyle yapardım herhalde:1- romeo ve juliet yeterli (ancak daha kabası var: ya benimsin ya toproğuaahhh)2- aşkın ölmesi. bu durum seçildiği taktirde, aşıklar, olağanüstü addettikleri bu yoğunluğun altında ezilerek, artık onu hissetmez olurlar ve hissedilmeyen yoktur, ölüdür. bu şiddette hissedilen ve artık bir daha da hissedilemeyecek olan aşkın, asıl aşk olduğu. …en ironik şık.3- (bu aynı zamanda benim düşünceme en yakın olanı) aşk, insanların, doğadan arakladıkları ve biçimledikleri, sanata dönüştürdükleri bir gerçek. asıl ve gerçek aşkın, insan bünyesine sığmayacak kadar her şeyde olduğu gerçeği. o yüzden için ölmeli. (evet biraz zorlama oluyor ama…işte) ve içinden, insani bedenden yada ruhtan farketmez, göremeyeceğin aşktır gerçek aşk. taklidini, indirgediğini yaşarsın. (kutsal ya da panteitik ya da sprütual bir anlamda değil, düpedüz doğa…)4. anlatması en kolay olacak olanı. bir kadın bir erkek, birbirlerine seni ölümüne seviyorum diyor ve içlerinde biri ee atla o zaman aşağı ne duruyorsunla ötekini teşvik ediyor. diğerinin diyeceği biz ölünce aşk’a kim bakacak? aşkı.5- en yaygın kullnım alanı.’aaa çek elini evlenmeden olmaz’ aşkı da denebilir. öküz durumlarda hüküm sürer. en değersiz cinsi bozuk aşk.cidden zırvalıyorum. aşka inanmak yada inanmamak vardır. gerisi palavra. tabi ben artık inanmadığımdan bana palavra geliyor da olabilir. bilmiyorum. bilen yok zati; bu yazdılarımsa olasılıklardan ibaret.
saol be soulinlimbo katıldığın için teşekkürler.
<strong>Ölmemeli ! Bir başka aşktan yoksun kalmamak için…</strong>
Aşk için herşey yapılabilir anlamındadır, artık geçerliliği kalmamıştır. Kimse aşkı için topluma karşı gelmiyor, imkansız aşklar için söylenen bu söz artık geçersiz, kimse aşkı için ölmüyorr, zaten ölünesi aşklarda yokkkkkk…linet /umutsuzzzzz
şarkı güzel şarkı, hakkını yemeyelim… ama bu sözler iğrenç.. bu geyikler; boşluktaki ruhların, uydurma manevi geyiklerle, boşluk doldurma çabalarının bir sonucu. gaflet delalet hatta kendi hayatlarına ihanet temelli bir yorum, bir yaklaşım, bir tercih… ( belirtmeden geçmeyeceğim; uydurma, ilizyonist bir durum olsada, o moda inmek , kayıplarının yanında ayrı bir kazançtır. şanslı olanı hamlıktan/çiğ kalmaktan kurtarır.)
of aydindil yahu hep dedim tabiki herkesin fikri kendine ama bu sözler için söylediklerine katılmıyorum. bir de bu sözler için söylediklerinin ne demek olduğunu biliyorum aynen o söylediğin gibi şarkı sözleri var şimdi onlardan örnekler vererek ortalığı bulandırmayalım ama özellikle aklıma ilk gelen teoman o çok kullanıyor bu anlattığın gibi uydurma manevi geyiklerle kendisinin bile inanmadığı manevi değerleri ortalıkta kullanmayı bir olta atıp elinde içkisiyle takla vaziyette oltasına takılacakları çekip kovasına koymayı beklerken çok görüyoruz teomanı ama yine de hakkını yememek lazım ondan da öte neredeyse bütünüyle şarkı yazmaya böyle bir amaçmış gibi bakıp görenler de var. teomandan berbat halde olanlar da var yani ama bu sözler öyle değiller. ben dün gece yolda yürürken içimnden tekrarlarken bile o dakikaya kadar hiç aklıma gelmemiş başka bir anlamını daha buldum. tabi bu şarkıyı yazarken bunların hepsi düşünülmüş mü acaba? ama bu bizi bağlamaz. bu kesinlikle ham birinin söyleyebileceği bir şey değil tabi belki de sen hala benim aklımagelmeyen farklı bir tarafından görmüşsündür ve içinde ham bir şey bulmuşsundur orasını bilemem.
be-goodie,mal götürmeye veya malı götürmeye odaklı sallanan, mesnetsiz sözüm ona şarkıları ve uyanık takımını(bkz. teoman) kastetmedim. mevzuu bahisteki şarkı sözünün içeriğinedir söylediğim. yoksa o sözleri yazan zat-ımuhteremin hissiyatındaki samimiyetle ilgilenmiyorum. yanılsama menşeili duygudurumların ürünleridir diyorum. üretkenliklerine, edebi ürünlerine saygı duyarak, diyorum ki; üzerine konuştuğumuz şarkı sözünün bana çağrıştırdığı ‘boşlukta ki ruhların çırpınışı’ hepsi o.Saygılar,
bir durum daha var aslında onu da belirtmeden geçmek istemiyorum şarkının bestecisinin kim olduğu üzerine yoğunlaşmamak gerekli bence. o zaman olay biraz tarafsız bakış açısından çıkıyor. aydindil şarkının bestecisinin kimliğinden etkilenmeden mi yapıyorsunuz acaba bu yorumunuzu ? öyle ise de pektabi sizin fikrinizdir söylemenizdir güzel olan
evet kimlikten etkilenmeden yaptığım bir yorum. (sezen aksu’ymuş, bilmiyordum)dediğim gibi’sözleri yazan zat-ımuhteremin hissiyatındaki samimiyetle ilgilenmiyorum’. şahsın kendisi değil konumuz zaten.. (elbette üreticisini baz alarak yorum yaptığımızda olur. bazen söylenen söz, sözü söyleyenden sebep, daha değerli olur ya da değerini yitirir. ancak burada ki yorumumda; üreticinin kim olduğu baz alınmamıştır.)vedün gece keşfettiğiniz anlam nedir? siz de paylaşınız lütfen.
efenim keşfettim dememe bakmayın çok üstün bir keşif değil tabiki. ama söylemek istediğim ben bu dizenin ne anlattığını düşündüğümde önceleri farklı birşeyler bulmuştum sonrasında başka başka yerlere çekilebildiğini gördüm. zaten böyle bir yazı yazarak hafiften tartışma konusu olmasını istememdeki sebep de bu; yani tam olarak kesin ve net ne anlattığını bulmak değil de bir şarkı sözünün farklı bünyelerde (tabiki farklı psikolojideki ve hatta aynı bünyenin dönemsel farklılıklar gösteren iç dünyasında bile farklılaşabilecek) anlamlara varabileceğini göstermekti. bence bu sanatsal açıdan takdir edilebilecek bir nokta. aslında daha da çok katılım olsun diye ben kendi düşüncelerimi belirtmeyi olabildiğince geciktirmeyi düşünüyordum ama kesin net bir doğrunun olmadığını düşünüyorsak bunun fazla bir önemi yok tabiki o yüzden elimden geldiğince anlatmaya çalışayım.geçen gece de farklı bir yönünü gördüm dediğimde bahsettiğim; aşk için ölen varsa ancak aşkın aşk olabileceği durumuydu. aşkları uğruna ölen romeo ve jülyet bu duruma iyi bir örnek olabilir. fakat dediğim gibi aslında bana başından beri; aşkın bir başka aşk için ölmesini anlatıyor. yani basitçe anlatmaya çalışırsam iki kişi aşklarını yaşarken, aralarından birinin bir başkasına aşık olmasıyla; elde hazırda yaşanıyor olan garanti aşkı öldürüp, yeni, sonucunun ne olacağı belirsiz başka bir aşkın peşinden gitmesi.. ben o şarkıdaki o sözlerden bunu anlıyorum.
insan aşkı öldüremez ki!aşk hissinin hormonal yönden bünyede bitişi sonucu aşkın öldüğünü iddia edebiliriz ancak.
“aşk için ölmeli; aşk, o zaman aşk” yazımının doğruluğunubelirterek geyiklerin en ölümsüzüne iki boynuz darbesi debiz atalım bakalım…aşk, sevenin gönül gözüne perde indiren, mantıklı, makul düşünmeye ambargo koyan sağcı kapitalist bir vakıadır.aşkının yöneldiği nesne için ölümü dahi göze almalı ve alturist bir tarzı içselleştirip en olmadık naneyi yemelisin,buyurulmaktadır.aşığım ama şunu yapar, bunu yapmam, dememektir “aşk için ölmek”! işte; “aşk, o zaman aşk”tır.aşk bir “epiphany” sürekliliğidir. sevmek ise “sosyal demokrat” bir vakıadır.eşitlik ve makuliyet barındırır.aşık her zaman tek başınadır. seven ise iki kişi…aşık kahrından sersem sepelek gezer, içer, dağıtır kimi kez…sevenler ise birlikte paylaşır ekmeğini ya da tostunu…aşık ekmeğini yemez, yedirir…aşık olma hali marazi bir haldir. telvin tamamlanır da “sevme” aşamasına evrilirse kişi/ler o ilişki tadından yenmez bir helva olur.tüm geyikçi arkadaşlara başarılar dilerim!
insan aşkı öldüremez ben zaten öyle kazma küreği kapıp aşkı kovalamak manasında öldürmekten bahsetmedim dedikya işte belki de hafiften yerine oturmuş monotonluğa kaçtı kaçacak sağı solu sobe önü arkası ebelenmiş bir aşkı bırakıp yeni bir şeylerin peşinde koşmak…evet bunun zaten en başından beri geyik kategorisinde olduğuna hiç itiraz etmedim edileceğini de sanmıyorum. birileri zahmet olmazsa hafifte geyik olmayan entryler diye linkleri sıralarsa iyi olur.
be_goodie,alt tarafı bir espri yaptım canım, bu kadar alıngan olma lütfen!buradaki en “ciddi” sanılan konu dahi geyik statüsündenkurtulmuş değildir ki…kızdırdıysam, kırdıysam üzgünüm. art niyet ve kıllık kati surette yoktur.
yok yahu o kadar da değil boşver yani önemli değil
sobelenmiş aşk hissinden sıyrılıp gidebiliyorsan zaten kendi bitmiştir. hormonların olaya son vermiştira @be_goodie’m… :))
yahu bu yumurta mı tavuktan tavuk mu yumurtadan hikayesine döner.. o kadar üstelemenin ne anlamı var şimdi?.. sizin pillerin şarj zamanı gelmiş galiba 🙂
aşkın hep acı çekmek olduğunu düşündüm, sanki o acıyı çekince aşık olduğumu anlıyormuşum gibi geliyor, kendimi harab edince, ağlayıp, zırlayınca, sürekli düşüncelere dalıp, biri beni dürtükleyip yine daldın, neyin var deyince…elbette herkes farklı yaşıyor ama ortak paydası bu işte…dalmak, düşünmek, ölecek gibi olup da ölememek, içinin acıması…bir de imkansız aşk var ki ona hiç girmek istemiyorum…