Arap alevileri (Nusayri aleviler) ülkemizde yasayan en büyük azinliklardan biridir. Ülkemiz sinirlari içerisinde ulus olma özelligi göstermezler.Büyük ölçüde düzene entegre olmuslardir.Ana dilleri Arapça günlük yasamda yaygin olarak kullanilir.Ancak son dönemlerde ana dilden uzaklasma da görülmektedir. Aileler çocuklarina önce Türkçe’yi öqretmekte, Türkçe konusmayi özendirmektedirler.Tarihleri boyunca hep baskalarinin egemenligi altinda, gizlenerek, saklanarak yasamislardir. Dini inançlarini, gelenek, göreneklerini ve kimliklerini gizlemislerdir.Dini ibadetler gizlilik içinde yapilir.Disa kapali bir yasam tarzi vardir.Ancak bunun yaninda disa kapanik olusu diger halklarla yasamasina engel olmamistir.Geçmisten bu yana Hatay bölgesindeki Hiristiyan, Musevi, Süryani, Sünni, Ermeni, Türk, Kürt, Çerkes, Rum, Yahudi çesitli milliyet ve inançlardan halklarla hep birarada yasamislardir.Dini inaclarinda namaz tek basina ve toplu olmak üzere iki sekildedir. Tek basina namaz (Arapçada Sela anlamindadir) kilma sadece belli dua ve sürelerin okunmasi seklindedir. is yapilirken de, yürürken de yapilabilir. Önemli olan hiç kimseye hissettirmemektir. Toplu namaz ise, bayramlarda, özel günlerde, adaklarda kilinir.
yorumlar
Nusayrîler, yüzyıllarca zulüm görüp, ibadetlerini gizli saklı yaparak, takiyye ile yaşadıktan sonra 1970’te mucizevî şekilde Suriye’de iktidar oldular.Ortak Ali sevgisi nedeniyle Türkiye’deki Aleviler’de olduğu gibi Şii’lerle karıştırılırlar amma mollalarla uzaktan yakından alakaları yoktur hatta, islamiyet sadece inançlarını gizleyen bir örtüdür. İnançları islam ile, bu topraklarda yaşanagelmiş pagan, şaman, putatapar kültürlerin bir karışımıdır.Hayatlarının merkezinde kapalı ve gizlenen bir toplum olmalarından kaynaklanan kuşakatan kuşağa aktarılan bir sır vardır: AMS (Ayn-Mim-Sin).AMS üçlemesi ve “Nusayrî” kelimesinin kökeni olduğu tahmin edilen “Nazareth” (İsa’nın doğduğu kasaba) kelimesi nedeniyle Hristiyan kültüründen de derin izler taşıdığı düşünülür. İsa’nın doğumu kutsal bayramları arasındadır.@zona, nerden aklına geldi Nusayri’leri yazmak?
Bilgi devrimi sır mır da bırakmadı gerçi ama AMS ile gizlenen sır halk arasında şöyle tekerlenir: Kapıya doğru yönelirim, ad önünde eğilirim ve mânâ’ya taparım.
bildiğim bir iki şeyi de ben ekleyeyim. Ağırlıklı olarak hatay, adana vb illerde yaşıyorlar. Arap alevileri de, türk alevileri gibi islamiyetin kurallarına göre yaşıyorlar. Cem vb. gibi törenleri yok. Kürt alevileri (Sivas, Tunceli) cem, hızır oruçları gibi ibadetleriyle diğerlerinden ayrılıyor. 14 tane kutsal kabul ettikleri duaları var. Kendilerini gizlemelerin sebebi ise ali’yi tanrıyla eş koşmaları.Tek başına, yürürken namaz kılmak ilginçmiş, araştırdım nasıl bir şey olduğunu bulamadım. Zona biliyorsan daha detaylı bilgi yazar mısın?
Araştırmak isteyen olur diye AMS’nin sırrını yazmamıştım, şöyle:A-Ayn (mânâ) : Hz. AliM-Mim (isim, ad) : Hz. MuhammedS-Sin (bab, kapı) : Hz.Ali’nin yoldaşı ve sırdaşı Selman-ı PâkTekrar edelim:Kapıya doğru yönelirim, ad önünde eğilirim ve mânâ’ya taparım.
Arkadaşlar, benim amcalarım ve baba tarafı Nusayridir. Bunu çekinmeden söyleyebilirim. Babam İstanbul’ a üniversite eğitimi için gelip hak, hukuk nedir görünce Nusayriliği içine sindirememiş ve “Ben sadece Müslümanım” demiş. Elbette Hz. Ali’ ye sempatisi var. Bu arada Nusayrilik benim gözümde içine kapalı ama doğru öğretildiğinde ve aktarıldığında nezih bir azınlık. Ama bence diğer dinlerle etkileşimi coğrafi konum sebebiyle çok fazla. Özellikle Ams kavramı bence Hristiyanlıktaki teslis ile aynı çizgide olup, her dinde de olduğu gibi Nusayriler arasında da yobazlar ve işi paraya dökenler var. Biraz kalleşçe olacak ama köylerde özellikle var. Yahu, namazda İhlas suresi okuyorsun, ardından Hz. Ali’ ye Allah diyorsun, akla mantığa uygun mu yahu? Benim de atalarım Nusayri ama ben Nusayri değilim. Ama saygı da duyarım. Ermenisine, Rumuna, Süryanisine ve diğer bütün azınlıkların örf ve adetine saygı duyduğum kadar onlara da saygı duyarım.
eğleniyorsunuz sanırım. ben birnusayri olarak sadece girin şu foruma da yazanlarla konuştuklarınızın ne kadar alakası var görün sadece komiksiniz vallahi. Hz. Ali (r.a.) Allah diyoruz ha. bu espriyi kullanayım biryerlerde. aklınızla konuşun, gördüklerinizle; bildiklerinizle konuşun. duyduğunuzla değil. o babası okumuş arkadaşa selam söyleyeyim buradan. bilir mi babası bütün şeyhlerimiz şam, bağdat ve mısırda eğitim alır ve islamı herşeyiyle bilir. ama “sır” mantığını terk etmedik diye boşluk doldurmaca oynuyorsunuz orası ortada. sizden başkalarıda oynadı. hem de sizin gibi iyi niyetle de değil.neyse bi gezinin de bundan sonra konuşurken dikkat edin : http://www.nusayriforum.com
bu yazı uzun süredir, hatta ilk günden bu yana yazan kişi tarafından terkedilmiş durumda. Yazı sahibini çok bekledim, ama gelmedi…sayın damdakipabuc;arap alevileri hakkındaki bazı gerçeklerin bilinmemesi çok normal. sebebi; sizinde dediğiniz gibi “sır”ı terketmemiş olmaları. ben de nusayri bir aileden geliyorum ve bu güne kadar Hz. Ali’ye Allah dediklerini ne duydum ne de şahit oldum. çocukluğumdan bu yana Hz. Ali’den Allah’ın aslanı diye söz ederlerler. buradan buyurun… dolayısı ile bu konuda size sonuna kadar katılıyorum. ancak; “o babası okumuş arkadaş” dediğiniz sevgili yazarımız buddhala ile geçen sene hafif yemeğinde bu yazı hakkında bir sohbet ettik. kötü niyetli bir ahkam yazmadığına eminim.nekadar araştırırsanız araştırın Nusayriler (Arap Alevileri) hakkında hiçbir zaman tam anlamıyla bilgi sahibi olamıyorsunuz. nusayrilerin de bilinmek, kendilerini anlatmak gibi bir derdi yok zaten. “çok merak ediyorsanız gelin aramızda yaşayın ve görün” diyorlar, “bilin ki biz de bu toplumun bir parçasıyız” Nusayri kültürüyle büyümüş biri olarak ben bile çoğu yerde tıkanıyorum.sevgili nevdalist;emin olmak için aile büyüklerimden birini aradım. sorunun cevabı şu: Hz. Ali‘nin namaz kılarken şehit olduğuna inanıldığı için namaz kılınmaz, yalnızca dua ederek ibaadet edilir. yani zona’nında dediği gibi “Tek başına namaz kılma, sadece belli dua ve sürelerin “okunması” seklindedir. iş yapılırken de, yürürken de yapılabilir”. ancak namazı reddetmezler. yani biri namaz kılıyorsa “sen alevisin namaz kılamazsın” demezler. farklı bir namaz anlayışları vardır. bildiğim kadarıyla sadece erkekler namaz kılar (belkide kılmıyorlardır emin değilim). hiç görmediğim için nasıl kılındığıyla ilgili bir bilgim yok, bilen birinin yazması gerekir. bunun haricinde namaz, toplu halde adak-kurban kesilerek olur. kesilen kurbanlarlarla büyük kazanlarda çorba yapılır, fakirlere dağıtılır. adı; Türkçe’de namaz çorbası, arapça’da “hirısi”dir, bana göre ilahi bir tadı vardır. yemeden önce fatiha suresi okunur. kendilerini aslında gizlemezler. hiçbir nusayri “ben nusayri değilim” demez, ama sen sormazsan da söylemez. gizledikleri tek şey ibadetleridir, ibadetin zaten gizli olması gerekmez midir?ayrıca serdarsabri’nin yorumlarına da katılıyorum. söyleyeyim dedim…daha yazacak çok şey var. konu hakkında bilgisi olan varsa yazsın lütfen. ben de aklıma geldikçe yazarım artık.
@damdakipabuç
kullan tabi, ben de kullandım işin doğrusunu da anlattım. Orda altı çizilecek noktayı atladıysan babası okumuş kullanıcının değil, senin sorunun! Üstünden 1 sene geçse de yazılanı anlayamamak, bazı insanların yazılanı 1 senede de anlayamayacağı çıkarımı yapılmasına çok açıktır.
yazar burda, o yobazlığı yapıp, (Hz. Ali’ ye Allah deme yobazlığı) inananları kandıran şeyhlere laf sokuyor damdakipabuç, sanırım benimle hemfikirsindir, o şeyhler ne mısır’ da ne şam’ da, ne de bağdat’ ta eğitim almıştır. Kaldı ki, zamanında babamın memnun olmadığı inancıyla ile ilgili şunu söylemeyi gerek görüyorum: Babam o yıllarda istanbul’ a gelip mum söndü olayının aslını anlatan okumuş insanlardandır. Dikkat edersen bir asimile olma yok, çarpıtılmışlıklara isyan etme ve durumu düzeltme var. Aynısını ben de bu yaşımda yaşıyorum, şu dindarım diye geçinenlere bakınınca insanın nüfus cüzdanındaki dinini değiştirmemesi ve dilini bir gün ABD’ nin, birgün AB’ nin, birgün Rusya’ nın, birgün Arabistan Kralları’ nın götünü yalayarak varlığını sürdüren akp milletvekillerine bakınca ülkesini değiştirmemesi, Fazıl Say’ a özenmemesi içten değil…
@buddhalaseviyesiz bir çıkış yaptığım için belki de özür dilemeliyim fakat inancımla ilgili doğru olmayan sözlerin ve sonuç olarak “bak bu da öyleymiş ama hakkı bulmuş” şeklinde bir yorumlamaya davetiye çıkarman beni bu noktadan geride tutuyor. çünkü malesef babanız ‘mum söndü’ olayıyla Nusayriliği aynı satırda düşünüyor ya da sen böyle iddia ediyorsun. mum söndü meseli anadolu aleviliğinin bir parçası. dahası, bizim anadolu aleviliği ya da şii (farsi alevilik) ekolüyle en fazla ehlibeyt sevgisi ve mehdi konusunda yakınlığımız vardır hepsi bu. yani ne ibadetlerimiz benzer ne de Tanrı-dünya sistemlerini açıklama şeklimiz. mum söndürme olayına da girersek, bektaşi fıkrasının şamanist imgelerle dolu inanç yapıları islami yapının dışında görülebilir belki, fakat bu, onların islami figürleri imgeledikleri bir yorum şeklidir. akli olarak inançları tartışamazsınız ki bilimsel yollarla babanızın “hak hukuk yolunu öğrenip bir nevi zaten aslında hiç olmadığı nusayrilikten vazgeçtiğini(!)” söylüyorsunuz. şimdi bana anlatır mısınız bu ne kadar iç açıcı bir haldir? belli ki nusayrilikle ilgili hiçbir bilginiz yok. niye mi: “ams” motifini hristiyanlıktaki “baba-oğul-kutsal ruh” inancıyla pekiştirmeniz sizin bu inancı ‘inan keser’ gibi sözde inancımızı ortaya koyucu kitaplar yayınlayan ama gerçekle hiçbir bağ kuramamış çünkü onu görmeyi becerecek donanıma hiç sahip olmayan bir yazardan öğrendiniz. ya da ondan öğrenen “google araştırmacıları”nın bilmem nerede yazdığı fikirlerinden. “ams” için motif kelimesini kullandım farkettiyseniz. çünkü hristiyanlıktaki üçleme inanç yani “salt gerçeğin tarifi” iken nusayrilikteki Allah’ın varlığının sözcülerinin yansımasının adıdır: Hz.Ali, Hz.Muhammed, Hz.Selman Farisi. çünkü islamiyette inancın yaşamsal boyutu 2 evredir. zahir ve batın. görünen ile gizli olan / susan-konuşan / bilen-anlatan… islamın diğer dinlere nazaran son din olabilmesi ve öyle addedilmesi boşuna değildir. bu dini, tanrıyı, bilgiyi bilen ve onları korumakla, hak edene yetiştirmekle yükümlü bir tarafı vardır islamın. bu tarafı da 12 imam’dır. Hz. Ali’nin Allah olduğunu söyleyen birisi nusayri değil ancak cahil bir dalkavuktur. bunu duyduğun kişi için söylüyorum, aman sana söylediğimi düşünme. (dalkavuk için bkz. http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?id=5464770 )biraz daha devam etsem yeni bir yazı yazmak durumunda kalacağım. çünkü “sırr”a girmeden, Kur’an ve mantıktan ayrılmayan inancımızı anlatmak yine de mümkün. elbette bu inançsal normlar çerçevesinde olur ve ancak tarihsel kanıtlara ve Kur’an’a dayandırılabilir. Yoksa bir deney masasında kanıtlanabilecek inanç sistemi arayanlar boşuna zahmet etmesinler. Böyle birşey mümkün değil.velhasıl, elbette herkes yaşam ve inancında -hiçbir tartışma ya da engele maruz kalmadan- özgürdür. ama olmayanı söylemeye kimsenin hakkı yoktur. öyleki öğrenmek kolaydır, bilmek zordur. umarım neden kızdığımı anlamışsındır. çünkü bilmeyen, bu inanca yakından bakamayacak, ancak uzaktan gelen davulun sesine ritim tutturacaklardır. öyle de olmuştur.ayrıca ‘şıh’lar ile ilgili neden bu kadar kötü düşünmektesiniz anlamadım. nereden çıkardığımı sorarsanız, ‘Arap Alevileri’ içerikli bir yazıyı okuyup (ki yazıda da tavrınıza kapı açan bir söz/anlatım yokken) bu konuya ısrarla değinmenizdir. elbette bahsettiğiniz tipte kimseler vardır fakat bunlar aynen sizin dediğiniz gibi eğitimsiz kişilerdir ve zaten bu kimseler toplumca kötülenir. ‘şıh’ kimliği bayramlarda nitelik kazanır ki, bahsettiğiniz tiptekiler ‘şıh’ kabul edilmediğinden bayramlara çağrılmazlar. emin ol bu tipler kendilerini belli ettiği andan itibaren toplumdaki saygınlığı rezilliğe dönüşür. yani sizin yorumunuzda anlattığınız bu kimseleri ‘şıh’ olarak tanımlamanız yanlıştır.yani, ağır sözlerimin sebebi ne babanız ne de fikirlerinizle ilgili değil, hükümlerinizi gerçekmiş gibi ortaya koymanızadır. tabi o anki ruh halimin sebebiyeti de saklanamaz. bu sebep için özür dileyebilirim ancak.@expresyondurumu açıklamaya çalışmandan ve objektif duruşundan dolayı teşekkür ederim. fakat bir problem yaratmışsın namaz ile ilgili sözlerinde. Namaz, Tanrıyı hatırlamanın ritüelidir. Kur’an’da hükmü var, fakat şekli yoktur. bu sebeple namaz zaten bir nitelikli dualar sistemidir aslında. sünni doktrinde de aynen böyledir. bu hususta nusayrilerin aslında namaz olarak yaptıkları ritüeller dua ve tefekkürdür. ayrıca günde 5 vakitten ibaret namaz/dua ritüeli Hz. Ali’nin şehit olmasıyla alakalı değildir. bunu öğrendiğiniz kişiyi ya yanlış anladınız ya da yanlış bir kaynağa başvurdunuz. Hz. Ali’nin zaten batın olma zamanı geldiği kendisi tarafından da bilinmektedir. Bu olay, kaderin yerine gelmesi ve de insanlık tarihinin doğru teşkil etmesi için gerekli olandı. takdir buydu. Bu durumla ilgili bir düşmanlığımız olamaz. basit bir kölenin Hz. Ali’yi öldürebilmesi, O’nun heybeti ve varlığını az buçuk okumuş kişilerin hayret ettiği bir durum değil midir? tabiki bu durumla yazid ve muaviye (lanet olsun onlara) şahsiyetlerinin yaptıklar aynı değildir. hz. hasan ve hz. hüseyin’in şehit oluşları tamamen kötülüğün hükmüdür.bunlar inancımızın çok küçük kırıntılarıdır. Bilimsel boyutta tartışılamayacak metafizik meselelerdir. fakat söylediğim gibi metafiziğin kendi iç normları vardır ve bu normlarla inşa edilmiş bir yüzeyde inançlar tartışılabilir. bu sıfatı üzerine almak yani tartışmak için bu normlara hakim ve bilgili olmak ise malesef günümüzde en zor bulunabilirlerdendir.sevgi ve saygıyla.Allah kimseye yanlışı söyletmesin.
Buddhala harika bir tesbit…Hz.Ali`ye Allah diyen alevileri sevmiyorum. Hz. Ali’nin Allah olduğunu söyleyen birisi Alevi değil ancak cahil bir dalkavuktur.
Nusayrilikte kesinlikle Hz.Ali Allah olarak görülmez, görülemez. Kulaktan dolma bilgileri bir kenara bırakıp aslını, özünü görün lütfen.