bildirgec.org

taha3045

11 yıl önce üye olmuş, 149 yazı yazmış. 1463 yorum yazmış.

göster amcana pipini

taha3045 | 05 September 2009 15:31

Erkek çocukların gösteremeyecek yaşa gelene kadar amcalarına kaç kere pipi gösterdiklerinin hesabı tutuluyor mudur? Hatta sadece amcalara olsa iyi, ilerde hoşlanacagı komşu kızının da bulundugu ortamlarda komşulara, yengeye pipi görünce başı göğe erecekmiş gibi enişteye, halaya kısacası herkes gösterilir bu pipi.

oğluyla gururlanan baba:-“oğlum göster amcana pipini”
gaza gelen amca da çıkarır:
– “o bişey mi lan sen bi de buna bak” (alıntı)

Sadece erkek çocuklara has bir olay zannetmeyin bunu, kızların da başı pek hoş değil bu konuda. Erkekler biraz büyüyünce kurtuluyor bu olaydan eh tabi pipinin boyutu büyüdükçe pipi olmaktan çıktıgını bilen büyükler amcalara gösterilen pipiden vazgeçmek zorunda kalıyorlar. Ama kız çocuklarında bu zulüm büyüme çağında başlıyor.komşulara, kadın akrabalara kızının yeni büyümeye başlamış gögüslerini gösteren annelerin sayısı az değildir , razı olan gösterir olmayan kızların ise arkasından fısıfısı konuşularak bir bahaneyle odaya çağırılıp görülmesi sağlanır. Hatta bazı okudugum yazılarda anne dışındaki kadınların sürekli gelişme çağındaki kızların memelerini sıkarak büyümüş mü büyümemiş mi diye konrtol ettiklerini öğrendim.

kendini kadın yerine koy

taha3045 | 05 September 2009 13:47

Kadınlar veya erkekler hakkında sürekli atıp tutan bir toplumuz gerçi bu tüm dünyada var olan birşey, herkes sürekli karşı cins için atıp tutar ama kendini asla onun yerine koyan olmaz. Ben kendi adıma ilk yazımda erkegin kendini kadın yerine koymasını işlemek isterim.

Adet oldugumuzu düşünebiliriz mesela önce, en ufak birşeye moralimiz bozuldugunda esip gürlemeyi, kimsenin üstümüze gelmemesini istemeyi bilen erkekler adet sendromlarını yaşasa kimbilir neler yaparlardı. Bunu ne kadar bilseler de, okusalar,öğrenseler de sanırım asla adet zamanı bir kadının ruhsal gerginligini, stresini anlayamazlar, asla sen bugün belki biraz daha yorgun hissedersin biraz daha anlayışlı olayım demezler, ne kadar duyarlı da olsalar bir kadının çektigi regl sancısına gerektigi kadar yaklaşmazlar.Oysa ki işine, ev ihtiyaçlarına en sancılı zamanlarında, adet depresyonlarına bile devam eden kadınlara nispeten erkekler o tarz bir agrı çekse sanırım birkaç gün rapor alıp evde yatarlar. O yüzden bu dönemdeki kadınlara az daha sabır ve anlayış bence güzel sonuçlar getirir. Hatta en etkili çözüm ayda birkaç gün erkeklerin de eşleriyle birlikte ped kullanarak bu sıcaklarda neler hissetiklerini anlamalarını isterim.

Hamile bir kadın yerine koysa kendini yine anlayamaz çocuk taşımak, onun vücuda getirdigi değişiklikleri bilmek imkansız ancak vücudunda ve ruh saglıgında meydana gelen değişiklere saygı duyup ,onunla birlikte onları yaşamak zor değil. Öyle ya sen seks yaptın çocuk yapma kısmındaki görevin bir sürelik zevkle birlikte bitti. EEyapmın kalan aşaması ne olacak kenara çekilmek olur mu? hatta o bulantıları birebir erkeğin de yaşayıp kadının kıymetini anlaması için mide bulandırıcı ampüller enjekte ettirilmesinin kural haline getirilmesinden yanayım. Karısı kusarken o da geri kalmasın, hatta aynı yere karşılıklı kussunlar daha eglenceli olur. Bir baba adayı günde 5 litre su içsin hatta bunu ona zorla yaptıracak bir görevli olsun ki dakika başı idrara çıkmanın hamileligin bir parçası oldugunu anlasın. Kadın hamileligin ileriki dönemindeki uykusuzlugunda sessizce yatakta dönüp duracagına yanındaki mışıl babayı dürterek: hayatım seninde bu duyguyu tatmanı istedim, bak benimle birlikte sende uyuma çocuk bunu hisseder” türünden cümleler kullanarak ” ulan yok öyle yağma, zıbarıp yatıyorsun ben burada kıvranıyorum ona öyle demezler kalk bakalım” demek isteyebilir.

renkli duygular

taha3045 | 27 August 2009 20:06

Odanın kapısını sessizce açıyorum, sakin ol adam diye kendi kendime telkinde bulunuyorum, kimsecikler yok her yer sakin. Kolaçan ediyorum etrafı ne bir anı, ne bir umut ne de çarpıntı hiç bir şey yok kalmamış, yerlerde gözyaşlarım yok, süzüldüğüm yatak odasındaki yataga bakınca bile gözümün önüne belli belirsiz yürek yakan görüntüler gelmiyor bu hiç normal değil.

Üzerime battaniyemi alıp sadece kıvrılmak istiyorum tek kişilik televizyon koltuguna, ne içecek bir şey ne müzik ne televizyon istiyorum,elimden gelse kalbimi durduracagım atıp ta ses çıkarmasın diye. Battaniyenin yeşil olanını aldım yeşil umut rengi ama şu an işe yaramaz yine de aldım, utanmadan kırmızının, kahverenginin arasından onu seçtim arsızca umut rengi diye.

bugün doğum günüm

taha3045 | 25 August 2009 17:15

Bugün..

Bugün birilerimizin doğumgünü olabilir, birilerimizin yakınlarının ölüm veya evlilik yıldönümü yani kimimiz kutlarken kimimiz ağlayacak. Belki bugün ölecegiz, belki sevdigimiz biri ölecek veya hayatımızın aşkına rastlayacagız.(Tarihte bugün: 25 Ağustos)

Neden bugün çünkü dün dünde kaldı, bugünde dün olacak ama her yenigüne bugün diyecegiz. En sevdiğim şey yaşadıgım her günün geçmişte nelere evsahipligi ettigini öğrenmektir. Mesela biraz sağa sola baktıgımda 81 yıl önce bugün Arnavutluk başkanı Ahmet Zogo’nun kendini kral ilan ettiğini öğrendim.

hayatın kadını

taha3045 | 17 August 2009 14:43

Para karşılıgı hayat veren kadınlar , dünyanın en eski mesleği. Kızınca karısına, sevgilisine, arkadaşına orospu, fahişe,kaltak diyen bünyeler onlara hayat kadını der, çünkü bilirler onlar hayatın ta kendisi ve gerçeği.

Hayat kadını gerçekten hayat kadınlarına denir, binlerce dolar karşılığı otellerde ensesi kalın heriflerle lüks odalarda gece geçiren etrafta ne iş yapıyorsun sorusuna mankenim, hostesim, modelim diye yalan söyleyen çıtırlara değil, gerçekten akarına, kokarına bakmadan, yatak sert mi, pis mi, ıslak mı umursamadan, sırf işini bitirmek için, kaderin yazgısına küfrederek çocuk büyüten, anne baba bakanlara denir.

sevgi güzeldir

taha3045 | 11 August 2009 17:24

Terin terime, acın acıma karıştığında anladım . Nereden ve ne yolla gelirse gelsin güzel şey sevgi, yapılan en büyük yanlış olsa da güzel.

Yaşanan her anı ile kahredebilen yada sonsuz mutluluk verebilen, şiir yazdırabilen yada ağlatabilen bir piyango olsa da güzel.

Nasıl başlayıp nasıl bittiği belli olsa da olmasa da, durmadan uçmaya uçurmaya meyilli olsa da güzel. Çünkü nerede ve nasıl başlayacagını en iyi bilendir o.

Zamanı tersine akmasını istetse de, yüreğin en kıvrık yerine saklansa da, atardamarlarda ayrılık olarak ızdıraplı bir tura çıksa da güzeldir. Çünkü yürekteki insan artıkları asla unutulmaz bu da güzeldir.

çocuk polisi ,çocuk ve suç

taha3045 | 06 August 2009 12:10

Emniyet güçlerinin çocuk polisi adlı biriminden herkesin haberi vardır, peki bu çocuk polisleri ne iş yapar, nasıl eğitim alır, hangi şartlarda çalışır bunlar hakkında bilgi vermeye çalışacağım.

Çocuk polisibünyesinde görev alan yetkililer öncelikle 0-18 yaş arası çocuk gelişimi hakkında eğitim alır,bu özel eğitim içerisinde yurdumuzda çocukların korunmasını, rehabilite edilmesini sağlayan kurumları öğrenme, çocuklarla iletişim kurma teknikleri, çocuk davranış ve gelişim üzerine bilgiler, çocuklara ilişkin hukuki düzenlemeler yer almaktadır.(Çocukların Hakları)

başımızı ellerimizin arasına almak

taha3045 | 03 August 2009 12:09

Neyi hatırlayacağız yarın?
Dün ruhumuza inen zalim darbeyi mi? Mutlu mutlu içimizde arada sırada açan çiçekleri mi? İyiliği de ,kötülüğü de asla hatırlamayacagız ve asla hayata doyamayacagız. Önümüze sunulan hayat tepsisini tüketip, daha çok açlıkla bekleyecegiz yaşamaya asla doymayacagız, iyiden, kötüden ders almadan sofra bitene kadar doymadan yiyecegiz. Ne yaşarsak yaşayalım asla hayata doyamadan öleceğiz.

Böyle iki yüzlüyüz işte, asla memnun olmadan yaşıyoruz, daha çok para, daha çok sevgi daha çok mal, gezmek daha çok daha çok çok çok çok….. Asla doymadan, asla şükretmeden asla yeter demeden, elde olan hep yetersiz hep az daha fazlası gerek. Parası olan mutlaka mutsuz, parası olmayan sağlıgına asla şükürcü değil, ailesi olan olmayandan ders almamış küçük şeylerin değeri asla bilinmemiş ..Hayat hep keşkeler silsilesiyle geçer ama hiç ders alınmaz.(Bir ter saatin kaybettirdiği şeyi bin yıl geriye getiremez)

kapı sesi

taha3045 | 31 July 2009 12:13

Kapı çalınınca ansızın geldin sandım
akşamın arsız bir vakti
ansızın kapı gibi vuruldu bir anda kalbim
Sessizlikte sensizliginle dolarken
kapı sesiyle senle doldum

Gelmediğinde de kırılmıyorum artık
seninleylen nasıl sular seller gibi taşıyorsam
sen yokken sensizliğine yaslanıyorum
her iki durumda da aklımda hep sen
insan daha ne ister.

Yanındayken nasıl yazabiliyorsam
şiirlerinasıl başlayıp bittigini bile anlayamadan
Yanımda yokken yaşadıgım her saniye için
destan yazabilirim
Sensiz yaşayamacagımı düşünme sakın
sevmek adam olana çok bile
Ne demiş biri:
Sevgide kaybetmek hiç sevmemiş olmaktan iyidir.

16 yaşında kadın olmak

taha3045 | 28 July 2009 10:00

Kim Petras henüz 16 yaşında bir genç kız sarı saçları,mavi gözleri ile tipik bir Alman kızı ,onun hikayesini bilmeyenler onun bir yazıya malzeme olabilecek tek şeyinin çıkardığı albüm ile şöhrete 16 yaşında kavuşmasını zannedebilirler.

Kim Petras aslında dünyaya Tim Petras olarak gelir ve Almanya’da cinsel değişim için yapılan ameliyatlara 16 yaşından önce izin verilmediği için bu zamana kadar bekler. Ameliyatla cinsiyet değiştiren en genç insan ünvanını eline alır Kim ve kendisini 14 yıldan beri hissettiği gibi yaşamakta artık. Kim 12 yıldır hormon tedavisi görüyor ve şarkıcılık yapıyor , üstelik eğitimime de devam ediyor.(şarkı videosu)